19. Ceza Dairesi Esas No: 2016/10481 Karar No: 2018/4775 Karar Tarihi: 18.04.2018
6831 Sayılı Kanuna Aykırılık - Yargıtay 19. Ceza Dairesi 2016/10481 Esas 2018/4775 Karar Sayılı İlamı
Özet:
Sanık orman alanında 4 karaçam ağacını keserek betonarme bir bina yapmıştır. Mahkeme, sanığın yaptığı eylemin doğru olarak nitelendirildiğini ve uygun suç tipine uyduğunu belirtmiş ve temel cezayı doğru bir şekilde belirlediğini söylemiştir. Ancak davada vekalet ücreti konusunda hüküm verilirken, kanuna uygun davranılmadığı ve müsaderesine karar verilen tesis değeri üzerinden nisbi vekalet ücreti belirlendiği için hüküm bozulmuştur. Kanun maddeleri ise şöyle belirtilmiştir: 6831 Sayılı Orman Kanunu'nun 112, 113 ve 114. maddeleri ile 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu'nun 1412 sayılı Ceza Muhakemeleri Usulü Kanunu'nun 365/2. maddesi ve 5320 sayılı Kanun'un 8/1. maddesi.
19. Ceza Dairesi 2016/10481 E. , 2018/4775 K.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Sulh Ceza Mahkemesi SUÇ : 6831 Sayılı Kanuna Aykırılık HÜKÜM : Mahkumiyet
Yerel Mahkemece verilen hükümler temyiz edilmekle; başvurunun süresi, kararın niteliği ve suç tarihine göre dosya incelendi, gereği görüşülüp düşünüldü: Temyiz isteğinin reddi nedenleri bulunmadığından işin esasına geçildi. Sanığın orman alanında, 4 adet karaçam ağacını motorlu testere ile keserek açtığı alana betonarme bina yapması karşısında, temel cezanın alt sınırdan uzaklaşılarak belirlenmesinde bir isabetsizlik görülmemiştir. Vicdani kanının oluştuğu duruşma sürecini yansıtan tutanaklar, belgeler ve gerekçe içeriğine göre yapılan incelemede; Yükletilen suçun sanık tarafından işlendiğinin Kanuna uygun olarak yürütülen duruşma sonucu saptandığı, bütün kanıtlarla aşamalarda ileri sürülen iddia ve savunmaların temyiz denetimini sağlayacak biçimde ve eksiksiz sergilendiği, özleri değiştirilmeksizin tartışıldığı, vicdani kanının kesin, tutarlı ve çelişmeyen verilere dayandırıldığı, Eylemin doğru olarak nitelendirildiği ve Kanun"da öngörülen suç tipine uyduğu, Anlaşılmış ve ileri sürülen başkaca temyiz nedenleri yerinde görülmediği gibi hükmü etkileyecek oranda hukuka aykırılığa da rastlanmamıştır. Ancak, Avukatlık Asgari Ücret Tarifesinde vekalet ücreti, maktu ve nisbi olmak üzere belirlenmiştir. Maktu vekalet ücreti, davanın konusunun para olmadığı veya para ile ölçülemediği hallerde belirlenen ücret, nisbi vekalet ücret ise davanın konusunun para olması veya para ile ölçülebilir olması halinde bu değer üzerinden belirlenen ücrettir. 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu"nda 1412 sayılı Ceza Muhakemeleri Usulü Kanununun 365/2. maddesinin aksine Ceza Davalarında şahsi hak talebi halinde mahkemece bu hususta da karar verilmesi gerektiği yolunda bir düzenleme bulunmaması ve 6831 sayılı Orman Kanunu"nun 112, 113 ve 114. maddeleri hükümleri karşısında; Davada kendisini vekille temsil ettiren katılan İdare lehine hüküm tarihinde yürürlükte olan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesine göre maktu vekalet ücretine hükmedilmesi gerekirken ayrıca müsaderesine karar verilen tesis değeri üzerinden nisbi vekalet ücretine de hükmedilmesi, Kanuna aykırı ve sanığın temyiz nedenleri yerinde görüldüğünden, hükümlerin BOZULMASINA, bozma sebebi 5320 sayılı Kanun"un 8/1. maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK"nın 322. maddesi uyarınca, yeniden yargılama yapılmasına gerek olmaksızın düzeltilebilir nitelikte bulunduğundan, hüküm fıkrasında yer alan "1230 TL nispi vekalet ücreti" ibaresinin hükümden çıkartılması suretiyle, başkaca yönleri Kanuna uygun bulunan hükümlerin tebliğnameye uygun olarak DÜZELTİLEREK ONANMASINA, 18.04.2018 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.