Esas No: 2022/2243
Karar No: 2022/6856
Karar Tarihi: 13.09.2022
Yargıtay 1. Ceza Dairesi 2022/2243 Esas 2022/6856 Karar Sayılı İlamı
1. Ceza Dairesi 2022/2243 E. , 2022/6856 K."İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Ceza Dairesi
MÜŞTEKİ : Aile ve Sosyal Hizmetler Bakanlığı
SUÇ : Eşi kasten öldürmeye teşebbüs
HÜKÜMLER : 1) Kütahya 1. Ağır Ceza Mahkemesinin 28/06/2019 tarih ve 2018/230 Esas - 2019/236 Karar sayılı kararı ile sanık hakkında nitelikli kasten öldürmeye teşebbüs suçundan, 5237 sayılı TCK’nin 82/1-d, 35, 62, 63. maddeleri uyarınca 12 yıl 6 ay hapis cezası ile aynı yasanın 32/1, 57/1-2. ve CMK'nin 223/3-a. maddeleri uyarınca ceza verilmesine yer olmadığına dair karar;
2) ... Bölge Adliye Mahkemesi 1. Ceza Dairesinin 24/10/2019 tarih ve 2019/2838 Esas - 2019/2300 Karar sayılı kararı ile sanık hakkında kurulan mahkumiyet hükmüne yönelik istinaf başvurularının düzeltilerek esastan reddine dair karar; TÜRK MİLLETİ ADINA
... Bölge Adliye Mahkemesi 1. Ceza Dairesinin 24/10/2019 tarih ve 2019/2838 Esas - 2019/2300 Karar sayılı kararının, sanık müdafii ve katılan vekili tarafından 5271 sayılı CMK'nin 291. maddesinde belirtilen süre içinde temyiz edildiği anlaşılmıştır.
Dosya incelendi.
Gereği görüşülüp düşünüldü:
Sanık müdafiinin duruşmalı inceleme isteminin 7079 sayılı Kanun'un 94. maddesi ile değişik 5271 sayılı CMK’nin 299. maddesi uyarınca reddiyle, incelemenin dosya üzerinden yapılması uygun görülmekle;
Sanık hakkında üzerine atılı 5237 sayılı TCK'nin 82/1-d, 35. maddelerinde düzenlenen nitelikli kasten öldürmeye teşebbüs suçu için yasada öngörülen hapis cezasının üst sınırının on yıldan fazla olması nedeniyle, ilk derece mahkemesinin ceza verilmesine yer olmadığına dair karar yönünden Bölge Adliye Mahkemesince verilen düzeltilerek esastan red kararının 5271 sayılı CMK'nin 286/2-g maddesi gereğince temyize tabi olduğu belirlenerek yapılan incelemede;
... Bölge Adliye Mahkemesi 1. Ceza Dairesinin 24/10/2019 tarih ve 2019/2838 Esas - 2019/2300 Karar sayılı "istinaf başvurularının düzeltilerek esastan reddine dair" hükmünün tüm dosya kapsamına göre hukuka uygun olduğu anlaşıldığından; sanık müdafiinin; yurt dışı çıkış yasağının kaldırılması gerektiğine, kararın usul ve yasaya aykırı olduğuna yönelen, katılan vekilinin; cezai ehliyetin varlığına, takdiri indirim nedeninin uygulanmaması gerektiğine yönelen ve yerinde görülmeyen temyiz sebeplerinin reddiyle, 5271 sayılı CMK’nin 302/1. maddesi gereğince isteme uygun olarak TEMYİZ İSTEMLERİNİN ESASTAN REDDİ ile HÜKMÜN ONANMASINA,
Dosyanın, 28.02.2019 tarihinde Resmi Gazete'de yayımlanarak yürürlüğe giren 7165 sayılı Kanun'un 8. maddesi ile değişik 5271 sayılı CMK'nin 304/1. maddesi gereğince “Kütahya 1. Ağır Ceza Mahkemesine, Yargıtay ilamının bir örneğinin ise ... Bölge Adliye Mahkemesi 1. Ceza Dairesine gönderilmek üzere” Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığına TEVDİİNE, 13.09.2022 gününde oy çokluğuyla karar verildi.
KARŞI OY
Sanık ... hakkında resmi nikahlı eşi ...’e karşı kasten öldürmeye teşebbüs suçundan yapılan yargılama sonucunda sanığa TCK’nin 32/1. maddesi gereği ceza verilmesine yer olmadığına dair Bam Ceza Dairesi kararını onaylayan Dairemizin çoğunluk görüşüne katılmıyorum. Şöyleki;
Sanık ... hakkında uyumakta olan katılan eşine bıçakla saldırarak boynuna, alnına bıçakla vurduğu boğuşma sırasında odaya giren oğlu ...’in babası olan sanığa müdahale ederek sanığa engel olduğu ve yardım isteyerek sanıktan kurtuldukları sabit olan olayda Dairemizin sanığın ruh sağlığının yerinde olup olmadığının tesbitine yönelik istikrarlı uygulamalarına aykırı şekilde alınan raporlara itibar edilerek sanığa ceza verilmesine yer olmadığına karar verilemez.
Adli Tıp Kurumu Kanunun 16. maddesine göre 4. Adli Tıp İhtisas Kurulu, cezai ehliyet veya bunu kaldıran yada hafifleten sebepler ile ilgili rapor vermekle yetkili ve görevlidir yine aynı kanunun 18. maddesine göre de Gözlem İhtisas dairesi ise mahkemeler ve hakimlerce gözleme tabi tutulmasına karar verilenleri gözleme tabi tutmak ve gözlem sonucunu rapora dönüştürmekle görevlidir.
Yargıtay 1. Ceza Dairemizin kökleşmiş uygulamalarına göre de sanığın akıl hastalığı ve cezai ehliyeti hususunda tereddüt var ise sanık Adli Tıp Kurumuna sevk edilerek önce Gözlem İhtisas Dairesinde müşahede altına alınıp gözlem sonucunda düzenlenecek rapor ile birlikte sanık hakkında Adli Tıp 4. İhtisas Kurulundan suç tarihi ve şimdiki hali itibariyle akli durumu ve cezai ehliyeti hakkında rapor aldırılmalıdır. Gözlem İhtisas Dairesi ile 4. İhtisas Kurulu kararları arasında çelişki oluşur ise Adli Tıp Genel Kurulundan muayanesi yaptırılarak rapor aldırılmalıdır. Mahkemelerce bu prosedüre uyulmadan verilen kararlar Dairemizin yerleşik kararları ile bozulmaktadır. (1.C.D 25.05.2015, 6008/3320; 1.C.D 21.09.2015, 5594/3276; 1.C.D 7.05.2015, 4748/2981; 1.C.D 17.02.2015, 438/731; 1.C.D 10.12.2014, 5999/6096; 1.C.D 27.11.2014, 5102/5667; 1.C.D 19.06.2013, 1313/4526; 1.C.D 11.06.2013, 2004/4333; 1. C.D 09.05.2013, 1217/3734; 1. C.D 30.04.2013, 933/3433; 1.C.D 29.05.2012, 5373/4331; 1.C.D 08.03.2010, 1933/1316; 1.C.D 08.02.2010, 466/659; 1.C.D 26.01.2010, 9298/345)
Dosya kapsamına göre suç tarihinde sanığın eşi katılan ... sanıktan şikayetçi olup müdafii aracılığıyla dosyaya sunduğu temyiz ve istinaf dilekçelerinde sanığın akıl sağlığının yerinde olduğunu savunmaktadır.
Bahsedilen gerekçelerle sanık hakkında Bam Ceza Dairesi tarafından düzeltilerek onanan TCK’nin 32/1. maddesi gereği sanık hakkında ceza tayinine yer olmadığına dair kararın eksik inceleme nedeniyle bozularak dosyanın Adli Tıp Kurumu 4. İhitisas Dairesine gönderilip cezai ehliyet yönünden rapor aldırılması, Gözlem İhtisas dairesi raporuyla çelişmesi halinde bu kez Adli Tıp Kurumu Genel Kurulundan rapor alınması ve sonucuna göre hüküm kurulması gerekçesi ile bozulması kanaatinde olduğumdan Dairemizin çoğunluk görüşüne muhalifim.