Taraflar arasında görülen davada; Davacılar, kayden maliki bulundukları çekişme konusu .. parsel sayılı taşınmazların haksız olarak davalılar kullanımında olduğunu ileri sürüp, elatmanın önlenmesi ve ecrimisil isteğinde bulunmuşlardır. Davalılar, 37 sayılı parseli kullanmadıklarını, diğer parselleri de davacılarla birlikte ortak oldukları şirket adına kullanıldığını belirtip davanın reddini savunmuşlardır. Mahkemece, davacı iddiası sabit görülerek davanın kabulüne karar verilmiştir. Karar, davalılar vekili tarafından süresinde duruşma istekli temyiz edilmiş olmakla, duruşma günü olarak saptanan 30.1.2007 Salı günü için yapılan tebligat üzerine temyiz eden vs.vekili vekili Avukat ....ile temyiz edilen vs.vekili Avukat ....geldiler duruşmaya başlandı, süresinde verildiği ve kayıt olunduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra gelen vekillerin sözlü açıklamaları dinlendi, duruşmanın bittiği bildirildi, iş karara bırakıldı. Bilahare Tetkik Hakimiarafından düzenlenen rapor okundu, düşüncesi alındı. Dosya incelenerek gereği görüşülüp düşünüldü : -KARAR- Dava, çaplı taşınmaza elatmanın önlenmesi ve ecrimisil isteklerine ilişkindir. Mahkemece, davanın kabulüne karar verilmiştir. Dosya içeriği ve toplanan delillerden; çekişme konusu ..ile ..parsel sayılı taşınmazların davacıların miras bırakanları ..parsel sayılı taşınmazın da kayden davacılara ait bulunduğu, bu yerlerin taşınmazların bitişiğinde olup, tarafların ortağı olduğu fabrikanın yararına davalılar tarafından tasarruf altında tutulduğu anlaşılmaktadır. Çekişmeli taşınmazların tasarrufuna, tarafların miras bırakanlarının muvafakat ettiği taraf beyanlarıyla sabittir.Sözü edilen muvafakat, devam ettiği sürece tasarruf ve işgalin haksızlığından söz edilemez.Muvafakatın geri alınması ile birlikte işgal haksız hale dönüşür.Dava açılmakla en son bu tarihte muvafakatın geri alındığı ve işgalin de haksız hale dönüştüğü sonucuna varılır. Bu durumda, elatmanın önlenmesine karar verilmiş olmasında bir isabetsizlik yoktur.Ancak, haksız fiil nitelikli işgalin tazminatı olan ecrimisile muvafakat sürdüğü sürece hükmedilmesinde olanak yoktur.Ancak fiil nitelikli işğalin tazminatı olan ecrimisilin muvafakat bulunduğu sürece hükmedilmesine olanak yoktur.Buna karşın mahkemece ecrimisil takdiri doğru değildir. Diğer taraftan, hatalı avukatlık parası takdir edilmiş olmasında isabet yoktur. Hal böyle olunca, ecrimisil isteğinin reddine karar verilmesi gerekirken, yazılı olduğu şekilde hüküm kurulması doğru değildir. Davalıların temyiz itirazları bu nedenle yerindedir.Kabulü ile hükmün açıklanan nedene hasren HUMK."nun 428.maddesi gereğince BOZULMASINA, , 13.12.2006 tarihinde yürürlüğe giren avukatlık ücret tarifesinin 14. maddesi gereğince gelen temyiz ed-en vekili için 500.00.-YTL. duruşma avukatlık parasının temyiz edilenden alınmasına ve peşin harcın temyiz edene geri verilmesine, 30.1.2007 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.