19. Ceza Dairesi Esas No: 2016/13686 Karar No: 2018/4743 Karar Tarihi: 18.04.2018
2004 Sayılı Kanuna Aykırılık - Yargıtay 19. Ceza Dairesi 2016/13686 Esas 2018/4743 Karar Sayılı İlamı
Özet:
Sanıkların 2004 Sayılı Kanuna Aykırılık suçundan mahkumiyetine karar verilmiştir. Ancak, hükmün verildiği celsede sanığın son sözü verilmediği ve yetersiz bilirkişi raporu kullanılarak yazılı şekilde karar verildiği belirtilmiştir. Ayrıca, suç tarihi itibariyle uzlaşma kapsamında olmadığı gözetilerek, sanıklar hakkında önödeme ihtaratında bulunulmadan mahkumiyet kararı verilmiştir. Bu nedenlerle hükümler bozulmuş ve dosyanın mahkemesine gönderilmesine karar verilmiştir. 2004 sayılı İcra İflas Kanunu'nun 345/a maddesi, aynı Kanun'un 179 ve 6102 sayılı Türk Ticaret Kanunu'nun 376 (6762 sayılı TTK'nın 324) maddesinde öngörülen koşullarda şikayet tarihi itibariyle şirketin aktif ve pasif durumu belirlenerek, sonucuna göre şirketin iflasının istenmesi şartlarının bulunup bulunmadığının tespit edilmesini gerektirmekte ve suçun cezasının üst sınırı üç ay hapis cezası olarak öngörülmektedir.
19. Ceza Dairesi 2016/13686 E. , 2018/4743 K.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :İcra Ceza Mahkemesi SUÇ : 2004 Sayılı Kanuna Aykırılık HÜKÜMLER : Mahkumiyet
Yerel Mahkemece verilen hükümler temyiz edilmekle; başvurunun süresi,kararın niteliği ve suç tarihine göre dosya incelendi, gereği görüşülüp düşünüldü: Temyiz isteğinin reddi nedenleri bulunmadığından işin esasına geçildi. Tensip zaptına göre şikâyete konu suçların ayrı ayrı esaslara kaydedildiği dikkate alınarak Uyap kayıtlarından yapılan araştırma sonucunda şikâyet edilen üç ayrı eylemin karşılığı olan üç suçun farklı esas numaraları üzerinden yargılamasının yapıldığı belirlendiğinden tebliğnamedeki "1" numaralı düşünceye iştirak edilmemiştir. Vicdani kanının oluştuğu duruşma sürecini yansıtan tutanaklar, belgeler ve gerekçe içeriğine göre yapılan incelemede; 1-)Hükmün verildiği celsede sanık ... hazır bulunduğu halde, şikâyetçi vekilinin beyanından sonra son sözün sanığa verilmemesi suretiyle CMK"nın 216/3. maddesine aykırı davranılması, 2-)İİK"nın 345/a maddesindeki suçun oluşabilmesi için, aynı Kanun"un 179 ve 6102 sayılı Türk Ticaret Kanunu"nun 376. (6762 sayılı TTK"nın 324.) maddesinde öngörülen koşullarda şikayet tarihi itibariyle şirketin aktif ve pasif durumu belirlenerek, sonucuna göre şirketin iflasının istenmesi şartlarının bulunup bulunmadığının tespit edilmesi gerektiği cihetle, borçlu şirket aktifinde yer alan varlık ve alacakların mevcudiyeti gerektiğinde şikâyet tarihi itibariyle araştırılarak sonucuna göre sanıkların hukuki durumunun takdiri gerekirken, Vergi Dairesine verilen bilançolar ve banka kayıtlarıyla, defter ve belgeleri karşılaştırmayan yetersiz bilirkişi raporuna dayanılarak yazılı şekilde karar verilmesi, Kabule göre; 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu"nun 75.maddesinin birinci fıkrası uyarınca uzlaşma kapsamındaki suçlar hariç olmak üzere, yalnız adli para cezasını gerektiren veya kanun maddesinde öngörülen hapis cezasının yukarı sınırı altı ayı aşmayan suçlar ön ödemeye tabi olup, 2004 sayılı İcra İflas Kanunu"nun 345/a maddesinde öngörülen suçun cezasının üst sınırı üç ay hapis cezası olduğundan ve suç tarihi itibariyle uzlaşma kapsamında bulunmadığı gözetilerek, sanıklar hakkında önödeme ihtaratında bulunulup sonucuna göre durumun tayini gerekirken anılan ihtarat yapılmadan yazılı şekilde mahkumiyet kararı verilmesi, Bozmayı gerektirmiş ve sanıkların temyiz nedenleri bu itibarla yerinde görüldüğünden tebliğnameye uygun olarak HÜKÜMLERİN, 5320 sayılı Kanun"un 8/1. maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK"nın 321. maddesi uyarınca, BOZULMASINA, yargılamanın bozma öncesi aşamadan başlayarak sürdürülüp sonuçlandırılmak üzere dosyanın mahkemesine gönderilmesine, 18/04/2018 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.