3. Hukuk Dairesi Esas No: 2016/2744 Karar No: 2017/12890 Karar Tarihi: 28.09.2017
Yargıtay 3. Hukuk Dairesi 2016/2744 Esas 2017/12890 Karar Sayılı İlamı
3. Hukuk Dairesi 2016/2744 E. , 2017/12890 K.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :TİCARET MAHKEMESİ
Taraflar arasındaki menfi tespit ve istirdat davasının mahkemece yapılan yargılaması sonucunda, davanın kabulüne yönelik olarak verilen hükmün, süresi içinde davalı temsilcisi tarafından temyiz edilmesi üzerine; dosya içerisindeki kağıtlar okunup gereği düşünüldü:
Y A R G I T A Y K A R A R I
Davacı; davalı şirket ile harici araç satış sözleşmesi yapıldığını, araç bedeli olarak 3 adet 40.000’er TL bedelli çek ve 30.000 TL bedelli bononun davalıya verildiğini, ancak davalının araç üzerindeki mahrumiyetleri kaldırmadığını, sözleşmenin geçersiz hale geldiğini, davalının bonoyu iade ettiğini ancak çekleri iade etmediğini belirterek, çeklerin iptali ile davacıya iadesi ve davalıya borçlu olmadığının tespitine karar verilmesini talep ve dava etmiş, yargılama sırasında ise davaya konu iki çek karşılığı 80.000 TL ödeme yapıldığını belirterek, bunlar yönünden talebini istirdata dönüştürmüştür. Mahkemece, davanın kabulü ile ... Şubesine ait keşidecisi ... olan davalı ... Kuyumculuk Ltd. Şti."nin lehdarı bulunduğu 30.09.2014 keşide tarihli ... seri nolu 40.000,00 TL bedelli çekten dolayı davacının davalıya borçlu olmadığının tespitine ve menfi tespit davasına konu olan diğer iki çek ile ilgili bedelin tahsil edilmesinden dolayı istirdat davasına dönüştüğünden 80.000,00 TL"nin davalıdan tahsiline karar verilmiş, hüküm davalı temsilcisi tarafından temyiz edilmiştir. Dava; taraflar arasında akdedilen araç satış sözleşmesinden kaynaklı menfi tespit ve istirdat talebine ilişkindir. Dosya içeriğinden; davanın açılmasından sonra davalı şirketin iflasına karar verildiği anlaşılmaktadır. İİK."nun 194. maddesinde "Acele haller müstesna olmak üzere müflisin davacı ve davalı olduğu hukuk davaları durur ve ancak alacaklıların ikinci toplanmasından on gün sonra devam olunabilir" hükmü yer almaktadır. Dava, davalı şirketin yargılama aşamasındaki iflası nedeniyle kayıt kabul davasına dönüşmüştür. Davacının açtığı menfi tespit ve istirdat davası yasa gereği masaya kasıt kabule dönüşen bir dava haline gelmiştir. Bu davada masayı iflas idaresi temsil eder. Bu durumda davacı alacağının masaya kayıt ve kabul edilip edilmediği araştırılarak şayet masaya kayıt talebi reddedilmişse ve ayrıca kayıt kabul davası açılmamışsa davanın iflas masasına, kayıt ve kabulü davası olarak devam edilmesi, şayet masaya kayıt edilmişse davanın konusuz kaldığı değerlendirilip sonucuna uygun bir karar verilmesi gerekirken, yazılı şekilde karar ittihazı usul ve yasaya aykırı olup, bozma nedenidir. SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle hükmün HUMK"nun 428. maddesi gereğince davalı yararına BOZULMASINA, peşin alınan temyiz harcının istek halinde temyiz edene iadesine, 6100 sayılı HMK"nun Geçici Madde 3 atfıyla 1086 sayılı HUMK"nun 440. maddesi gereğince karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 28.09.2017 gününde oybirliğiyle karar verildi.