19. Ceza Dairesi 2018/797 E. , 2018/4711 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi
SUÇ : 5846 Sayılı Kanuna Aykırılık
HÜKÜM : Mahkumiyet
Yerel Mahkemece verilen hüküm temyiz edilmekle; başvurunun süresi, kararın niteliği ve suç tarihine göre dosya incelendi, gereği görüşülüp düşünüldü:
Temyiz isteğinin reddi nedenleri bulunmadığından işin esasına geçildi.
Vicdani kanının oluştuğu duruşma sürecini yansıtan tutanaklar, belgeler ve gerekçe içeriğine göre yapılan incelemede, başkaca nedenler yerinde görülmemiştir.
Ancak;
Konya 3. Asliye Ceza Mahkemesi"nin 08/06/2009 tarih ve 2007/44 esas, 2009/807 sayılı kararıyla sanık hakkında sahte bandrol bulundurmak suçundan kurulan hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına karar verildiği, ayrıca ticari amaçla bandrolsüz kitap bulundurmak suçunu işlediğinden bahisle mahkumiyet hükmü kurulduğu, sanığın katılanın zararını karşılamaması sebebiyle hükmün açıklanmasının geri bırakılması müessesesinin uygulanmadığı, anılan hükmün Yargıtay 7. Ceza Dairesi tarafından bozulması üzerine sanık hakkında 2013/506 esas sayılı dosya üzerinden ticari amaçla bandrolsüz kitap bulundurmak suçundan kurulan hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına karar verildiği, ve bu kararın 03/01/2014 tarihinde kesinleştiği, sahte bandrol bulundurmak suçundan kurulan hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına dair kararın ise 11/09/2009 tarihinde kesinleştiği, sanığın denetim süresi içerisinde 29/04/2014 tarihinde trafik güvenliğini kasten tehlikeye sokmak suçunu işlemesi sebebiyle 2013/506 Esas sayılı dosyaya yapılan ihbar sonucu dosyanın 2014/776 esas üzerinden yeniden ele alındığı, ancak sahte bandrol bulundurmak suçundan kurulan hükmün açıklanmasının geri bırakılması kararıyla ilgili yeniden değerlendirme yapılmadığı anlaşılarak yapılan incelemede;
1-Sanık hakkında sahte bandrol bulundurmak suçundan kurulan hükmün açıklanması geri bırakılmasına dair kararın bulunduğu 2007/44 esas sayılı dosyanın yeniden ele alınarak temyiz incelemesine konu dosyayla birleştirilmesi gerektiğinin gözetilmemesi,
2-5237 Sayılı TCK"nın 44. maddesinde “işlediği bir fiil ile birden fazla farklı suçun oluşmasına sebebiyet veren kişi, bunlardan en ağır cezayı gerektiren suçtan cezalandırılır”
hükmüne yer verilmesi, bir fiilden kastedilenin sanığın hareket veya hareketlerinin bir sonucu elde etmeye (bir suçu işlemeye) yönelik olması, bu nedenle de fiilde birden fazla hareketin bulunabilmesi karşısında; sanığa ait 18543 adet bandrolsüz kitap ve 1250 adet sahte bandrolün ..., ... plakalı araçlarda yapılan arama sonucu ele geçirildiği ve tespit edilen sanığın eyleminin TCK"nın 44. maddesi aracılığıyla suç tarihinde yürürlükte bulunan 5846 sayılı Kanun"un 81/9-(3). maddesine, karar tarihinde yürürlükte bulunan 5846 sayılı Kanun"un 81/9. maddesine uyduğu, 5237 sayılı TCK"nın 7. maddesi uyarınca yukarıda belirtilen madde hükümleri somut olaya uygulanıp, elde edilecek sonuçların birbiriyle karşılaştırılması ve karar yerinde tartışılması suretiyle lehe olan kanunun belirlenmesi ve sonucuna göre hüküm kurulması gerekirken, denetime olanak verecek şekilde bu husus tartışılmadan yazılı şekilde hüküm tesisi,
Kanuna aykırı ve sanığın temyiz nedenleri bu itibarla yerinde görüldüğünden tebliğnameye aykırı olarak HÜKMÜN 5320 sayılı Kanun"un 8/1. maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK"nın 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA, sanık hakkında CMUK 326/son fıkrasının gözetilmesine, yargılamanın bozma öncesi aşamadan başlayarak sürdürülüp sonuçlandırılmak üzere dosyanın mahkemesine gönderilmesine, 18/04/2018 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.