Yerel Mahkemece verilen hükümler temyiz edilmekle, başvurunun süresi ve kararın niteliği ile suç tarihine göre ve 03/08/2010 tarihinde sanığa tebliğ edilen evrakın, tebligat parçası üzerinde "tensip zaptı" olduğu yazılı ise de, bu tarihten sonra verilen şikayetten vazgeçme dilekçeleri ve dosya kapsamından gerekçeli karar olduğu ve sanığın öğrenme üzerine yaptığı temyizin süresinde olduğu kabul edilerek dosya görüşüldü: 1-Hakaret suçuna ilişkin kararda öngörülen cezanın nitelik ve niceliğine göre, karar tarihi itibariyle hükmün temyiz edilemez olduğu anlaşıldığından, 5320 sayılı Kanunun 8/1 ve 1412 sayılı CMUK’nın 317. maddeleri uyarınca sanık ..."nun tebliğnameye uygun olarak, TEMYİZ İSTEĞİNİN REDDİNE, 2-Tehdit suçundan kurulan hükme yönelik temyize gelince, Temyiz isteğinin reddi nedenleri bulunmadığından işin esasına geçildi. Vicdani kanının oluştuğu duruşma sürecini yansıtan tutanaklar belgeler ve gerekçe içeriğine göre yapılan incelemede; Sanığa yükletilen tehdit eylemiyle ulaşılan çözümü haklı kılıcı zorunlu öğelerinin ve bu eylemin sanık tarafından işlendiğinin Kanuna uygun olarak yürütülen duruşma sonucu saptandığı, bütün kanıtlarla aşamalarda ileri sürülen iddia ve savunmaların temyiz denetimini sağlayacak biçimde ve eksiksiz sergilendiği, özleri değiştirilmeksizin tartışıldığı, vicdani kanının kesin, tutarlı ve çelişmeyen verilere dayandırıldığı, Eylemin doğru olarak nitelendirildiği ve Kanunda öngörülen suç tipine uyduğu, Sanık hakkında TCK"nın 53/1. maddesindeki hak yoksunluklarına hükmedilmemiş ise de; kazanılmış hak olmayan bu hususun, mahkûmiyetin kanuni sonucu olarak infaz evresinde gözetilebileceği, Anlaşıldığından, sanık ..."nun ileri sürdüğü nedenler yerinde görülmemiş olmakla, tebliğnameye uygun olarak, TEMYİZ DAVASININ ESASTAN REDDİYLE HÜKMÜN ONANMASINA, 28/04/2014 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.