Yargıtay 17. Hukuk Dairesi 2014/15669 Esas 2016/3343 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
17. Hukuk Dairesi
Esas No: 2014/15669
Karar No: 2016/3343
Karar Tarihi: 16.3.2016

Yargıtay 17. Hukuk Dairesi 2014/15669 Esas 2016/3343 Karar Sayılı İlamı

17. Hukuk Dairesi         2014/15669 E.  ,  2016/3343 K.
"İçtihat Metni"


MAHKEMESİ :........Asliye Hukuk Mahkemesi

Taraflar arasındaki manevi tazminat davasının yapılan yargılaması sonunda; kararda yazılı nedenlerden dolayı davanın kabulüne dair verilen hükmün süresi içinde davalılar vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği düşünüldü:

-K A R A R-

Davacılar vekili, davalı ........"ın sürücüsü ve......."nın işleteni olduğu aracın yağışlı havada ve kaygan yolda devrilmesi sonucunda meydana gelen kazada araçta yolcu olarak bulunan davalı sürücü ......"ın kız arkadaşı ......."ın vefat ettiğini, tüm davalı tarafta olduğunu ileri sürerek, davacı anne .........., baba ...... ve kız kardeş ...... için ayrı ayrı 20.000,00"er TL"den toplam 60.000,00 TL manevi tazminatın davalılardan tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalılar vekili, davacı tarafın müvekkilerin taziye görüşmesi isteklerini kabul etmediklerini, olayın kaza olup çok üzgün olduklarını, talep edilen manevi tazminatın fahiş olduğunu belirterek davanın reddini savunmuştur.
Mahkemece, benimsenen bilirkişi raporu ve tüm dosya kapsamına göre, davanın kabulüne, davacı anne ......., baba ..... ve kız kardeş.....için ayrı ayrı 20.000,00"er TL den toplam 60.000,00 TL manevi tazminatın kaza tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalılardan alınarak davacılara verilmesine karar verilmiş; hüküm, davalılar vekili tarafından temyiz edilmiştir.
Dava, trafik kazasındandan kaynaklanan manevi tazminat talebine ilişkindir.
Manevi tazminat zenginleşme aracı olmamakla beraber, bu yöndeki talep hakkındaki hüküm kurulurken olay sebebiyle duyulan acı ve elemin kısmen de olsa giderilmesi amaçlanmalı ve bu sebeple tarafların sosyal ve ekonomik durumları ile birlikte olayın meydana geliş şekli de göz önünde tutularak, hak ve nesafet kuralları çerçevesinde bir sonuca varılmalıdır. Zira, TMK."nun 4.maddesinde, kanunun takdir hakkı verdiği hallerde hakimin hak ve nesafete göre hükmedeceği öngörülmüştür.
Yukarıda belirtilen hususlar dikkate alındığında, kaza tarihi ve diğer hususlar gözetildiğinde davacılar yararına ayrı ayrı takdir olunan manevi tazminatın bir miktar fazla olduğu görülmüştür. Tarafların sosyal ve ekonomik durumları araştırılarak hakkaniyete uygun bir manevi tazminata hükmedilmek üzere kararın bozulması gerekmiştir.
SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle hükmün davalılar yararına BOZULMASINA, 16.3.2016 gününde oybirliğiyle karar verildi.

Bu web sitesi, sisteminin bir üyesidir.