MAHKEMESİ :Sulh Ceza Mahkemesi
SUÇ : Güveni kötüye kullanma
HÜKÜM : TCK"nın 155/1, 62 ve 53. maddeleri gereğince mahkumiyet

Güveni kötüye kullanma suçundan sanığın mahkumiyetine ilişkin hüküm, sanık tarafından temyiz edilmekle, dosya incelenerek gereği düşünüldü;
Katılanın kızının eski erkek arkadaşı olan sanığın, katılana ait olan iki adet evi katılanın bilgisi dışında kendi evi imiş gibi kiraya verip paralarını tahsil etmek suretiyle güveni kötüye kullanma suçunu işlediği iddia ve kabul olunan somut olayda,
Sanığın, katılanın bilgi ve izni dışında, katılana ait suça konu evleri, ev sahibi olarak tanıtıp kiraya verdiği, sanığın suçtan kurtulmaya yönelik soyut savunması, katılan ve tanık beyanı ile tüm dosya kapsamından anlaşıldığından, sanığa teslim edilmiş her hangi bir mal olmaması nedeni ile sanığın eyleminin dolandırıcılık suçunu oluşturacağı gözetilmeksizin, oluşa ve dosya kapsamına uygun olmayan yetersiz gerekçeyle yazılı şekilde güveni kötüye kullanma suçundan mahkumiyet hükmü verilmesi,
Kabule göre de,
Sanığa yüklenen güveni kötüye kullanma suçu nedeniyle, hükümden sonra 02/12/2016 tarih ve 29906 sayılı Resmi Gazetede yayımlanarak aynı tarihte yürürlüğe giren 6763 sayılı Kanunun 34. maddesi ile değişik 5271 sayılı CMK"nın 253. ve 254. madde fıkraları gereğince uzlaştırma işlemleri için gereği yapılarak sonucuna göre sanığın hukuki durumunun takdir ve tayini zorunluluğu,
Bozmayı gerektirmiş, sanığın temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan hükmün bu sebepten dolayı 5320 sayılı Kanunun 8/1. maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK’nın 321. maddesi uyarınca sair hususlar incelenmeksizin BOZULMASINA, aynı Kanunun 326/son maddesi uyarınca ceza miktarı bakımından kazanılmış haklarının saklı tutulmasına, 11/04/2017 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.