Kişilerin huzur ve sükununu bozma - Yargıtay 18. Ceza Dairesi 2015/30714 Esas 2016/7723 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
18. Ceza Dairesi
Esas No: 2015/30714
Karar No: 2016/7723
Karar Tarihi: 13.04.2016

Kişilerin huzur ve sükununu bozma - Yargıtay 18. Ceza Dairesi 2015/30714 Esas 2016/7723 Karar Sayılı İlamı

18. Ceza Dairesi         2015/30714 E.  ,  2016/7723 K.
"İçtihat Metni"

MAHKEMESİ :Sulh Ceza Mahkemesi
SUÇ : Kişilerin huzur ve sükununu bozma
HÜKÜM : Mahkumiyet
KARAR
Yerel Mahkemece verilen hüküm temyiz edilmekle, başvurunun süresi ve kararın niteliği ile suç tarihine göre dosya görüşüldü:
Temyiz isteğinin reddi nedenleri bulunmadığından işin esasına geçildi.
Vicdani kanının oluştuğu duruşma sürecini yansıtan tutanaklar belgeler ve gerekçe içeriğine göre yapılan incelemede; başkaca nedenler yerinde görülmemiştir.
Ancak;
1- Kişilerin huzur ve sükununu bozma suçu ile korunan hukuki yarar kişi özgürlüğünün korunması ve bireyin, psikolojik ve ruhsal bakımdan rahatsız edilmemesi ve yaşamını sağlıklı bir şekilde sürdürmesi olarak tanımlanmaktadır. Bu suçun oluşabilmesi için, kanun metninde yazılı bulunan telefon etme, gürültü yapma yada aynı maksatla, hukuka aykırı bir davranışta bulunması bir kez yapmasının yeterli olmadığı, eylemin ısrarla tekrarlanması süreklilik arz etmesi ve sırf kişilerin huzur ve sükununu bozma saiki ile işlenmesi gerekmektedir.
Yargılamaya konu somut olayda ise, iddianame anlatımı ve kabule göre, katılanların evlerinin kapısını gece 23:00 ve 02:00 sıralarında tıklatmaktan ibaret eyleminde: TCK"nın 123. maddesinde düzenlenen kişilerin huzur ve sükununu bozma suçunun unsuru olan ısrar öğesinin ne şekilde gerçekleştiği yöntemince açıklanmadan eksik inceleme ve yetersiz gerekçeyle sanığın mahkumiyetine karar verilmesi,
2- Sanığı lehe hükümlerin uygulanması talebinin, TCK"nın 62. maddesinde öngörülen "failin geçmişi, sosyal ilişkileri, fiilden sonraki ve yargılama sürecindeki davranışları, cezanın failin geleceği üzerindeki olası etkileri" gibi hususlar değerlendirilmeden “… sanık hakkında kanaate varılmadığından ...” biçimindeki kanuni olmayan ve yetersiz gerekçe ile takdiri indirimin uygulanmaması,
3- Daha önce kasıtlı bir suçtan dolayı üç aydan fazla hapis cezasına mahkum edilmemiş olan sanık hakkında, TCK"nın 51/1-b maddesi gereğince "suçu işledikten sonra yargılama sürecinde gösterdiği pişmanlık dolayısıyla tekrar suç işlemeyeceği konusunda mahkemede bir kanaat oluşup oluşmadığı" hususu değerlendirilmeden, “şartları bulunmadığından” biçimindeki kanuni ve yeterli olmayan gerekçeyle hapis cezasının ertelenmesine yer olmadığına karar verilmesi,
4- TCK’nın 53/1-b madesinde yer alana hak yoksunluğunun uygulanmasına ilişkin hükmün Anayasa Mahkemesinin 08.10.2015 tarih ve 2014/140 esas, 2015/85 sayılı hükmüyle iptal edilmesi nedeniyle uygulanma olanağının ortadan kalkmış olması,
Kanuna aykırı ve sanık ..."ün temyiz nedenleri yerinde görüldüğünden, tebliğnameye aykırı olarak, HÜKMÜN BOZULMASINA, yargılamanın bozma öncesi aşamadan başlayarak sürdürülüp sonuçlandırılmak üzere dosyanın esas/hüküm mahkemesine gönderilmesine, 13/04/2016 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.








Bu web sitesi, sisteminin bir üyesidir.