3. Hukuk Dairesi Esas No: 2017/13843 Karar No: 2017/12843 Karar Tarihi: 28.09.2017
Yargıtay 3. Hukuk Dairesi 2017/13843 Esas 2017/12843 Karar Sayılı İlamı
3. Hukuk Dairesi 2017/13843 E. , 2017/12843 K.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :SULH HUKUK MAHKEMESİ
Taraflar arasındaki tahliye davasının mahkemece yapılan yargılaması sonucunda, davanın görev yönünden reddine yönelik olarak verilen hükmün, süresi içinde taraf vekillerince temyiz edilmesi üzerine; temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra, dosya içerisindeki kağıtlar okunup gereği düşünüldü:
Y A R G I T A Y K A R A R I
Davacı; davalılardan Gençlik ve Spor Vakfı ile 30.05.1995 tarihli protokol yapıldığını, protokol ile davaya konu otopark ve boş alanların işletilmesinin davalıya bırakıldığını, davalının sonra diğer davalılar ile alt kira sözleşmeleri yaptığını, davalıların akde aykırı yapılar inşaa ettiğini belirterek davalıların taşınmazdan tahliyesini istemiştir. Davalılar davanın reddini savunmuştur. Mahkemece görevli mahkemenin asliye hukuk mahkemesi olduğu gerekçesiyle görevsizlik kararı verilmiş, hüküm taraf vekillerince temyiz edilmiştir. 01.10.2011 tarihinde yürürlüğe giren 6100 Sayılı HMK"nun sulh hukuk mahkemelerinin görevini düzenleyen 4.maddesinin 1/a bendi gereğince kiralanan taşınmazların İcra ve İflas Kanunu"na göre ilamsız icra yolu ile tahliyesine ilişkin hükümler ayrık olmak üzere, kira ilişkisinden doğan alacak davaları da dahil tüm uyuşmazlıkları konu alan davalar ile bu davalara karşı açılan davalar sulh hukuk mahkemesinin görevine girmektedir. Mülga 1086 Sayılı HMUK"dan farklı olarak bu düzenlemede miktar ayırımı yapılmaksızın tahliye, alacak, tazminat, kiracılık sıfatının tespiti gibi tüm kira ilişkisinden kaynaklanan uyuşmazlıkların çözüm yeri sulh hukuk mahkemesi olarak gösterilmiştir. Dava hasılat kira ilişkisinden kaynaklanan tahliye istemine ilişkindir. Davacının tahliye talebininin değerlendirilerek sonucuna göre karar verilmesi görevi 6100 Sayılı Kanun’un 4. maddesi kapsamında Sulh Hukuk Mahkemesi’ne aittir. Bu nedenle mahkemece işin esası incelenmesi gerekirken yazılı şekilde görevsizlik kararı verilmesi doğru görülmemiş, bozmayı gerektirmiştir. SONUÇ: Yukarıda açıklanan esaslar gözönünde tutulmaksızın yazılı şekilde hüküm tesisi isabetsiz, temyiz itirazları bu nedenlerle yerinde olduğundan kabulü ile hükmün HUMK.nun 428.maddesi gereğince BOZULMASINA ve peşin alınan temyiz harcının istek halinde temyiz edene iadesine, 6100 sayılı HMK"nun geçici madde 3 atfıyla 1086 sayılı HUMK.nun 440.maddesi gereğince karar düzeltme yolu kapalı olmak üzere, 28.09.2017 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.