MAHKEMESİ :Sulh Ceza Mahkemesi
SUÇ : Hakaret
HÜKÜM : Mahkumiyet
KARAR
Yerel Mahkemece verilen hükümler temyiz edilmekle, başvurunun süresi ve kararın niteliği ile suç tarihine göre dosya görüşüldü:
Temyiz isteğinin reddi nedenleri bulunmadığından işin esasına geçildi.
Vicdani kanının oluştuğu duruşma sürecini yansıtan tutanaklar, belgeler ve gerekçe içeriğine göre yapılan incelemede başkaca nedenler yerinde görülmemiştir.
Ancak;
1- Yargılamaya konu somut olayda, sanığın öncesinde arasında husumet olan polis memuru katılan ... tarafından darp edildiğinin anlaşılması karşısında, taraflar arasındaki husumetin katılanın göreviyle ilgili olup olmadığı hususu belirlenip sonucuna göre sanığın eyleminin TCK"nın 125/3-a maddesi kapsamında değerlendirilip değerlendirilemeyeceğinin tartışılmaması,
2- Sanığın aşamalarda, hakkında ayrıca yaralama suçundan hükmün açıklanmasının geri bırakılması kararı verilen polis memuru, katılan sanık ... tarafından darp edildiğini iddia etmesi, ve olay tarihinde düzenlenen doktor raporunda sanığın BTM ile giderilecek şekilde yaralandığının tespit edilmesi karşısında, haksız tahrik hükümlerinin uygulanması açısından, ilk haksız eylemin kimden kaynaklandığının araştırılması, tespit edilemediği takdirde şüpheden sanık yararlanır ilkesi gereği hakaret suçu yönünden TCK 129/2. maddesinde düzenlenen haksız tahrik hükümlerinin uygulanma olanağının tartışılması gerektiğinin gözetilmemesi,
Adli sicil kaydında tekerrüre esas hükümlülükleri bulunan sanık hakkında, TCK’nın 58. maddesi uygulanmaması,
Anayasa Mahkemesi’nin hükümden sonra 24/11/2015 gün ve 29542 sayılı Resmi Gazete’de yayımlanan 08/10/2015 gün ve 2014/140 esas, 2015/85 sayılı kararı ile TCK’nın 53. maddesinin (1) numaralı fıkrasının (b) bendine yönelik olarak vermiş olduğu iptal kararlarının uygulanması zorunluluğu,
Kanuna aykırı ve sanık ..."nün temyiz nedenleri ile tebliğnamedeki düşünce yerinde görüldüğünden, HÜKMÜN BOZULMASINA, yeniden hüküm kurulurken 5320 sayılı Kanun"un 8. maddesi gereğince yürürlükte olan 1412 sayılı CMUK"nın 326/son maddesi uyarınca kazanılmış hakkın saklı tutulmasına, yargılamanın bozma öncesi aşamadan başlayarak sürdürülüp sonuçlandırılmak üzere dosyanın esas/hüküm mahkemesine gönderilmesine, 13/04/2016 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.