5. Ceza Dairesi Esas No: 2016/10974 Karar No: 2020/12231 Karar Tarihi: 15.09.2020
Rüşvet vermeye teşebbüs - tehdit - Yargıtay 5. Ceza Dairesi 2016/10974 Esas 2020/12231 Karar Sayılı İlamı
Özet:
Ağır Ceza Mahkemesi tarafından verilen kararda, sanığın rüşvet vermeye teşebbüs ile şantaj suçu işlediği kabul edildi. Olayda, sanığın polis memurlarına rüşvet teklif ettiği ve tehdit ettiği belirlendi. Kararda, öncelikle rüşvet teklifinin haklı bir gerekçesi olup olmadığının araştırılması gerektiği vurgulandı. Ayrıca, sanığa uygulanan trafik cezası ve idari yaptırıma dair evrakların kesinleşmiş onaylı suretleri temin edilmeden hüküm kurulmasının eksik araştırma sonucu olduğu belirtildi. Kararı veren Ceza Dairesi, bu nedenle mahkeme kararının kanuna aykırı olduğunu ve bozulmasına karar verdi. Kanun maddeleri olarak da 5320 sayılı Yasa'nın 8/1. maddesi ile CMUK'un 321 ve 326/son maddeleri gösterildi.
5. Ceza Dairesi 2016/10974 E. , 2020/12231 K.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Ağır Ceza Mahkemesi SUÇ : Rüşvet vermeye teşebbüs, tehdit HÜKÜM : Tehdit eyleminin şantaj suçunu oluşturduğunun kabulü ile bu suç ve atılı rüşvet vermeye teşebbüs suçundan mahkumiyet
Mahalli mahkemece verilen hükümler temyiz edilmekle dosya incelenerek gereği düşünüldü: Suç tarihinde sanığın sevk ve idaresindeki ... plaka sayılı aracın görevli polis memurları tarafından izinsiz şehir içine girmesi ve servis taşımacılığı yapması nedeniyle durdurulduğu, sanığın 10 TL çıkartarak görevli polis memurlarına hitaben "şununla yemek yiyin" dediği, kabul edilmemesi ve işlem yapılacağının söylenmesi üzerine "bizden rüşvet istedi diye söylerim" dediği iddia ve kabul edilen somut olayda; Dairemizin 23/03/2016 tarihli bozma ilamında, olay günü sanığın rüşvet vermeye konu teşkil eden eylemi hakkında işlem yapılıp yapılmadığı hususu araştırılıp, rüşvet önerisini haklı bir hususun sağlanması için yapıp yapmadığının kesin olarak saptanmasından sonra, diğer suç da buna göre değerlendirilerek suçların niteliğinin tayin ve takdir edilmesi gerektiği belirtilmesine ve mahkemece bozmaya uyulmasına karar verilmesine rağmen bozma gerekleri yerine getirilmeden, sanığa uygulanan trafik cezası ve idari yaptırıma dair evrakların kesinleşmiş onaylı suretleri temin edilmeden, bozma kararı öncesi de dosya arasında bulunan 14/04/2009 tarihli olay tutanağı ile aynı tarihli adli tahkikat evrakının tekrar dosya arasına alınması suretiyle eksik araştırma sonucu yazılı şekilde hükümler kurulması, Kanuna aykırı, sanığın temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan hükümlerin 5320 sayılı Yasanın 8/1. maddesi de gözetilerek CMUK"nın 321 ve 326/son maddeleri uyarınca BOZULMASINA 15/09/2020 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.