1. Hukuk Dairesi Esas No: 2008/10252 Karar No: 2008/12263
Yargıtay 1. Hukuk Dairesi 2008/10252 Esas 2008/12263 Karar Sayılı İlamı
1. Hukuk Dairesi 2008/10252 E. , 2008/12263 K.
"İçtihat Metni"
ESAS NO : 2008/10252 KARAR NO : 2008/12263 MAHKEMESİ : BAKIRKÖY 3. ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ TARİHİ : 09/05/2008 NUMARASI : 2007/35-2008/140
Taraflar arasında görülen davada; Davacılar, kayden malik oldukları 1238 parsel sayılı taşınmazdaki 10 nolu bağımsız bölüme dahil çatı arası piyesini davalının mesken olarak haklı ve geçerli bir nedene dayanmaksızın tasarruf ettiğini ileri sürerek elatmanın önlenmesi ve ecrimisil isteğinde bulunmuştur. Davalı, dava konusu yerin boş olduğunu, davacıların tasarrufunu engellemediğini bildirip davanın reddini savunmuştur. Mahkemece, davacılar iddiası sabit görülerek davalının elatmasının önlenmesine, ecrimisil isteğinin kısmen kabulüne karar verilmiştir. Karar, davalı tarafından süresinde temyiz edilmiş olmakla; Tetkik Hakimi raporu okundu, düşüncesi alındı. Dosya incelendi, gereği görüşülüp, düşünüldü. Dava, çaplı taşınmaza elatmanın önlenmesi ve ecrimisil isteklerine ilişkindir. Dosya içeriğinden, toplanan delillerden davacıların 1238 parsel sayılı taşınmazdaki 10 nolu bağımsız bölümün maliki oldukları, davalının çekişmeli yerde kayda dayalı bir hakkının bulunmadığı anlaşılmaktadır. Mahkemece, elatmanın önlenmesi davasının kabulüne, ecrimisil isteğinin kısmen kabulüne karar verilmişse de, hükme yeterli bir araştırmanın yapıldığını söyleyebilme olanağı yoktur. Bilindiği üzere; çaplı taşınmaza elatmanın önlenilmesi davalarında öncelikle çap kaydının yada kayıtlarının getirtilerek tarafların tüm delilleri toplanılmalı, dosya keşife hazırhale geldikten sonra yapılacak uygulamada çekişmeli yer ile yanların ellerinde bulunan kısımların sınırları tarafların ortak beyanlarına göre açıklığa kavuşturulmalı, gerektiğinde bu yön taşınmaz başında dinlenecek yerel bilirkişi ve tanık sözleri ile kuşkuya yer bırakmayacak biçimde saptanmalıdır. Daha sonra belirlenen bu durum gözönünde tutularak hazır bulundurulan kadastro fen memuru veya mühendisi sıfat ve yeteneğini taşıyan uzman bilirkişi veya bilirkişilere kadastro sırasında konan nirengi noktalarından, bunlar yoksa hem paftada hem arazide mevcut sabit noktalardan yararlanılarak takometrik aletlerle kadastral yöntemlere uygun biçimde ölçüm yaptırılmalı; bilirkişilerden uygulamayı yansıtan, infazı sağlamaya yeterli ve özellikle davacı tarafın taşınmazına bir tecavüzün bulunup bulunmadığını varsa miktarını açıkca gösteren kroki ve rapor alınmalıdır. Somut olaya gelince; mahallinde yapılan keşif sonucu düzenlenen bilirkişi raporundan çekişmeli yerin boş olduğu görülmektedir. Öte yandan dava tarihinden geriye doğru 5 yıllık ecrimisil bedeline hükmedilmişse de davacıların anılan yeri 6.3.2006 tarihinde intikalen edindiklerine dair çap kaydının olduğu, çekişmeli taşınmazın önceki maliki ile davacıların irtibatlarını gösterir tüm kayıt ve tedavüllerin dosyaya getirtilmediği anlaşılmaktadır. Hal böyle olunca, taraf delillerinin toplanarak, yukarıda açıklanan ilkeleri kapsar biçimde hükme yeterli bir soruşturma yapılması, çekişmeli yere davalının elatıp, atmadığının duraksamaya yer vermeyecek biçimde belirlenmesi ve sonucuna göre bir hüküm kurulması gerekirken eksik inceleme ile yetinilerek yazılı olduğu üzere karar verilmiş olması doğru değildir.. Davalının temyiz itirazları yerindedir. Kabulüyle hükmün açıklanan nedenlerden ötürü H.U.M.K."nun 428. maddesi gereğince BOZULMASINA,alınan peşin harcın temyiz edene geri verilmesine, 24.11.2008 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.