Yargıtay 17. Hukuk Dairesi 2016/1695 Esas 2016/3269 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
17. Hukuk Dairesi
Esas No: 2016/1695
Karar No: 2016/3269
Karar Tarihi: 15.03.2016

Yargıtay 17. Hukuk Dairesi 2016/1695 Esas 2016/3269 Karar Sayılı İlamı

17. Hukuk Dairesi         2016/1695 E.  ,  2016/3269 K.
"İçtihat Metni"



Davacı Yaşar Çalışkan ile davalılar ..., ..., ... aralarındaki dava hakkında ... Asliye Hukuk Mahkemesinden verilen 10.01.2013 gün ve 2010/368-2013/7 sayılı hükmün Dairenin 05.10.2015 gün ve 2015/12398-2015/10134 sayılı kararı ile bozulmasına karar verilmiş olup, süresi içinde davacı vekili tarafından kararın düzeltilmesi istenilmekle, dosya incelendi, gereği düşünüldü:
- K A R A R -
Davacı alacaklı vekili, davalı borçlu İsmail hakkında takip yaptıklarını, hakkındaki takipleri sonuçsuz bırakmak için dava konusu taşınmazını önce annesi davalı ..."e sonrada diğer davalı ..."e devredildiğini, bu tasarrufların iptalini istemiştir.
Mahkemenin, davanın kabulüne ilişkin kararı, dairemizin 05.10.2015 tarih 2015/12398 Esas ve 2015/10134 Karar sayılı ilamı ile davalı 4.kişi ...."ün kötüniyeti ispatlamadığından davanın bedele dönüştüğü, kabule göre de Mevlüt"ün taşınmazı elinden çıkardığından sattığı şahısların davaya dahil edilip edilmeyeceğinin tartışılması gerektiğinden bahisle bozulmuş, davacı vekili anılan bozma kararının hatalı olduğundan gerekçesi ile karar düzeltme isteminde bulunmuştur.
Dosyanın yeniden yapılan incelemesi sonucunucunda,
1.Dosya içeriğine, mahkeme kararında belirtilip Yargıtay ilamında benimsenen gerektirici sebeplere göre davacı vekilinin aşağıdaki bendin kapsamı dışındaki kalan ve 6100 sayılı HMK’nun geçici 3.maddesi 2.fıkrası delaletiyle 1086 sayılı HUMK’nun 440.maddesinde sayılan nedenlerden hiç birisine uygun olmayan karar düzeltme isteğinin reddine karar vermek gerekmiştir.
2.Dosya içerisindeki tapu kayıtlarından, borçlu ile davalı ..."ün aynı sokakta oturdukları, anılan davalıya 09.10.2009 tarihli satışa rağmen 10.02.2010 tarihli zabıta araştırmasında, borçlunun kendi beyanı ile dava konusu taşınmazda inşaat yaptırdıklarını belirttiği bu olgular karışısında davalı ..."ün borçlunun mali durumu hakkında
bilgi sahibi olduğu kısaca dördürcü kişi olarak iyiniyetli olmadığı anlaşılmıştır.Ancak dava konusu taşınmaz yargılama sırasında davalı ... tarafından dava dışı şahsa o da bir başka şahsa sattığı, davacı tarafından bu şahısıarın kötü niyetli olmadıklarından davaya dahil etmediklerini belirttiğinden, İİK"nun 283/2 maddesi gereğince davalı ... ve Mevlüt"ün taşınmazı elden çıkardıkları tarihteki gerçek bedelleri üzerinden tazminatla sorumlu olmaları gerekirken yazılı gerekçelerle bozulması hatalı olmuştur.
SONUÇ: Yukarıda 1 nolu bette açıklanan nedenlerle davacı vekilinin diğer karar düzeltme isteğinin reddine, 2 nolu bette açıklanan nedenlerle karar düzeltme isteğinin kabulü ile Dairemizin 05.10.2015 tarihli karar gerekçesinin belirtilen şekilde düzeltilerek mahkemenin 10.11.2013 tarihli kararının BOZULMASINA,15/03/2016 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.


Bu web sitesi, sisteminin bir üyesidir.