Yargıtay 17. Hukuk Dairesi 2014/13743 Esas 2016/3265 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
17. Hukuk Dairesi
Esas No: 2014/13743
Karar No: 2016/3265
Karar Tarihi: 15.03.2016

Yargıtay 17. Hukuk Dairesi 2014/13743 Esas 2016/3265 Karar Sayılı İlamı

17. Hukuk Dairesi         2014/13743 E.  ,  2016/3265 K.
"İçtihat Metni"


MAHKEMESİ :.............Asliye Hukuk Mahkemesi

Taraflar arasındaki menfi tesfit davasının yapılan yargılaması sonunda; kararda yazılı nedenlerden dolayı davanın kabulüne dair verilen hükmün süresi içinde davalı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi gereği düşünüldü:
-K A R A R-

Davacı vekili, davalı vergi idaresinin davalı borçlu ....... aleyhine vergi borcu nedeni ile 6183 sayılı Yasa uyarınca yaptığı takip sırasında, davacı bankaya haciz ihbarnamesi gönderdiğini, ancak süresinde itiraz edilmediğini, ancak borçlunun davacı banka nezdinde herhangi bir hak ve alacağı olmadığından borçlu olmadığının tesbitini istemiştir.
Davalı vergi idaresi vekili, davacının haciz ihbarnamesine 7 gün içerisinde itiraz etmediğinden borcun zimmetinde sayıldığını takip hukuku anlamında alacağın kesinleştiğinden menfi tesbit davasının açılmayacağını ve haksız açılan davanın reddi gerektiğini savunmuştur.
Mahkemece, alınan bilirkişi raporuna göre, borçluya davacı banka nezdinde bir alacağının olmadığı anlaşıldığından bahisle davanın kabulüne karar verilmiş; hüküm, davalı vergi idaresi vekili tarafından temyiz edilmiştir.
Dava, 6183 sayılı Yasa’nın 79/4 maddesine dayalı olarak açılan menfi tesbit davasına ilişkindir.
1-Dosyadaki yazılara toplanan delillere hükmün dayandığı gerektirici sebeplere göre davalı vekilinin aşağıda yazılı bendin kapsamı dışında kalan diğer temyiz itirazlarının reddi gerekmiştir.
2-Davacı banka, davalı vergi idaresinin kendisine gönderdiği haciz ihbarnamesine 6183 sayılı Yasa"nın 79.maddesin de belirtilen 7 günlük sürede itiraz etmediğinden borç uhtesinde sayılmıştır. Ancak yine anılan Yasanın
79/4.maddesine göre 1 yıl içinde genel mahkemlerde menfi tesbit davası açma hakkı bulunduğundan, buna göre davacı eldeki davayı açmıştır. Açılan bu dava davacının hatası sonucu 7 gün içerisinde itiraz etmemesi nedeni ile açıldığı dolayısı ile dava açılmasına kendisinin sebep olduğundan, yargılama giderinin davacı üzerinde bırakılması gerekirken hatalı değerlendirme ile davalı idarenin de sorumlu tutulması usul ve yasaya aykıdır.
Ne var ki, bu yanlışlığın giderilmesi yeniden yargılama yapılmasını gerektirir nitelikte görülmediğinden, 6100 Sayılı HMK"nin geçiçi 3/2 maddesi delaletiyle 1086 sayılı HUMK"nin 438/7 maddesi uyarınca ve yargılama giderinden sorumlu tutulan borçlu şirket temyize gelmediğinden sadece vergi idaresi yönünden hükmün düzeltilerek onanması gerekmiştir.
SONUÇ: Yukarıda 1 nolu bentte açıklanan nedenlerle, davalı vekilinin diğer temyiz itirazlarının reddine, 2 nolu bentte açıklanan nedenlerle temyiz itirazlarının kabulü ile hüküm fıkrasının 3 ve 4.bentlerinin tümünün silinerek yerine "Yargılama giderinin davacı banka üzerinde bırakılmasına" ibaresinin yazılmasına hükmün bu şekli ile DÜZELTİLEREK ONANMASINA, 15/03/2016 gününde oybirliğiyle karar verildi.


Bu web sitesi, sisteminin bir üyesidir.