17. Hukuk Dairesi 2014/8467 E. , 2016/3244 K.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi
Taraflar arasındaki tazminat davasının yapılan yargılaması sonunda verilen hükmün duruşmalı olarak temyizen tetkiki davalı ... vekilince istenmiş olmakla duruşma için tayin edilen 15.03.2016 Salı günü davalı ... vekili ... geldi. Davalı ... tarafından gelen olmadı. Davacılar vekili Av. ... geldi. Temyiz dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşıldıktan ve hazır bulunan davalı ... vekili ile davacılar vekili dinlendikten sonra dosya incelendi, gereği düşünüldü.
-K A R A R-
Davacılar vekili; davalıların işleteni/sürücüsü ve zorunlu mali sorumluluk sigortacısı olduğu aracın davacıların müteveffa oğlu Yunus tarafından kullanılan ve davacı ..."nın da yolcu olarak bulunduğu bisiklete çarpması sonucu 22.04.2010 tarihinde meydana gelen trafik kazasında davacıların oğlu Yunus"un hayatını kaybettiğini, davacı ..."nın yaralandığını ve sakat kaldığını, davalı araç sürücüsünün kazanın oluşumunda %100 kusurlu olduğunu belirterek, fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydıyla, asıl davada; oğullarının ölümü nedeniyle davacı anne ve baba için ayrı ayrı 5.000 TL destek tazminatı ile toplam 40.000 TL manevi tazminatın; birleştirilen davada; davacı ..."nın yaralanması nedeniyle işgücü kaybı ve belgelenemeyen tedavi giderleri nedeniyle 10.000 TL maddi, 20.000 TL manevi tazminatın, davalı ... şirketi maddi tazminatlardan poliçe limitiyle sınırlı sorumlu olmak üzere kaza tarihinden itibaren yasal faizi ile birlikte davalılardan tahsiline verilmesini talep etmiş, 25.11.2013 tarihinde harcını tamamlamak suretiyle destek tazminatı taleplerini davacı ... için 33.450,20 TL, ... için 31.242,83 TL"le; birleşen davada yaralanma nedeniyle maddi tazminat talebini davacı ... için 95.941,07 TL"ye yükseltmiştir.
Davalı ... şirketi vekili; davacıların murisinin asli kusurlu olduğunu, müvekkilinin temerrütü söz konusu olmadığından faizle sorumlu tutulmasının mümkün olmadığını belirterek, davanın reddini talep etmiştir.
Davalı ... vekili; müvekkilinin kazanın oluşumunu engellemeye çalıştığını, müteveffa ve babasının bisiklet üzerindeki iken şerit ihlali yaptıklarını öne sürerek, davanın reddini savunmuştur.
Mahkemece, davalı sürücünün %100 oranında kusurlu olduğu kabul edilerek; bilirkişi raporu doğrultusunda asıl ve birleşen davaların kabulüne; asıl davada; davacı ... için 33.450,20 TL, ... için 31.242,83 TL maddi tazminatın davalı ..."dan kaza, davalı ... şirketinden poliçe limitiyle sınırlı olarak dava tarihinden itibaren işleyecek yasal faiziyle müştereken ve müteselsilen tahsiline; birleşen davada; 95.941,07 TL geçici ve sürekli iş göremezlikten doğan maddi tazminat, 2.690 TL fatura edilemeyen tedavi gideri olmak üzere toplam 98.631,07 TL maddi tazminatın davalı ..."dan kaza, davalı ... şirketinden poliçe limitiyle sınırlı olarak dava tarihinden itibaren işleyecek yasal faiziyle müştereken ve müteselsilen tahsiline verilmiş; hüküm, davalı ... şirketi vekili tarafından temyiz edilmiştir.
1-Dosya içerisindeki bilgi ve belgelere, mahkeme kararının gerekçesinde dayanılan delillerin tartışılıp, değerlendirilmesinde bir usulsüzlük bulunmamasına göre, davalı ... şirketi vekilinin aşağıdaki bentlerin kapsamı dışında kalan sair temyiz itirazlarının reddi gerekmiştir.
2-Dava, trafik kazasından kaynaklanan ölüm ve yaralanma nedeniyle maddi ve manevi tazminat istemine ilişkindir.
Somut olayda; davacıların desteğinin kasksız bindiği bisikletin davalı araçla çarpışması neticesinde kafa travmasına bağlı gelişen beyin doku hasarı sonucu vefat ettiği dosya kapsamından anlaşılmaktadır.
Desteğin bisiklete kasksız olarak binmiş olması halinde BK"nın 44. (6098 sayılı TBK md. 52) maddesi uyarınca zarar görenin müterafik kusuru kabul edilmesi ve bu nedenle de belirlenecek kusur oranında bir indirim yapılması zorunludur. Bu itibarla somut olayda BK. 44. maddesi gereğince tazminattan indirim yapılması gerekirken yazılı şekilde verilmesi bozmayı gerektirmiştir.
3-Davacı ... yolcu taşımaya uygun olmayan bisikletin arkasında yolculuk ettiği sırada davalı aracın çarpması sonucu yaralanmıştır. Bisiklet arkasında yolculuk etmek kazaya etkili olan bir kural ihlali değil, zararı arttıran bir neden olarak değerlendirilmelidir. Borçlar Kanununun 44. maddesinde (6098 sayılı TBK md. 52) bu husus düzenlenmiştir. Buna göre zarara uğrayan, zarar doğuran eyleme razı olmuş veya kendisinin sebep olduğu hal ve şartlar zararın meydana gelmesine etki yapmış veya tazminat ödevlisinin durumunu diğer bir surette ağırlaştırmış ise, hakim, tazminat miktarını düşürebilir.
Bu durumda mahkemece, tazminat miktarı üzerinden uygun bir oranda indirim yapılarak sonucuna göre verilmesi gerekirken yazılı şekilde eksik inceleme ile hüküm kurulması doğru görülmemiştir.
4-12.11.2013 tarihli aktüer raporunda desteğin askerlik bitiminden 4 yıl sonra evleneceği varsayılmıştır. Uygulamada kabul gören ilkeler çerçevesinde, destek kaza tarihinde bekar olup, askerlik görevinin bitiminden itibaren 2 yıl sonra evleneceğinin kabulü gerekmektedir. Mahkemece, bu husus gözardı edilerek hatalı değerlendirmeye dayalı olarak düzenlenen bilirkişi raporunun hükme esas alınması doğru görülmemiştir.
SONUÇ: Yukarıda (1) numaralı bentte açıklanan nedenlerle davalı ... şirketi vekilinin sair temyiz itirazlarının reddine, (2), (3) ve (4) numaralı bentlerde açıklanan nedenlerle davalı ... şirketi vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün BOZULMASINA, 1.350,00 TL vekalet ücretinin davacılardan alınarak duruşmada vekille temsil olunan davalı ..."ne verilmesine, peşin alınan harcın istek halinde temyiz eden davalı ..."ne geri verilmesine 15/03/2016 tarihinde oybirliğiyle verildi.