4. Hukuk Dairesi 2010/5020 E. , 2011/4240 K.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi
Davacı ... vekili Avukat ... tarafından, davalı ... Durmaz ve diğerleri aleyhine 09/06/2004 gününde verilen dilekçe ile maddi ve manevi tazminat istenmesi üzerine mahkemece yapılan yargılama sonunda davanın bir bölümünün kabulüne dair verilen 15/03/2010 günlü kararın Yargıtay’ca incelenmesi davacı vekili ile davalılar vekili taraflarından süresi içinde istenilmekle temyiz dilekçelerinin kabulüne karar verildikten sonra tetkik hakimi tarafından hazırlanan rapor ile dosya içerisindeki kağıtlar incelenerek gereği görüşüldü.
1-Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı kanıtlarla yasaya uygun gerektirici nedenlere, özellikle delillerin değerlendirilmesinde bir isabetsizlik görülmemesine göre davacının tüm, davalıların aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan temyiz itirazları reddedilmelidir.
2-Davalıların diğer temyiz itirazına gelince; davacı, evine ve ağılına su getiren boruları kıran davalıların, susuz kalmasına neden olduklarını, susuzluktan yüz yirmi adet küçükbaş hayvanının öldüğünü, su borularının onarımı için harcama yaptığını, bu arada tankerler ile su taşımak zorunda kaldığını belirterek, uğradığı maddi ve manevi zararın ödetilmesini istemiştir.
Davalılar ise, davacının köy merasını işgal ederek ev ve ağıl yaptırdığını, köyün su ağının yukarısında kalan ev ve ağılına köy suyunun ulaşmadığını, köye su gitmemesi için suyun ağzını tıkayarak kendisinin döşediği borular ile havuzuna su dolmasını sağladığı için köy ihtiyar kurulu olarak davacıyı uyardıklarını, davacının aynı eylemi tekrar etmesi nedeni ile boruları söktüklerini, köyün çeşitli yerlerinde su kaynakları olup köyde hiç kimsenin hayvanının susuzluktan ölmediğini, evine ve ağılına su çıkmayan davacının zaten tankerler ile su taşımak zorunda olduğunu, ayrıca boruların aynı gün içinde onarılabileceğine ilişkin bilirkişi raporu olduğu halde yıllarca boruları onarmayarak su taşıma bedelini istemesinin yerinde olmadığını, boruları kırmayıp sadece yerinden söktüklerinden onarım bedeli isteminin yerinde olmadığını ileri sürerek istemin reddedilmesi gerektiğini savunmuşlardır.
Yerel mahkemece, manevi tazminat istemi reddedilmiş; maddi tazminat isteminin ise bir bölümü kabul edilmiş; karar, davacı ile davalılar tarafından temyiz olunmuştur.
Dosya içeriğinden; davacının evine su getirmek için döşediği su borularına davalılar tarafından zarar verildiği, zarar verilen su borularının ancak su debisinin yükseldiği yılın dört ayında davacının evine su taşıyabileceği, kalan süre içinde davacının su ihtiyacını yine tankerler ile taşıyarak gidermek zorunda olduğu, zarara uğrayan boruların beş işçi tarafından bir günde onarılabileceğinin belirtildiği anlaşılmaktadır.
Borçlar Yasası"nın 44. maddesi uyarınca zarara uğrayan, zarar doğuran eyleme razı olmuş veya kendisinin yol açtığı durum ve koşullar zararın meydana gelmesine etki yapmış ise yargıcın tazminatın tutarından uygun bir tutarda indirim yapması gerekir. Davalılar tarafından zarar verilen su borularının bir gün içinde onarılabileceği anlaşıldığına göre, üç yılı aşkın bir süre su boruları tamir ettirmeyerek evine tankerler ile su taşıyan davacı, onarım bedelinin ödetilmesini isteyebilir ise de kendi kusurlu eylemi nedeni ile harcamak zorunda kaldığı su taşıma bedelini isteyemez.
Yerel mahkemece açıklanan olgular gözetilerek, tanker ile su taşımak için yapılan giderlere ilişkin istemin reddedilmemiş olması usul ve yasaya uygun düşmediğinden kararın bozulması gerekmiştir.
SONUÇ: Temyiz olunan kararın yukarıda gösterilen nedenlerle davalılar yararına BOZULMASINA; davacının tüm, davalıların öteki temyiz itirazlarının ilk bentteki nedenlerle reddine ve temyiz eden davalılardan peşin alınan harcın istek halinde geri verilmesine 18/04/2011 gününde oybirliğiyle karar verildi.