2004 Sayılı Kanuna Aykırılık - Yargıtay 19. Ceza Dairesi 2016/14218 Esas 2018/4562 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
19. Ceza Dairesi
Esas No: 2016/14218
Karar No: 2018/4562
Karar Tarihi: 16.04.2018

2004 Sayılı Kanuna Aykırılık - Yargıtay 19. Ceza Dairesi 2016/14218 Esas 2018/4562 Karar Sayılı İlamı

Özet:

Sanığın, İİK'nın 345/a maddesi uyarınca suç işlediği gerekçesiyle mahkumiyet kararı verilmiş, ancak verilen kararın adli tatil içerisinde sanığa tebliğ edilmesi nedeniyle temyiz süresinin adli tatil bitimi olan 01/09/2015 tarihinden itibaren 7 gün olarak işleyeceği cihetle, sanığın temyiz tarihinin 01/09/2015 olarak kabul edilmiştir. Ancak kararı veren mahkeme, yeterli delil ve belgeye dayanmadan eksik kovuşturma ile sadece defter ve bilanço incelemesine dayanan yetersiz bilirkişi raporu hükme esas almıştır. Bu nedenle kararın bozulmasına ve sürdürülecek yargılama sonucunda hükmün verilmesine karar verilmiştir. Suça ilişkin kanun maddeleri ise; İİK'nın 345/a maddesi, 179 ve 6102 sayılı Türk Ticaret Kanunu'nun 376. (6762 sayılı TTK'nın 324.) maddeleridir.
19. Ceza Dairesi         2016/14218 E.  ,  2018/4562 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :İcra Ceza Mahkemesi
    SUÇ : 2004 Sayılı Kanuna Aykırılık
    HÜKÜM : Mahkumiyet

    Yerel Mahkemece verilen hüküm temyiz edilmekle; başvurunun süresi, kararın niteliği ve suç tarihine göre dosya incelendi, gereği görüşülüp düşünüldü:
    Temyiz isteğinin reddi nedenleri bulunmadığından işin esasına geçildi.
    Sanığın yokluğunda verilen kararın, adli tatil içerisinde 05/08/2015 tarihinde sanığa tebliğ edilmesi nedeniyle temyiz süresinin adli tatil bitimi olan 01/09/2015 tarihinden itibaren 7 gün olarak işleyeceği cihetle, sanığın temyiz tarihinin 01/09/2015 tarihi olduğu anlaşılmakla sanık müdafiinin temyiz isteminin süresinde olduğu kabul edilerek tebliğnamedeki düşünceye iştirak edilmemiştir.
    Vicdani kanının oluştuğu duruşma sürecini yansıtan tutanaklar, belgeler ve gerekçe içeriğine göre yapılan incelemede;
    İİK"nın 345/a maddesindeki suçun oluşabilmesi için, aynı Kanun"un 179 ve 6102 sayılı Türk Ticaret Kanunu"nun 376. (6762 sayılı TTK"nın 324.) maddesinde öngörülen koşullarda şikayet tarihi itibariyle şirketin aktif ve pasif durumu belirlenerek, sonucuna göre şirketin iflasının istenmesi şartlarının bulunup bulunmadığının tespit edilmesi gerektiği cihetle, öncelikle borçlu şirkete ait ticari defterler, kayıtlar ve banka hesapları bulunduğu yerden temin edilerek, bunlar üzerinde bilirkişi incelemesi yaptırılıp, kesinleşmiş icra takip dosyalarının borçları da pasife dahil edilerek, sonucuna göre hukuki durumunun takdiri gerekirken eksik kovuşturma ile sadece defter ve bilanço incelemesine dayanan yetersiz bilirkişi raporu hükme esas alınarak karar verilmesi,
    Kabule göre ise;
    1-Türk Ceza Kanunu"nun 75. maddesinin birinci fıkrası uyarınca uzlaştırma kapsamındaki suçlar hariç olmak üzere, yalnız adli para cezasını gerektiren veya kanun maddesinde öngörülen hapis cezasının yukarı sınırı altı ayı aşmayan suçlar önödemeye tabi olup, 2004 sayılı İcra İflas Kanunu"nun 345/A maddesinde öngörülen suçun cezasının üst sınırının üç ay hapis cezası olduğu ve suç tarihi itibariyle uzlaştırma kapsamında bulunmadığı gözetilerek, sanık hakkında önödeme ihtaratında bulunulup sonucuna göre durumun tayini gerekirken anılan ihtarat yapılmadan mahkumiyet kararı verilmesi,
    2-Karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesinin 14/2. maddesine aykırı olarak, neticeten hükmolunan adli para cezasından fazla vekalet ücretinin sanıktan alınarak şikayetçiye verilmesine hükmedilmesi,
    Bozmayı gerektirmiş ve sanığın temyiz nedenleri bu itibarla yerinde görüldüğünden HÜKMÜN 5320 sayılı Kanun"un 8/1. maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK"nın 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA, yargılamanın bozma öncesi aşamadan başlayarak sürdürülüp sonuçlandırılmak üzere dosyanın mahkemesine gönderilmesine, 16/04/2018 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.






    Bu web sitesi, sisteminin bir üyesidir.