4. Hukuk Dairesi 2010/3464 E. , 2011/3836 K.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi
Davacı ... vekili Avukat ... Büyükavcı tarafından, davalı ... İnşaat Taah. San. ve Tic. Ltd. Şti aleyhine 13/12/2006 gününde verilen dilekçe ile tazminat istenmesi üzerine mahkemece yapılan yargılama sonunda; davanın kabulüne dair verilen 29/12/2009 günlü kararın Yargıtay’ca incelenmesi davacı ve davalı vekilleri taraflarından süresi içinde istenilmekle temyiz dilekçelerinin kabulüne karar verildikten sonra tetkik hakimi tarafından hazırlanan rapor ile dosya içerisindeki kağıtlar incelenerek gereği görüşüldü.
Dava, özensiz hafriyat yapılması nedeniyle taşınmazda meydana gelen zararın ödetilmesi istemine ilişkindir. Yerel mahkemece istem kabul edilmiş; karar, taraflarca temyiz olunmuştur.
Davacı, bağımsız bölüm sahibi olduğu taşınmazın yanındaki taşınmazda inşaat çalışması başlatan davalının özensiz davranması nedeniyle, apartman bloğunda kaymalar, binada ve bağımsız bölümlerde çatlaklar meydana geldiğinin Ankara 10. Sulh Hukuk Hakimliği"nin 2006/469 sayılı Değişik İş dosyası ile tespit edildiğini, satmak istediği bağımsız bölümüne bu çatlaklar nedeniyle müşteri bulamadığını belirterek, bağımsız bölümde meydana gelen değer düşüklüğü nedeniyle uğradığı zararın ödetilmesini istemiştir.
Davalı şirket; onaylı plan ve projeye uygun olarak hafriyat yaptığını, davacıya ait bağımsız bölümün yer aldığı parseldeki kayma nedeniyle oluşan zararların kendi sorumluluğunda olmamakla birlikte tüm bağımsız bölüm sahipleri yönünden bağlayıcı olan 13.09.2006 günlü belge ve 02.10.2006 günlü ibraname gereğince tüm olumsuzlukları giderdiğini; yeşil alan ve yol olan sahanın büyük bir kısmının önceki inşaatların hafriyat atıkları ile doldurulmuş tabii olmayan bir zemin olması nedeniyle kayma meydana geldiğini, davacının bağımsız bölümünün yer aldığı binanın yapıldığı yerin kaymasını önleyecek güçlü bir dayanma duvarı ile sağlamlaştırılması gerekirken, bunu yapmayıp sadece bahçe duvarı çekmekle yetinen yüklenicinin kusurlu olduğunu, hafriyat yapmasa bile imar planında yer alan yolun açılması sırasında bu kaymanın yine meydana geleceğini ileri sürerek, istemin reddedilmesi gerektiğini savunmuştur.
Dava konusu yerde yapılan ilk keşif üzerine alınan bilirkişi raporunda; davacının bağımsız bölümündeki derin duvar yarılmalarının ve sıva çatlaklarının, davalının gerekli önlemleri almadan komşu parselde derin temel kazısı yaptığı sırada binanın kayması sonucu meydana geldiği, davacının bağımsız bölümündeki değer düşüklüğünün 19.000,00 TL olduğunu bildirmiş; bu rapora itiraz edilmesi üzerine yapılan ikinci keşifte görev alan bilirkişiler; dava konusu bağımsız bölümün bulunduğu 2 nolu binadaki çatlakların komşu taşınmazda yapılan kazı nedeniyle başladığını, aktif şevin etkisi ile ne miktarda, ne şekilde ve şiddette kayma oluştuğu somut ve bilimsel ölçmelerle belirlenemediğinden, depremlerin, doğal oturmanın ve komşu inşaatın yol açtığı heyelandan kaynaklandığı belirtilen yüzeysel ve derin çatlakların hassas ölçüm cihazı ve ileri inceleme yöntemleri kullanılarak ölçülmesi gerektiği, ölçmeler sonucunda hareketlerin devam ettiği ortaya çıkarsa ciddi önlemler alınması gerektiği, bu aşamada tespit edilen duvar çatlaklarının bir değer kaybı meydana getirse bile bunun ne kadarına davalının yol açtığının somut ve objektif bir biçimde ortaya konmamış olduğunu belirtmişler; raporlar dikkate alınarak bilirkişi olarak teknik inşaat yüksek mühendisi görevlendirilmek suretiyle alınan 07.08.2009 günlü raporda ise; taşınmazda görülen çatlaklara neden olan şev kaymasını başlatan etkenin davalı tarafından gerekli önlemler alınmadan yürütülen kazı çalışması olduğu, binada görülen çatlakların bu kaymalar nedeniyle meydana geldikten sonra inşa edilen ankraj destekli dayanma duvarının hareketi durdurmaya yetmediği ve halen hareketin belirli bir hızla devam ettiği, kütle hareketinin derinliğinin ve hareket hızının tespiti amacıyla detaylı incelemeler yapılması, bunun için de 18.000,00 TL ücret yatırılması gerektiği belirtilmiştir. Davacının, detaylı inceleme yapılmasını istemeyip var olan duruma göre zararın belirlenmesinin istenmesi üzerine alınan ek raporda ise; davacının bağımsız bölümündeki değer düşüklüğünün davalının neden olduğu şev kaymasından değil ekonomik nedenlerden olduğu sonucuna varıldığı belirtilmiştir.
Yerel mahkemece; alınan raporlar ve dosyadaki diğer belgelere göre davacının bağımsız bölümünün ve tüm binanın, davalı Şirket"in gerekli önlemler almadan yaptığı hafriyat nedeniyle zarar gördüğü, binadaki kaymanın devam ettiği, davacının bağımsız bölümündeki zarara davalının eyleminin yol açtığının kanıtlandığı sonucuna varılarak, ilk keşifte alınan raporda belirlenen değer kaybının ödetilmesine karar verilmiştir.
Dosyadaki bilgi, belge ve bilirkişi raporlarından, davalının haksız eylemi nedeniyle davacının zarara uğradığı anlaşılmakta ise de, zarar kapsamına göre detaylı inceleme yapmak amacıyla istenen ücretin çok fazla olduğu da gözetilip Borçlar Yasası"nın 42. maddesi gereğince zarar tutarı yargıç tarafından belirlenerek, olayın oluşuna uygun bir tazminata karar verilmesi gerekirken, yetersiz bilirkişi raporuna göre yazılı biçimde karar verilmiş olması usul ve yasaya uygun düşmediğinden kararın bozulması gerekmiştir.
SONUÇ: Temyiz olunan kararın yukarıda gösterilen nedenlerle taraflar yararına BOZULMASINA; bozma nedenine göre tarafların diğer temyiz itirazlarının incelenmesine şimdilik yer olmadığına ve temyiz eden taraflardan peşin alınan harçların istekleri halinde geri verilmesine 07/04/2011 gününde oybirliğiyle karar verildi.