Abaküs Yazılım
1. Hukuk Dairesi
Esas No: 2008/9446
Karar No: 2008/11789
Karar Tarihi: 13.11.2008

Yargıtay 1. Hukuk Dairesi 2008/9446 Esas 2008/11789 Karar Sayılı İlamı

Özet:


Davacılar, miras bırakanın muvazaalı olarak dava konusu taşınmazı 2. eşinin çocuğuna satış yoluyla devrettiğini iddia ederek tapunun iptali ve muris adına tescil istemiyle dava açmışlardır. Mahkeme, temlikin muvazaalı olmadığı gerekçesiyle davanın reddine karar vermiştir. Davacıların temyiz itirazları üzerine, Yargıtay dosya içeriğinde inceleme yapmadığı gerekçesiyle kararı bozmuştur.
Kararda bahsedilen kanun maddeleri:
- Medeni Kanunun 706. maddesi (gizli bağış sözleşmesi)
- Borçlar Kanunun 213. maddesi (şekil koşulları)
- Tapu Kanunu'nun 26. maddesi (tapu kaydının iptali)
1. Hukuk Dairesi         2008/9446 E.  ,  2008/11789 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ : GAZİANTEP 5. ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ
    TARİHİ : 13/03/2008
    NUMARASI : 2007/104-2008/83

    Taraflar arasında görülen davada;
    Davacılar, miras bırakanları M. D.nın mirasçılarından mal kaçırmak amacıyla ve muvazaalı olarak dava konusu 131 parselde bulunan 7 nolu bağımsız bölümü ikinci eşinin ilk evliliğinden olma çocuğu davalıya satış suretiyle devrettiğini ileri sürerek tapunun iptali ile muris adına tescili isteğinde bulunmuşlardır.
    Davalı, murisin gece kulübü açmak için taşınmazını sattığını, bedelini sermaye yaptığını belirterek davanın reddini savunmuşlardır.
    Mahkemece, muris tarafından davalıya yapılan temlikin muvazaalı olmadığı gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiştir.
    Karar, davacılar vekili tarafından süresinde duruşma istekli temyiz edilmiş olmakla; Tetkik Hâkimi raporu okundu, düşüncesi alındı. Dosya incelendi, duruşma isteğinin değerden reddiyle gereği görüşülüp düşünüldü.Dava muris muvazaası hukuksal nedenine dayalı tapu iptal ve tescil isteğine ilişkindir. Mahkemece davanın reddine karar verilmiştir.
    Dosya içeriğinden toplanan delillerden, dava konusu 505 ada 131 parsel sayılı taşınmazın miras bırakan M.D. tarafından 26.3.1997 tarihli akitle davalıya satış suretiyle temlik edildiği görülmektedir.
    Davacılar anılan temlikin mirastan mal kaçırma amaçlı ve muvazaalı olduğunu ileri sürerek tapu iptal ve tescil isteğinde bulunmuşlardır.
    Bilindiği üzere,uygulamada ve öğretide "muris muvazaası" olarak tanımlanan muvazaa,niteliği itibariyle nisbi (mevsuf-vasıflı) muvazaa türüdür. Söz konusu Muvazaada miras bırakan gerçek-ten sözleşme yapmak ve tapulu taşınmazını devretmek istemektedir. Ancak mirascısını miras hakkından yoksun bırakmak için esas amacını gizleyerek, gerçekte bağışlamak istediği tapulu taşınmazını, tapuda yaptığı resmi sözleşmede iradesini satış veya ölünceye kadar bakma sözleşmesi doğrultusunda açıklamak suretiyle devretmektedir.
    Bu durumda yerleşmiş Yargıtay İçtihatlarında ve l-4-1974 tarih 1/2 sayılı İnançları Birleştirme Kararında açıklandığı üzere görünürdeki sözleşme tarafların gerçek iradelerine uymadığından, gizli bağış sözleşmeside Medeni Kanunun 706, Borçlar Kanunun 213 ve Tapu Kanunun 26. maddelerinde öngörülen şekil koşullarından yoksun bulunduğundan, saklı pay sahibi olsun veya olmasın miras hakkı çiğnenen tüm mirascılar dava açarak resmi sözleşmenin muvazaa nedeni ile geçersizliğinin tesbitini ve buna dayanılarak oluşturulan tapu kaydının iptalini istiyebilirler.
    Hemen belirtmek gerekirki bu tür uyuşmazlıkların sağlıklı, adil ve doğru bir çözüme ulaştırılabilmesi, davalıya yapılan temlikin gerçek yönünün diğer birsöyleyişle miras bırakanın asıl irade ve amacının duraksamaya yer bırakmıyacak biçimde ortaya çıkarılmasına bağlıdır. Bir iç sorun olan ve gizlenen gerçek irade ve amacın tesbiti ve aydınlığa kavuşturulması genellikle zor olduğundan bu yöndeki delillerin eksiksiz toplanılması yanında birlikte ve doğru şekilde değerlendirilmeside büyük önem taşınmaktadır. Bunun içinde ülke ve yörenin gelenek ve görenekleri, toplumsal eğilimleri, olayların olağan akışı,miras bırakanın sözleşmeyi yapmakta haklı ve makul bir nedeninin bulunup bulunmadığı,davalı yanın alış güçünün olup olmadığı, satış bedeli ile sözleşme tarihindeki gerçek değer arasındaki fark, taraflar ile miras bırakan arasındaki beşeri ilişki gibi olgulardan yararlanılmasında zorunluluk vardır.
    Somut olaya gelince;miras bırakanın dava konusu taşınmazın intifasını üzerinde bırakarak taşınmazın çıplak mülkiyetini ikinci eşinin ilk evliğinden olma çocuğu olan davalıya sattığı gözetildiğinde bu temlikin hayatın olağan akışına uygun düşüp düşmediği üzerinde durulmadığı gibi, taşınmazın gerçek değeri ile satış bedeli arasında fahiş bir fark olup olmadığı da keşfen bilirkişi incelemesi ile saptanmamıştır.
    O halde mahkemece yapılan inceleme ve araştırmanın hüküm vermeye yeterli olduğunu söyleyebilme olanağı yoktur.
    Hal böyle olunca, yukarıda değinilen ilke ve olgular gözetilerek bu konudaki taraf delillerinin toplanarak inceleme ve araştırma yapılması, sonucuna göre bir karar verilmesi gerekirken noksan soruşturma ile yetinilerek yazılı olduğu üzere hüküm kurulmuş olması doğru değildir.Davacıların temyiz itirazları yerindedir.Kabulü ile kararın açıklanan nedenlerle HUMK’nun 428.md. gereğince BOZULMASINA,alınan peşin harcın temyiz edene geri verilmesine,13.11.2008 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.

     

    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi