Abaküs Yazılım
10. Hukuk Dairesi
Esas No: 2020/842
Karar No: 2021/4111
Karar Tarihi: 29.03.2021

Yargıtay 10. Hukuk Dairesi 2020/842 Esas 2021/4111 Karar Sayılı İlamı

Özet:


Mahkeme, rücuan tazminat istemiyle açılan davada davacının taleplerinin kabul edilmesine karar vermiştir. Ancak, hüküm fıkrasında yer alan karar ile gerekçeli kararı arasında çelişki bulunmaktadır. Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun 297. maddesi gereği, tarafların hak ve yükümlülüklerini açıkça gösteren kısa karar ile daha sonra yazılan gerekçeli kararın buna uygun olarak düzenlenmesi gerekmektedir. Kararda çelişki bulunmaması ve hükümlerin infaza elverişli olması gerektiği belirtilmiştir. Bu nedenle, mahkeme kararı usul ve yasaya aykırıdır ve bozulmalıdır. Anayasamızın 141. maddesinde yer alan yargılamanın aleniyeti ilkesi ve Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun 298. maddesi gereği, kararlarda açıklık ve belirginlik olması gerektiği vurgulanmıştır.
10. Hukuk Dairesi         2020/842 E.  ,  2021/4111 K.

    "İçtihat Metni"


    Mahkemesi :İş Mahkemesi


    Asıl ve birleşen dava, rücuan tazminat istemine ilişkindir.
    Mahkemece, uyulan bozma ilamı sonrası davanın kabulüne karar verilmiştir.
    Hükmün, davacı Kurum vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine, temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldıktan ve Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen raporla dosyadaki kağıtlar okunduktan sonra işin gereği düşünüldü ve aşağıdaki karar tespit edildi.
    Anayasamızın 141. maddesinde, yargılamanın aleniyeti ilkesi benimsenmiştir. Bunun anlamı yargılama açık olarak yapılacak ve yargılamanın sonunda verilen karar da açıkça belirtilecektir. 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 298"inci maddesinde hüküm kısmında iki tarafa yükletilen hak ve borçların tereddüde yer vermeyecek şekilde belirtilmesi zorunluluğu belirtilmiştir. Kısa karar, bir davayı sona erdiren temyizi mümkün olan son kararlardandır. Bu kararla mahkeme davadan elini çeker ve davayı sona erdirmiş olur. Asıl olan kısa karardır. Hukuk Muhakemeleri Kanununun 297"nci maddesine uygun olarak tarafların hak ve yükümlülüklerini açıkça gösteren kısa karar ile daha sonra yazılan gerekçeli kararında buna uygun olarak düzenlenmesi gereklidir. Kararın hüküm fıkrası ile gerekçesi birbirine sıkı sıkıya bağlı olup, aralarında çelişki bulunmaması gerekir. Hükümlerin çelişkiden uzak ve infaza elverişli olması kamu düzeniyle ilgili olup, hükmü temyiz etmeyen yönünden de sonuç doğurması gerekeceği de gözetilerek, gerçeğe ve hukuka uygun bir karar verilmesi gerekir.(10/04/1992 gün ve 7/4 sayılı içtihadı birleştirme kararı) Nitekim aynı ilkeler Hukuk Genel Kurulunun 2011/21-23 E. 268 K., 2012/6-97 E. 203 K., 2012/10-149 E. 291 K. sayılı kararlarında da benimsenmiştir.
    Eldeki davada, mahkemece tefhim edilen kısa kararda; “Davacının davasının kabulü ile,
    -Davacı tarafından sigortalıya ödenen ilk peşin sermaye değerli gelirin davalı kusuruna tekabül eden kısmından taleple bağlı kalınarak 41.665,84 TL alacağın gelir bağlama kararının onay tarihi olan 30.03.2009 tarihinden itibaren işleyecek ve hesaplanacak yasal faizi ile birlikte davalıdan alınarak davacıya ödenmesine,
    -Davacı tarafından sigortalıya ödenen geçici iş görememezlik gelirinden davalı kusuruna tekabül eden kısmından taleple bağlı kalınarak 1.125,19 TL"nin ödeme tarihi olan 30.04.2008 tarihinden itibaren işleyecek ve hesaplanacak yasal faizi ile birlikte davalıdan alınarak davacıya ödenmesine” şeklinde karar tesis edilmiş iken, gerekçeli kararın hüküm kısmında; “1-) Asıl dava yönünden; davanın kabulüne,
    -Davacı tarafından sigortalıya ödenen ilk peşin sermaye değerli gelirin davalı kusuruna tekabül eden kısmından taleple bağlı kalınarak 41.665,84 TL alacağın gelir bağlama kararının onay tarihi olan 30.03.2009 tarihinden itibaren işleyecek ve hesaplanacak yasal faizi ile birlikte davalıdan alınarak davacıya ödenmesine,
    -Davacı tarafından sigortalıya ödenen geçici iş görememezlik gelirinden davalı kusuruna tekabül eden kısmından taleple bağlı kalınarak 1.125,19 TL "nin ödeme tarihi olan 30.04.2008 tarihinden itibaren işleyecek ve hesaplanacak yasal faizi ile birlikte davalıdan alınarak davacıya ödenmesine,
    2- Birleşen ... Batı 1. İş Mahkemesinin 2017/357 E., 2017/277 K. Sayılı dava dosyası yönünden;
    Davanın kabulüne,
    Sigortalıya bağlanan ilk peşin sermaye değerli gelirin davalı kuruma tekabül eden bakiye 8.333,17 TL"nin onay tarihi olan 30/03/2009 tarihinden itibaren işleyecek yasal faiziyle
    225,04 TL geçici iş göremezlik ödeneği ile 564,48 TL tedavi giderinin sarf ve tediye tarihleri olan 30/04/2008 tarihinden itibaren işleyecek yasal faiziyle,
    Davalıdan alınarak davacıya verilmesine” denilmek suretiyle usul ve yasaya uygun şekilde kısa karar oluşturulmaksızın gerekçeli karar yazıldığı, kısa kararla gerekçeli karar arasında çelişki oluşturulduğu anlaşılmaktadır.
    Mahkemece, bu maddi ve hukuki olgular ışığında kısa kararla gerekçeli kararın uyumlu olması gerektiği gözetilmeksizin, yazılı şekilde karar verilmesi, usul ve yasaya aykırı olup, bozma nedenidir.
    O halde, davacı Kurum avukatının bu yönleri amaçlayan temyiz itirazları kabul edilmeli ve sair yönleri incelenmeksizin hüküm bozulmalıdır.
    SONUÇ : Temyiz edilen hükmün yukarıda açıklanan nedenlerle BOZULMASINA, 29.03.2021 gününde oybirliği ile karar verildi.







    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için destek@ictihatlar.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi