Zincirleme basit zimmet - Yargıtay 5. Ceza Dairesi 2016/9307 Esas 2020/12216 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
5. Ceza Dairesi
Esas No: 2016/9307
Karar No: 2020/12216
Karar Tarihi: 15.09.2020

Zincirleme basit zimmet - Yargıtay 5. Ceza Dairesi 2016/9307 Esas 2020/12216 Karar Sayılı İlamı

Özet:

Sanık, Turgutlu ilçesi Çepnidere köyü muhtarı olarak görev yaparken 21.783,68 TL'ye zimmetlenmekle suçlanmıştır. Sanık müdafinin sunduğu 6.200,36 TL tutarındaki belgeler gerçek gider olarak kabul edilse dahi, 15.583,32 TL'nin zimmetinde olduğu kabul edilerek mahkumiyetine karar verilmiştir. Ancak, maddi gerçeğin kuşkuya yer kalmayacak biçimde tespiti için çeşitli araştırmalar yapılması gerektiği belirtilmiştir.
Kararda, zimmet suçunun değişik zamanlarda birden fazla işlendiğine ilişkin delil bulunmadığından kasa açığı niteliğindeki eylemde TCK'nın 43/1. maddesi uyarınca artırım yapılarak fazla ceza tayin edilmesi gerektiği belirtilmiştir. Ayrıca, Anayasa Mahkemesinin 2014/140 Esas, 2015/85 sayılı Kararı nedeniyle TCK'nın 53/1. maddesiyle ilgili olarak yeniden değerlendirme yapılması gerektiği belirtilmiştir.
Sanık hakkında TCK'nın 53/1-a maddesindeki hak ve yetkileri kötüye kullanmak suretiyle işlediği kabul edilen suçtan dolayı cezasının infazından sonra işlemek üzere hükmolunan cezanın yarısından bir katına kadar bu hak ve yetkinin kullanılmasının yasaklanması gerektiği belirtilmiştir.
Kanuna aykırı olduğu gerekçesiyle kararın bozulduğu belirtilerek, kararda geçen kanun maddelerine ilişkin detaylı açıklama yapılmamıştır.
5. Ceza Dairesi         2016/9307 E.  ,  2020/12216 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :Ağır Ceza Mahkemesi
    SUÇ : Zincirleme basit zimmet
    HÜKÜM : Mahkumiyet


    Mahalli mahkemece verilen hüküm temyiz edilmekle dosya incelenerek gereği düşünüldü:
    Olay tarihinde Turgutlu ilçesi Çepnidere köyü muhtarı olarak görev yapan sanığın, köy tüzel kişiliğinin bankadaki hesabında 28.683,68 TL olması gerektiği halde 6.900 TL olduğu, 21.783,68 TL"nin zimmetinde bulunduğu sanık müdafin sonradan sunduğu toplam 6.200,36 TL tutarındaki belgeler gerçek gider olarak kabul edilse dahi 15.583,32 TL"nin zimmetinde olduğu kabul edilerek mahkumiyetine karar verilmiş ise de; maddi gerçeğin kuşkuya yer kalmayacak biçimde tespiti için, sanık müdafin 11/07/2011 tarihli dilekçesinde belirtilen ... Ltd. Şirketine ait 1.300,36 TL"lik fatura ile Ege Motor Ltd. Şirketine ait 1.900 TL"lik fatura asıllarının araştırılarak iş karşılığı yapılan bir ödeme olup olmadığının tespiti, bu kapsamda şirket yetkililerinin tanık sıfatıyla dinlenilmesi, ... Elektrik Dağıtım A.Ş"ye yapılan 3.000 TL ödemenin sanık muhtar döneminde yapılıp yapılmadığının araştırılması, yine aynı dilekçede belirtilen ve ek bilirkişi raporunda mahkemenin takdirine bırakılan tanıklar ..., ..., ..., ... ve ..."a yapılan ödemeler ile bilirkişi raporunda başka bir şirketin faturasının verilmesi sebebiyle gider olarak kabul edilmeyen ancak tanık ... ..."nun köyün pompasının tamiri nedeniyle kendisine ödendiğini beyan ettiği 2.478 TL"nin iş karşılığı yapılan bir ödeme olup olmadığının belirlenmesi sonrasında dosyanın gerektiğinde yeni bir bilirkişi heyetine tevdi edilerek sanığın uhdesinde köye ait para bulunup bulunmadığı ile varsa miktarı hususunda rapor alınmasını müteakip hukuki durumunun takdir ve tayini gerektiği gözetilmeden, eksik araştırma ve yetersiz gerekçe ile yazılı şekilde hüküm kurulması,
    Kabule göre de;
    Zimmet suçunun değişik zamanlarda birden fazla işlendiğine ilişkin delil bulunmaması karşısında; kasa açığı niteliğindeki eylemde TCK"nın 43/1. maddesi uyarınca artırım yapılarak fazla ceza tayini,
    Anayasa Mahkemesinin 08/10/2015 tarihli ve 2014/140 Esas, 2015/85 sayılı Kararının 24/11/2015 tarihli ve 29542 sayılı Resmi Gazete"de yayımlanarak yürürlüğe girmiş olması nedeniyle TCK"nın 53/1. maddesiyle ilgili olarak yeniden değerlendirme yapılmasında zorunluluk bulunması,
    Yüklenen suçu TCK"nın 53/1-a maddesindeki hak ve yetkileri kötüye kullanmak suretiyle işlediği kabul edilen sanık hakkında, 53/5. maddesi uyarınca, ayrıca, cezasının infazından sonra işlemek üzere hükmolunan cezanın yarısından bir katına kadar bu hak ve yetkinin kullanılmasının yasaklanmasına karar verilmesi gerektiğinin nazara alınmaması,
    Kanuna aykırı, sanık müdafin temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan hükmün 5320 sayılı Kanunun 8/1. maddesi de gözetilerek CMUK"nın 321 ve 326/son maddeleri uyarınca BOZULMASINA 15/09/2020 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.


    Bu web sitesi, sisteminin bir üyesidir.