Yargıtay 3. Hukuk Dairesi 2017/4884 Esas 2017/12654 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
3. Hukuk Dairesi
Esas No: 2017/4884
Karar No: 2017/12654
Karar Tarihi: 26.09.2017

Yargıtay 3. Hukuk Dairesi 2017/4884 Esas 2017/12654 Karar Sayılı İlamı

3. Hukuk Dairesi         2017/4884 E.  ,  2017/12654 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :SULH HUKUK MAHKEMESİ

    Taraflar arasındaki tahliye davasının mahkemece yapılan yargılaması sonucunda, davanın kabulüne yönelik olarak verilen hükmün, süresi içinde davalı tarafından temyiz edilmesi üzerine; temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra, dosya içerisindeki kağıtlar okunup gereği düşünüldü:

    Y A R G I T A Y K A R A R I

    Davacı,davalının kiracı olduğu taşınmazların müvekkili tarafından 14/10/2014 tarihinde satın alındığını, davacının kiracı olduğu taşınmazdan tahliyesine karar verildiğini bu nedenle dava konusu taşınmaza ihtiyacı bulunduğunu belirterek kiralananın tahliyesine karar verilmesini istemiştir.
    Davalı, davanın süresinde açılmadığını beyanla davanın reddini dilemiştir.
    Mahkemece, davalı ve kardeşi ..."ın adi ortaklık şeklinde çalıştıkları ve bu durumda ..."a çekilen ihtarnamenin davalıyı bağlayacak şekilde süresinde çekildiği, davacının kiracı olarak bulunduğu taşınmaz açısından tahliye tehdidi bulunduğundan yeni satın aldığı taşınmaza ihtiyacı olduğu noktasında samimi olduğu ve ihtiyacın gerçek sebebe dayandığı belirtilerek davanın kabulü ile kiralananın tahliyesine karar verilmiş, hüküm davalı vekili tarafından temyiz edilmiştir.
    6098 sayılı TBK’nun 350/1. maddesi hükmüne göre ihtiyaç iddiasına dayalı olarak açılacak tahliye davalarının belirli süreli sözleşmelerde sürenin sonunda, belirsiz süreli sözleşmelerde bu kanunun 328. maddesinde fesih bildirimi için öngörülen sürelere uyularak belirlenecek tarihten başlayarak bir ay içinde açılması gerekir. TBK’nun 353. maddesi uyarınca kiraya veren, daha önce veya en geç davanın açılması için öngörülen sürede dava açacağını kiracıya yazılı olarak bildirmişse dava, bildirimi takip eden uzayan bir kira yılı sonuna kadar açılabilir. Dava açma süresi kamu düzenine ilişkin olup, davalı ileri sürmese bile mahkemece kendiliğinden göz önünde bulundurulması gerekir.
    Davalının, davacının satın aldığı taşınmazlarda 05/10/2009 başlangıçlı tarihli, 12 ay süreli sözleşmeler ile kiracı olduğu hususunda taraflar arasında uyuşmazlık bulunmamaktadır. Mahkemece, dava dışı ...ile davalının adi ortaklık şeklinde birlikte çalıştığı kabul edilerek dava dışı...n"a keşide edilen ihtarnamenin davalıyı bağlayacağı kabul edilmiş ise de davacı, davalı ile dava dışı ...arasında adi
    ortaklık kurulduğuna ilişkin iddiasını kanıtlayamamıştır. Bu durumda ..."a keşide edilen 20/10/2014 tarihli ihtarnamenin davalıyı bağlaması mümkün değildir. Kira sözleşmeleri yıldan yıla yenilenerek uzamış, davanın açıldığı 11/12/2015 tarihine nazaran 05/10/2015 tarihinde dönem sona ermiştir. Davacı TBK"nun 353 maddesi uyarınca engeç davanın açılması için öngörülen sürede dava acacağını davalıya bildirmediğine göre 11/12/2015 tarihinde açılan dava süresinde değildir. Bu durumda davanın süre yönünden reddine karar verilmesi gerekirken, yazılı gerekçe ile kabulüne karar verilmesi doğru görülmemiş, bozmayı gerektirmiştir.
    SONUÇ:Yukarıda açıklanan nedenlerle hükmün HUMK.nun 428. maddesi gereğince davalı yararına BOZULMASINA ve peşin alınan temyiz harcının istek halinde temyiz edene iadesine, 6100 sayılı HMK"nun geçici madde 3 atfıyla 1086 sayılı HUMK.nun 440.maddesi gereğince karar düzeltme yolu kapalı olmak üzere, 26.09.2017 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.










    Bu web sitesi, sisteminin bir üyesidir.