Abaküs Yazılım
8. Hukuk Dairesi
Esas No: 2012/3064
Karar No: 2012/4687
Karar Tarihi: 22.05.2012

Yargıtay 8. Hukuk Dairesi 2012/3064 Esas 2012/4687 Karar Sayılı İlamı

8. Hukuk Dairesi         2012/3064 E.  ,  2012/4687 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :Aile Mahkemesi
    DAVA TÜRÜ : Katkı payı alacağı maddi manevi tazminat, eşyaların bedeli veya aynen iadesi

    ... ile ... aralarındaki katkı payı alacağı, maddi manevi tazminat, eşyaların bedeli veya aynen iadesi davasının reddine dair Ankara 9. Aile Mahkemesinden verilen 16.06.2011 gün ve 538/789 sayılı hükmün duruşma yapılması suretiyle Yargıtay"ca incelenmesi davacı vekili tarafından istenilmiştir. Dosya incelenerek işin duruşmaya tabi olduğu anlaşılmış ve duruşma için 27.12.2011 Salı günü tayin edilerek taraflara çağrı kağıdı gönderilmişti. Duruşma günü temyiz eden davacı vekili Avukat ... ve karşı taraftan davalı vekili Avukat Kübra Özaydın geldiler. Duruşmaya başlanarak temyiz isteğinin süresi içinde olduğu anlaşıldıktan ve hazır bulunanların sözlü açıklaması dinlendikten sonra duruşmaya son verilerek, dosya incelendi, gereği düşünüldü:

    KARAR

    Davacı ... vekili, evlilik birliği içinde satın alınarak davalı adına tapuya tescil edilen arsa ve üzerine inşa edilen evin gerek alım ve gerekse inşaasında resmi ve gayriresmi olarak çalışarak, ziynetlerini satarak elde ettiği gelir ve çocuk yardımı parası ile vekil edeninin yarı oranda katkısı bulunduğunu açıklayarak fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak üzere şimdilik 1.000 TL katkı payı alacağının, boşanmada vekil edeninin kusursuz olması sebebiyle 50.000 TL maddi 50.000 TL manevi tazminatın ve vekil edenine ait ev eşyalarının aynen iadesi yerine bedelleri olan 17.500 TL"nin davalıdan tahsiline, eşyalarla ilgili mümkün olmazsa aynen iadesine karar verilmesini istemiştir. Davacı vekili, katkı payı alacağı ile ilgili talebini harcını da yatırdığı 15.9.2010 tarihli dilekçesi ile 56.520 TL olarak ıslah etmiştir.
    Davalı ... vekili, boşanmadan doğan davalarda zamanaşımının 1 yıl olduğunu, tazminat koşullarının oluşmadığını, kadının bir çalışması ve katkısı olmadığını, arsanın alımı ve evin inşaasında vekil edenine ait gecekondunun satışından gelen paranın kullanıldığını, Ankara’da fiziken ve fiilen olmayan eşyalarla ilgili bir talepte de bulunulamayacağını, aslında davacının Almanya’da oturduğu evdeki eşyalar üzerinde vekil edeninin hakkı olduğunu ve bu haklarını saklı tuttuklarını açıklayarak davanın reddine karar verilmesini savunmuştur. Mahkemece, “davacının parasal katkısını somut olarak ortaya koyamadığı, kanıtlayamadığı, davacının çalışarak gelir elde ettiği dönemin alım tarihi sonrasına ilişkin olduğunu, üzerine ev yapıldığı dönemde de çalışarak gelir elde ettiğini ispat edemediği gerekçeleri ile davacının davasının reddine” karar verilmesi üzerine; hüküm, davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir.
    Taraflar 18.7.1974 tarihinde evlenmiş, kadının Almanya’da 3.5.2006 tarihinde açtığı dava sonunda Lüdenscheid Asliye Hukuk Mahkemesinin 25.4.2006 tarih 5 / (17) F 145/05 sayılı kararı ile boşanmalarına karar verilmiş, boşanma kararı 9.6.2006 tarihinde kesinleşmiştir. Kadının 10.1.2007 tarihinde açtığı dava sonunda Ankara 6.Aile Mahkemesinin 8.5.2007 tarih 2007/27 Esas 2007/467 Karar sayılı ilamı ile yabancı mahkeme kararının tanımasına karar verilmiş, tanıma kararı da 20.6.2007 tarihinde kesinleşmiştir. Yabancı mahkemede açılan boşanma davasının kabulüne ilişkin hükmün 9.6.2006 tarihinde kesinleşmesiyle, mal rejimi sona ermiştir (TMK.nun 225/2.m.). Sözleşmeyle başka mal rejimi seçilmediğinden, eşler arasında 01.01.2002 tarihine kadar mal ayrılığı (TKM.nin 170.m.), bu tarihten mal rejiminin sona erdiği boşanma davasının açıldığı tarihe kadar ise yasal edinilmiş mallara katılma rejimi geçerlidir (TMK.nun 202, 4722 s.Y.nın 10.m.). Davacının isteğinin mal rejiminin tasfiyesinden kaynaklanan katkı payı alacağı, TMK’nun 174.maddesine dayanılarak açılan maddi ve manevi tazminat ile ev eşyalarının bedelinin iadesi olmadığı takdirde aynen iadesi isteğine ilişkin olduğu anlaşılmaktadır.
    Eşlerin birbirlerinin mal varlıklarına katkılarının kanıtlanması durumunda, katkı oranında alacak hakkı doğar. 743 sayılı MK.nun yürürlükte bulunduğu, 01.01.2002 tarihinden önce eşler arasında yasal mal ayrılığının geçerli olduğu dönemde, karı ve kocanın diğerinden katkı payı karşılığında tazminat isteyebilmesi için mutlaka parasal veya parayla ölçülebilen maddi bir değer koymak suretiyle katkısının bulunması gerekir. Bundan ayrı, aynı Kanunun 153. maddesi gereğince eve kadın bakar. Başka bir anlatımla kadının eve ve çocuklarına bakması, ev işleri yapması onun yasal ödevidir. Eşlerden birinin edindiği mala diğer eşin doğrudan maddi bir katkısı yoksa, bu talep kabul edilemez. Bu açıklamalar karşısında dosya muhtevasına, toplanan delillere, davacının 1976 yılında edinildiği ve iki yıl içinde de üzerine yapıldığı anlaşılan arsa ve evin edinildiği tarihlerde davacının çalışarak gelir elde ettiğine, ziynetlerini satarak bu edinimlerde katkıda bulunduğu kanıtlanamadığına, davacı kadının çalışması ile ilgili getirtilen belgelere göre çalışmasının 1979 yılı ve sonrasına isabet ettiğine, kaldı ki o dönemde üç çocuk doğuran davacının çalışarak gelir elde etme imkanı da bulunmadığına, kadının gayriresmi çalıştığı iddiasına itibar edilemeyeceğine, arsa ve evin edinilmesinde davacının başkaca maddi ve somut katkısı da iddia ve ispat edilemediğine göre mahkemece yazılı şekilde davacının katkı payı alacağı davasının reddine karar verilmiş olmasında bir isabetsizlik yoktur. Katkı payı alacağı ile ilgili davacı vekilinin temyiz itirazları yerinde görülmediğinden reddi ile usul ve kanuna uygun bulunan hükmün bu bölümünün ONANMASINA,
    Davacı tarafın ayrıca TMK.nun 174.maddesine dayanarak maddi ve manevi tazminat istediği, yine ev eşyalarının bedelinin iadesi olmadığı takdirde aynen iadesini talep ettiği dosya kapsamından anlaşılmakta ise de, mahkemece bu isteklerle ilgili olumlu veya olumsuz bir hüküm kurulmadığı gibi gerekçe kısmında da bu taleplerden hiç söz edilmemiştir. Usulüne uygun harcı da yatırılan bu taleplerle ilgili mahkemece taraf delillerinin toplanması, tüm deliller birlikte değerlendirilerek sonucuna göre işin esası ile ilgili olumlu olumsuz bir hüküm kurulması gerekirken bu talepler yönünden herhangi bir olumlu veya olumsuz hüküm kurulmamış olması doğru olmamıştır.
    Davacı vekilinin temyiz itirazları bu bakımdan yerinde görüldüğünden kabulü ile usul ve yasaya aykırı şekilde olumlu veya olumsuz bir hüküm kurulmayan maddi ve manevi tazminat ile ev eşyalarına ilişkin talepler bakımından hükmün 6100 sayılı HMK.nun Geçici 3. maddesi yollamasıyla 1086 sayılı HUMK.nun 428. maddesi uyarınca BOZULMASINA ve aşağıda dökümü yazılı 18,40 TL peşin harcın onama harcına mahsubu ile kalan 2,75 TL"nin temyiz eden davacıdan alınmasına 22.05.2012 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.





    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi