Abaküs Yazılım
8. Hukuk Dairesi
Esas No: 2012/1905
Karar No: 2012/4685
Karar Tarihi: 22.05.2012

Yargıtay 8. Hukuk Dairesi 2012/1905 Esas 2012/4685 Karar Sayılı İlamı

8. Hukuk Dairesi         2012/1905 E.  ,  2012/4685 K.
  • KATKI PAYI ALACAĞI
  • YABANCI MAHKEME KARARININ ETKISI
  • TENFIZ KARARI
  • MİLLETLERARASI ÖZEL HUKUK VE USUL HUKUKU HAKKINDA KANUN (5718) Madde 58
  • MİLLETLERARASI ÖZEL HUKUK VE USUL HUKUKU HAKKINDA KANUN (5718) Madde 50

"İçtihat Metni"

ÖZET: YABANCI MAHKEMELERDEN HUKUK DAVALARINA İLİŞKİN OLARAK VERİLMİŞ VE O DEVLET KANUNLARINA GÖRE KESİNLEŞMİŞ BULU­NAN KARARLARIN TÜRKİYE’DE İCRA OLUNABİLMESİ YETKİLİ TÜRK MAH­KEMESİ TARAFINDAN TENFİZ KARARI VERİLMESİNE BAĞLIDIR. MAHKEME İLAMININ KESİN DELİL VEYA KESİN HÜKÜM OLARAK KABUL EDİLEBİLMESİ İÇİN, YABANCI İLAMIN TENFİZ KOŞULLARINI TAŞIDIĞININ MAHKEMECE TESPİTİ GEREKİR.

TARAFLAR HAKKINDA ALMANYA MAHKEMESİNİN VERDİĞİ BOŞAN­MA KARARI KESİNLEŞMİŞ VE VERİLDİĞİ ÜLKEDE KESİN DELİL VE KESİN HÜKÜM OLARAK KABUL EDİLMEKTE İSE DE, MAHKEMECE DAVANIN GÖ­RÜLEBİLİRLİK ÖN KOŞULU OLAN TANIMA VE TENFİZ DAVASI OLMADIĞI, TARAFLARIN TÜRK HUKUKU BAKIMINDAN HALEN EVLİ OLDUKLARI DİKKATE ALINARAK DAVANIN REDDİNE KARAR VERİLMELİDİR.

Özlem ile Tunçay aralarındaki katkı payı alacağı davasının kabulüne dair (Kayseri Birinci Aile Mahkemesi)’nden verilen 16.07.2010 gün ve 421/784 sayılı hükmün Yargıtay’ca incelenmesi davalı vekili tarafından süresinde is­tenilmiş olmakla dosya incelenerek temyiz isteğinin süresi içinde olduğu an­laşıldıktan sonra dosya incelendi, gereği düşünüldü:

Davacı Özlem vekili, evlilik içinde alınan ve davalı adına tescil edilen 2729 ada 3 parseldeki 8 numaralı dairenin alımında vekil edeninin yurtdışında çalışmaları ile edindiği kazancı ve altınlarını bozdurarak davalının babasına ev alınması amacı ile vererek katkıda bulunduğunu açıklayarak 60.000 TL’nin yasal faizi ile davalıdan tahsiline karar verilmesini istemiştir.

Davalı Tunçay’a usulüne uygun şekilde dava dilekçesi tebliğ edilmesine rağmen duruşmalara gelmediği gibi bir cevap da vermemiştir.

Mahkemece; davanın kabulü ile davacının katkı alacağı olarak belirlenen 60.000 TL’nin 30.05.2010 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile davalıdan tahsiline karar verilmesi üzerine; hüküm, davalı vekili tarafından temyiz edil­miştir.

Taraflar 08.10.1996 tarihinde evlenmişler, dosyada bulunan tercüme evrakına göre davacı Özlem tarafından açılan dava sonunda Fürstenfeldbruck Sulh Mahkemesi Aile Davaları Şubesi’nin 09.10.2009 tarih003 F1023/08 nu­maralı dosyasında verilen karara göre boşanmışlar ve yabancı mahkeme kararı 30.09.2009 tarihinde kesinleşmiştir.

Ancak; yabancı mahkemelerden hukuk davalarına ilişkin olarak verilmiş ve o devlet kanunlarına göre kesinleşmiş bulunan kararların Türkiye’de icra olunabilmesi yetkili Türk Mahkemesi tarafından tenfiz kararı verilmesine bağ­lıdır (5718 sayılı Milletlerarası Özel Hukuk ve Usul Hukuku Hakkındaki Kanun m. 50). Bundan ayrı yabancı mahkeme ilamının kesin delil veya kesin hüküm olarak kabul edilebilmesi için, yabancı ilamın tenfiz koşullarını taşıdığının mahkemece tespiti gerekir (5718 s. MÖHUK m. 58). Tenfiz kararı sadece yenilik doğurucu (usuli) bir hükümdür. Türk Hukukuna göre, yabancı bir mah­keme hükmünün tenfiz edilebilmesi için, bu mahkeme hükmünün verildiği ülke hukukuna göre kesin ve icra edilebilir olması şarttır. Ancak, yabancı mahkeme hükmü Türkiye’de icra edilebilirlik gücüne sadece ve münhasıran Türk Hu­kukuna göre verilen bir tenfiz kararıyla sahip olabilir.

Her ne kadar Almanya Fürstenfeldbruck Mahkemesi’nin verdiği bo­şanma kararı 30.09.2009 tarihinde kesinleşmiş ve verildiği ülkede kesin delil ve kesin hüküm olarak kabulü sonucunu doğurabilmekte ise de, kararın Türkiye’de uygulanabilmesi ancak, bir tenfiz kararı verilmesi halinde mümkün olabilecektir (MÖHUK m. 50).

Ne var ki, Yargıtay duruşması sonunda dosyanın yerel mahkemeye gönderilmesi üzerine yapılan araştırma ve gelen aile nüfus kaydına göre ortada tenfiz edilmiş bir karar veya bu amaçla açılmış bir derdest dosya söz konusu değildir. Türk Hukuku bakımından taraflar halen evlidir. Bu husus, eldeki davanın görülebilmesinin ön koşulunu oluşturmaktadır. Çünkü, taraflar Türk vatandaşıdırlar. Bu sebeple mahkemece, davanın görülebilirlik ön koşulu olan tanıma veya tenfiz davası olmadığı, tarafların Türk Hukuku bakımından halen evli oldukları dikkate alınarak davanın esasına girilmeksizin bu yönden reddine karar verilmesi gerekirken bu husus gözden kaçırılarak işin esası ile ilgili yazılı şekilde hüküm kurulmuş olması doğru olmamıştır.

Yukarıda açıklanan nedenlerle davalı vekilinin temyiz itirazları yerinde görüldüğünden kabulü ile usul ve yasaya aykırı bulunan hükmün 6100 sayılı HMK’nın geçici 3. maddesi yollamasıyla 1086 sayılı HUMK’nın 428. maddesi uyarınca (BOZULMASINA), peşin harcın istek halinde temyiz eden davalıya iadesine 22.05.2012 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.

Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


Avukat Web Sitesi