Yargıtay 10. Hukuk Dairesi 2015/6367 Esas 2016/8412 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
10. Hukuk Dairesi
Esas No: 2015/6367
Karar No: 2016/8412
Karar Tarihi: 24.05.2016

Yargıtay 10. Hukuk Dairesi 2015/6367 Esas 2016/8412 Karar Sayılı İlamı

10. Hukuk Dairesi         2015/6367 E.  ,  2016/8412 K.

    "İçtihat Metni"

    Mahkemesi :Asliye Hukuk (İş) Mahkemesi
    Dava, rücuan tazminat istemine ilişkindir.
    Mahkemece, ilamında belirtildiği şekilde davanın kabulüne karar verilmiştir.
    Hükmün, davacı Kurum vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine, temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldıktan ve Tetkik Hâkimi ... tarafından düzenlenen raporla dosyadaki kağıtlar okunduktan sonra işin gereği düşünüldü ve aşağıdaki karar tespit edildi.


    Dava, 11.12.2006 tarihinde meydana gelen kaza sonucu iş göremez duruma giren sigortalıya bağlanan gelir ve yapılan masrafların tahsili istemine ilişkin olup, Mahkemece 5510 sayılı Kanun"un 21/1-3. maddesi uyarınca davanın kabulüne karar verilmiştir.
    Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle kanunî gerektirici sebeplere göre aşağıdaki bent kapsamı dışında kalan temyiz itirazlarının reddi gerekir.
    1)-5510 sayılı Kanunun 01.10.2008 tarihinde yürürlüğe giren 21. maddesindeki, “iş kazası ve meslek hastalığı, işverenin kastı veya sigortalıların sağlığını koruma ve iş güvenliği mevzuatına aykırı bir hareketi sonucu meydana gelmişse, Kurumca sigortalıya veya hak sahiplerine bu Kanun gereğince yapılan veya ileride yapılması gereken ödemeler ile bağlanan gelirin başladığı tarihteki ilk peşin sermaye değeri toplamı, sigortalı veya hak sahiplerinin işverenden isteyebilecekleri tutarlarla sınırlı olmak üzere, Kurumca işverene ödettirilir.” düzenlemesi getirilmiş ise de, söz konusu düzenlemenin anılan kanunda, yürürlüğü öncesinde gerçekleşen olaylardan kaynaklanan rücuan tazminat davalarında uygulanmasına olanak veren bir düzenleme bulunmadığı ve genel olarak Kanunların geriye yürümemesi (geçmişe etkili olmaması) kuralı gereğince, davanın yasal dayanağı 506 sayılı Kanunun 26/1-2. maddesidir.
    2)-Davanın yasal dayanağını oluşturan 506 sayılı Kanunun 26.maddesindeki halefiyet ilkesi uyarınca, Kurumun rücu alacağı; hak sahiplerinin tazmin sorumlularından isteyebileceği maddi zarar (Tavan) miktarı ile sınırlı iken, Anayasa Mahkemesi’nin, 21.03.2007 gün ve 26649 sayılı Resmi Gazetede yayınlanan 23.11.2006 gün ve E:2003/10, K:2006/106 sayılı kararı ile 26.maddedeki “…sigortalı veya hak sahibi kimselerin işverenden isteyebilecekleri miktarla sınırlı olmak
    üzere…” bölümünün Anayasaya aykırılık nedeniyle iptali sonrasında, Kurumun rücu hakkının, yasadan doğan kendine özgü ve sigortalı ya da hak sahiplerinin hakkından bağımsız basit rücu hakkına dönüşmüş olması karşısında, ilk peşin değerli gelirlerin; tazmin sorumlularının kusuruna isabet eden miktarıyla sınırlı şekilde hüküm kurulması gerekmektedir.
    3)-Somut olayda, hükme esas kusur raporunda zararlandırıcı sigorta olayının meydana gelmesinde davalı işverenin % 50, kalfa ..."nın % 10, sigortalının ise % 40 kusurlu bulunduğu anlaşılmaktadır. Mahkemece 506 sayılı Kanunun 26. maddesi uyarınca gelirler yönünden; ilk peşin sermaye değerli gelirin % 60 kusur karşılığının davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsiline karar verilmesi gerekirken, yanılgılı şekilde davanın yasal dayanağı 5510 sayılı Kanunun 21/1-3. maddesi olarak hatalı belirlenerek, üçüncü kişi olan ... yönünden peşin sermaye değerli gelire ilişkin rücu alacağının, yarısının kusur karşılığı olarak hesap edilmesi usul ve yasaya aykırı olup bozma nedenidir.
    O halde, davacı Kurum vekilinin bu yönleri amaçlayan temyiz itirazları kabul edilerek hüküm bozulmalıdır.
    SONUÇ: Temyiz edilen hükmün yukarıda açıklanan nedenlerle BOZULMASINA, 24.05.2016 gününde oybirliği ile karar verildi.








    Bu web sitesi, sisteminin bir üyesidir.