Güveni kötüye kullanma - Yargıtay 23. Ceza Dairesi 2015/8510 Esas 2016/6393 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
23. Ceza Dairesi
Esas No: 2015/8510
Karar No: 2016/6393
Karar Tarihi: 23.05.2016

Güveni kötüye kullanma - Yargıtay 23. Ceza Dairesi 2015/8510 Esas 2016/6393 Karar Sayılı İlamı

Özet:

Sanıkların güveni kötüye kullanma suçu nedeniyle mahkumiyetleri kesinleşti. Bir otomobili kiralayan sanıklar, aracı teslim etmedikleri ve terk ettikleri için suçlu bulundular. Sanıkların katılanın zararını giderdiklerine dair savunmaları olmaması ve katılanın beyanlarına göre zararın giderilmediği ortaya çıktığı için TCK'nın 168/1. maddesinin uygulanıp uygulanmadığına dair tartışmalar yapılmamıştır. Ancak, sanıklardan biri daha önce mahkum olduğu için TCK'nın 58. maddesi uyarınca mükerrirlere özgü infaz rejimi uygulanması gerektiği unutulmuş ve TCK'nın 53/1. maddesinde düzenlenen hak yoksunluklarının Anayasa Mahkemesi kararı doğrultusunda infaz aşamasında uygulanması gerektiği konusu incelenmemiştir. Bu nedenle karar bozulmuştur. Kanun maddeleri: TCK 155/1, 62/1, 52/1,2, 168/1, 58, 53/1.
23. Ceza Dairesi         2015/8510 E.  ,  2016/6393 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :Sulh Ceza Mahkemesi
    SUÇ : Güveni kötüye kullanma
    HÜKÜM : Mahkumiyet (TCK"nın 155/1, 62/1, 52/1,2 maddeleri uyarınca 5 ay hapis ve 80 TL adli para cezası

    Dosya incelenerek gereği düşünüldü:
    Sanığın, temyizin kapsamı nedeniyle inceleme dışı diğer sanık ... ile birlikte oto kiralama işi yapan katılandan kiraladıkları otomobili süresinde teslim etmeyip bir süre oyaladıktan sonra suç tarihinde bir petrol istasyonuna terk ettikleri, otomobilin anahtarını da katılana bir tanıdığı vasıtasıyla gönderdikleri anlaşıldığından güveni kötüye kullanma suçunun oluştuğuna yönelik kabulde bir isabetsizlik görülmemiştir.
    Sanıkların aşamalarda alınan ifadelerinde katılanın zararını giderdiklerine yönelik bir savunmalarının bulunmaması, katılanın da zararının giderilmediğine yönelik beyanları karşısında; TCK" nın 168/1. maddesinin uygulama koşullarının bulunup bulunmadığının karar yerinde tartışılmaması gerekçesiyle bozma isteyen tebliğname görüşüne iştirak edilmemiştir,
    Yapılan yargılamaya, toplanıp karar yerinde gösterilen delillere, mahkemenin kovuşturma sonuçlarına uygun olarak oluşan kanaat ve takdirine, incelenen dosya kapsamına göre, diğer temyiz itirazlarının reddine, ancak ;
    1-Adli sicil kaydına göre tekerrüre esas mahkumiyeti bulunan sanık hakkında TCK"nın 58. maddesi uyarınca mükerrirlere özgü infaz rejiminin uygulanmasına karar verilmesi gerektiğinin gözetilmemesi,
    2- TCK"nın 53/1. maddesinde düzenlenen hak yoksunluklarının, Anayasa Mahkemesi"nin 24.11.2015 tarih ve 29542 sayılı Resmi Gazete"de yayımlanarak yürürlüğe giren 08.10.2015 tarih, 2014/140 E, 2015/85 sayılı iptal kararı doğrultusunda infaz aşamasında gözetilmesi mümkün görülmekle beraber, maddenin (b) fıkrasında yer alan "ve diğer siyasi hakları kullanmaktan" şeklindeki ibarenin Anayasa Mahkemesi tarafından iptal edilmesi nedeniyle bu husus,
    Bozmayı gerektirmiş, Cumhuriyet savcısının ve sanığın temyiz itirazları bu itibarla yerinde görüldüğünden hükmün 5320 sayılı Kanun"un 8/1. maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK’nın 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA, 23/05/2016 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.

















    Bu web sitesi, sisteminin bir üyesidir.