Taraflar arasında görülen davada;
Davacı, tapuda Hazine adına kayıtlı 177 parsel sayılı taşınmaza davalıların lokanta binası yapmak suretiyle müdahale ettiklerini, ayrıca devletin hüküm ve tasarrufu altındaki yeri de beton döküp düzelterek kullandıklarını ileri sürüp elatmanın önlenmesi ve yıkım istemiştir.
Davalılar, dava konusu taşınmazı uzun süredir kullandıklarını, karşılığında Hazineye ecrimisil ödediklerini bildirip davanın reddini savunmuşlardır.
Mahkemece, teknik bilirkişi raporundan davalıların davacıya ait taşınmaza tecavüzlerinin bulunmadığının anlaşıldığı gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiştir.
Karar, davacı vekili tarafından süresinde temyiz edilmiş olmakla; Tetkik Hakimi raporu okundu, düşüncesi alındı. Dosya incelendi, gereği görüşülüp, düşünüldü.

Dava, devletin hüküm ve tasarrufu altındaki yere ve mülkiyeti Hazineye ait çaplı taşınmaza elatmanın önlenmesi ve yıkım isteklerine ilişkindir.
Mahkemece, davanın reddine karar verilmiştir.
Dosya içeriği ve toplanan deliller ile özellikle davalıların keşifteki beyanları, davalı tanıklarının ifadeleri ve mahkeme gözlemi dikkate alındığında davalıların kayden idareye ait 177 sayılı parseli yol ve park olarak kullandıkları anlaşılmaktadır.
Ayrıca, dava dilekçesinde çaplı taşınmazın yanında davacı idarenin devletin hüküm ve tasarrufu altındaki yere de elatıldığı iddiasında bulunmasına karşın bu konuda herhangi bir araştırma yapılmadığı gibi olumlu veya olumsuz bir hüküm de kurulmamıştır.
Hal böyle olunca, çekişme konusu 177 nolu parselle ilgili davanın kabulüne, devletin hüküm ve tasarrufu altındaki yerle ilgili iddia bakımından uzman bilirkişi aracılığı ile yerinde yeniden uygulama yapılarak, soruşturmanın tamamlanması, sonucuna göre karar verilmesi gerekirken yanılgılı gerekçelerle ve eksik araştırma ile yetinilerek yazılı olduğu üzere hüküm kurulması doğru değildir.
Davacının temyiz itirazları yerindedir. Kabulüyle hükmün HUMK."nun 428. maddesi gereğince BOZULMASINA,5.11.2008 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.