20. Hukuk Dairesi Esas No: 2015/394 Karar No: 2015/6007
Yargıtay 20. Hukuk Dairesi 2015/394 Esas 2015/6007 Karar Sayılı İlamı
20. Hukuk Dairesi 2015/394 E. , 2015/6007 K.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Kadastro Mahkemesi
Taraflar arasındaki davanın yapılan duruşması sonunda kurulan hükmün Yargıtayca incelenmesi davalı ... Yönetimi vekili tarafından istenilmekle, süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya incelendi, gereği düşünüldü:
K A R A R
Davacı gerçek kişi tarafından mahkemeye sunulan 06/09/2007 havale tarihli dava dilekçesinde özetle; .... ilçesi ... köyünde bulunan 106 ada 1 parsel sayılı, 2508.888,19 m2 yüzölçümlü taşınmazın yörede yapılan kadastro çalışmalarında orman vasfıyla ... adına kayıt gördüğünü, oysa taşınmazın ormanla ilgisinin bulunmadığını ve verasetle intikal etmiş olup adına kazandırıcı zamanaşımı zilyetliği koşullarının oluştuğunu beyanla taşınmazın kadastro tespitinin iptali ile adına tescilini talep etmiştir. Mahkemece, “olayda ispat yükünün davacıda olduğu, davacıya keşif giderini yatırması için makul bir kesin süre verildiği halde keşif giderini yatırmaması nedeniyle 3402 sayılı Kanunun 36. maddesi gereği dava ispat edilemediğinden davanın reddine, 106 ada 1 parsel sayılı taşınmazın tespit gibi tesciline karar verilmiş, hüküm davalı ... Yönetimi vekilince ücreti vekâlet yönünden temyiz edilmiştir. Dava, dava dilekçesindeki açıklamaya göre, kadastro tespitinin iptali ve tescili istemine ilişkindir. İncelenen dosya kapsamına, kararın dayandığı gerekçeye göre, mahkemece 3402 sayılı Kanunun 36. maddesinde düzenlenen “Taraflardan her biri dava harcını, dinlenmesini talep ettiği tanık ve bilirkişi ücretini ve diğer yargılama giderlerini karşılamak zorundadır. Davacı hâkim tarafından belirlenecek süre içinde gerekli giderleri mahkeme veznesine yatırmadığı takdirde, onunla ilgili delillere dayanmaktan vazgeçmiş sayılır.” hükmü gereğince davacının kendisine verilen kesin süre içerisinde yargılama giderlerinden sayılan keşif giderini yatırmadığı anlaşıldığından, davacının davasının reddine karar verilmesinde bir isabetsizlik bulunmamaktadır. Ancak; mahkemece, davanın reddine karar verildiği ve davalı ... Yönetimi kendisini bir vekille temsil ettirdiği halde lehine vekâlet ücreti takdir edilmemesi doğru değil ise de, bu husus hükmün bozulmasını ve yeniden yargılama yapılmasını gerektirmediğinden, hükmün düzeltilerek onanması uygun görülmüştür. Bu sebeple, hükme 6. bent olarak “6- Davalı ... Yönetimi lehine 3402 SK"nın 31/3 md.si gereğince takdir edilen 200. TL vekâlet ücretinin davacıdan alınarak davalı ... Yönetimine verilmesine” ibaresi yazılmak suretiyle düzeltilmesine ve hükmün 6100 sayılı Kanunun geçici 3. maddesi atfıyla HUMK"nın 438/7. maddesine göre düzeltilmiş bu şekliyle ONANMASINA temyiz harcının istek halinde iadesine 18/06/2015 gününde oy birliği ile karar verildi.