Yargıtay 3. Hukuk Dairesi 2016/2707 Esas 2017/12584 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
3. Hukuk Dairesi
Esas No: 2016/2707
Karar No: 2017/12584
Karar Tarihi: 25.09.2017

Yargıtay 3. Hukuk Dairesi 2016/2707 Esas 2017/12584 Karar Sayılı İlamı

3. Hukuk Dairesi         2016/2707 E.  ,  2017/12584 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ


    Taraflar arasındaki alacak davasının mahkemece yapılan yargılaması sonucunda, davanın kısmen kabulüne yönelik olarak verilen hükmün, süresi içinde davalı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine; temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra, dosya içerisindeki bütün kağıtlar okunup gereği düşünüldü:

    Y A R G I T A Y K A R A R I

    Davacı, davalının kendisi aleyhine ... 1. İcra Müdürlüğü"nün 2010/5117 Esas sayılı dosya ile icra takibi başlattığını, bu alacağa mahsuben 30/08/2008 tarihinde alacaklı vekiline 50.000,00 TL elden ödeme yaptığını ancak alacaklı vekilinin bu ödemeyi icra dosyasına bildirmediğini ve takibe devam edildiğini, ilerleyen aşamada kendisinin tüm dosya borcunu ödemek istemesi üzerine, alacaklı vekilinin teslim aldığı 50.000,00 TL"yi 3 yıl sonra 30/05/2011 tarihinde icra dosyasına beyan ettiğini, davalı tarafın 50.000,00 TL bedeli 3 yıl boyunca uhdesinde tuttuğunu ve bu sırada icra dosyasındaki borç faizinin işlemeye devam ettiğini, davalı tarafın tahsil ettiği bedeli gününde icra dosyasına bildirmiş olsaydı kendisinin daha az faiz ödemek durumunda olacağını belirterek, harca esas değer 4.000 TL olmak üzere, haksız ödediği faizin işleyecek yasal faizi ile birlikte iadesine karar verilmesini istemiş, 24.04.2012 tarihli dilekçesi ile talebini 9.889,97 TL"ye yükseltmiştir.
    Davalı, davacının iddialarını kabul etmediklerini, icra dosyasında yapılan nihai hesapta, davacının ödeme yaptığı bedel için faiz hesabı yapılmadığını, hatta harç hesabında dahi bu bedelin göz önüne alındığını, buna göre davacının fazladan ödediği bir bedel bulunmadığını ileri sürerek davanın reddini dilemiştir.
    Mahkemece, davanın kısmen kabulü ile, 7.898,49 TL alacağın dava tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalıdan alınarak davacıya verilmesine karar verilmiş, hüküm davalı tarafça temyiz edilmiştir.
    1-) Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle kanuni gerektirici sebeplere ve özellikle delillerin takdirinde bir isabetsizlik görülmemesine göre, davalının aşağıdaki bent kapsamı dışında kalan sair temyiz itirazları yerinde değildir.
    Kabule göre, konusu para olan veya para ile değerlendirilebilen bir şey olan davalarda vekalet ücreti, nispi tarifeye göre hesaplanır. Davanın tamamen veya kısmen kazanılması ya da reddedilmesi halinde ise, nispi vekalet ücreti kabul ya da reddedilen müddeabihin değeri üzerinden hesaplanır.
    Somut olayda mahkemece davanın kısmen kabul-kısmen reddine karar verildiği ve davalı da kendisini bir vekil ile temsil ettirdiği halde, reddedilen miktar üzerinden davalı lehine vekalet ücreti takdir edilmemesi doğru değil ise de, bu hususun düzeltilmesi yeniden yagılamayı gerektirmediğinden, hüküm fıkrasına ayrı bir bent olarak "davalı kendisini vekille temsil ettirdiğinden yürürlükte bulunan AAÜT gereğince belirlenen 1.500 TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine" ifadesinin hükme eklenmesi suretiyle hükmün düzeltilmesine ve düzeltilmiş bu şekliyle ONANMASINA ve peşin alınan temyiz harcının istek halinde temyiz edene iadesine, 6100 sayılı HMK"nun geçici madde 3 atfıyla 1086 sayılı HUMK"nun 440.maddesi gereğince karar düzeltme yolu kapalı olmak üzere,
    25.09.2017 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.







    Bu web sitesi, sisteminin bir üyesidir.