14. Hukuk Dairesi Esas No: 2013/16021 Karar No: 2014/1874 Karar Tarihi: 12.02.2014
Yargıtay 14. Hukuk Dairesi 2013/16021 Esas 2014/1874 Karar Sayılı İlamı
14. Hukuk Dairesi 2013/16021 E. , 2014/1874 K.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Sulh Hukuk Mahkemesi
Davacı vekili tarafından, davalılar aleyhine 13.12.2011 gününde verilen dilekçe ile ortaklığın giderilmesi istenmesi üzerine yapılan duruşma sonunda; davanın kabulüne dair verilen 17.06.2013 günlü hükmün Yargıtayca incelenmesi davalı ...... vekili tarafından istenilmekle süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya ve içerisindeki bütün kağıtlar incelenerek gereği düşünüldü: _K A R A R_ Dava, ortaklığının giderilmesi isteğine ilişkindir. Davalı ... ortaklığın aynen taksim suretiyle giderilmesini savunmuştur. Diğer davalılar ortaklığın satış suretiyle giderilmesine karar verilmesi savunmuşlardır. Mahkemece, taşınmazın ortaklığının satış suretiyle giderilmesine karar verilmiştir. Hükmü, davalı ... vekili temyiz etmiştir. 1-Yapılan yargılamaya, toplanan delillere ve tüm dosya içeriğine göre davalı vekilinin aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan temyiz itirazları yerinde görülmemiş, reddi gerekmiştir 2-Paydaşlığın (ortaklığın) giderilmesi davaları, paylı mülkiyet veya elbirliği mülkiyetine konu taşınır veya taşınmaz mallarda paydaşlar (ortaklar) arasında mevcut birlikte mülkiyet ilişkisini sona erdirip ferdi mülkiyete geçmeyi sağlayan, iki taraflı, tarafları için benzer sonuçlar doğuran davalardır. Paydaşlığın (ortaklığın) satış yoluyla giderilmesi halinde dava konusu taşınmaz üzerinde bina, ağaç vs. gibi bütünleyici parçalar (muhdesat) varsa bunların arzla birlikte satılması gerekir. Ancak muhdesatın bir kısım paydaşlara (ortaklara) ait olduğu konusunda tapuda şerh varsa veya bu hususta bütün paydaşlar ittifak ediyorlarsa ve muhdesat arzın değerinde bir artış meydana getiriyorsa bu artışın belirlenmesi için dava tarihi itibariyle arzın ve muhdesatın değerleri ayrı ayrı tespit edilir. Belirlenen bu değerler toplanarak taşınmazın tüm değeri bulunur. Bulunan bu değerin ne kadarının arza ne kadarının muhdesata isabet ettiği yüzdelik (%...) oran kurulmak suretiyle belirlenir. Satış sonunda elde edilecek bedelin bölüştürülmesi de bu oranlar esas alınarak yapılır. Muhdesata isabet eden kısım muhdesat sahibi paydaşa, geri kalan bedel ise payları oranında paydaşlara (ortaklara) dağıtılır. Somut olayda, davaya konu 301 ada 1 parsel sayılı taşınmazda bulunan muhdesatın davalı ..."e ait olduğu tespit edildiğinden ve satış bedelinden muhdesata isabet edecek payın davalı ..."a ve kalan bedelin tarafların hisseleri oranında verilmesine karar verilmesi gerekirken infazda tereddüt oluşturacak şekilde "satış bedelinin paydaşlar arasında tapu kaydı ve veraset ilamındaki payları oranında paylaştırılmasına"" karar verilmesi doğru görülmemiş ise de bu husus kararın bozulmasını ve yeniden yargılama yapılmasını gerektirmediğinden HUMK’nın 438/7 maddesi gereğince hüküm sonucunun aşağıdaki şekilde düzeltilerek onanmasına karar vermek gerekmiştir. SONUÇ: Yukarıda (1) numaralı bentte açıklanan nedenlerle davalı vekilinin diğer temyiz itirazlarının reddine, (2) numaralı bent uyarınca davalı vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile hüküm sonucunun 3. bendinin hükümden çıkartılarak yerine "" Kalan satış bedelinin paydaşlar arasında tapu kaydı ve veraset ilamındaki payları oranında paylaştırılmasına "" sözcüklerinin eklenmesi suretiyle düzeltilmesine, hükmün DÜZELTİLMİŞ ve DEĞİŞTİRİLMİŞ bu şekli ile ONANMASINA, peşin harcın istek halinde yatırana iadesine, 12.02.2014 gününde oybirliği ile karar verildi.