Yargıtay 13. Ceza Dairesi 2020/7253 Esas 2020/9209 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
13. Ceza Dairesi
Esas No: 2020/7253
Karar No: 2020/9209
Karar Tarihi: 13.10.2020

Yargıtay 13. Ceza Dairesi 2020/7253 Esas 2020/9209 Karar Sayılı İlamı

Özet:

Sanık hakkında nitelikli hırsızlık suçundan açılan kamu davasında, Cizre 1. Asliye Ceza Mahkemesi beraat kararı vermiş, fakat bu karar Gaziantep Bölge Adliye Mahkemesi 8. Ceza Dairesi'nde temyiz edilerek sanığın eylemine uyan TCK'nın 142/2-h, 31/3, 62. maddeleri uyarınca 2 yıl 9 ay 10 gün hapis cezası ile cezalandırılmasına karar verilmiştir. Dairemiz ise sanık hakkında yaş tashihi yaparak suç tarihinde sanığın 15-18 yaş grubunda olmadığı halde TCK’nın 31/3. maddesi uyarınca indirim yapılmış olmasının hukuka aykırı olduğuna karar vermiştir. Ancak, bu husus temyiz isteminde yer almamış olduğundan, temyiz istemi reddedilmiştir. Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığı ise TCK'nın 31/3. maddesinin uygulanamayacağı yönüyle hükmün bozulması gerektiği sebebi ile itiraz etmiş, fakat aleyhe değiştirme yasağı sonuç ceza bakımından ise de; istinaf sonrası temyizde ileri sürülmeyen bir sebepten dolayı bozma yapılamayacağı gibi, hukuka kesin aykırılık hâllerinden olmadığı için re’sen bozma sebebi yapılamayacağı açıklandığı için itiraz reddedilmiştir. Kanun maddeleri ise TCK'nın 142/2-h, 31/3, 62. madd
(Kapatılan)13. Ceza Dairesi         2020/7253 E.  ,  2020/9209 K.

    "İçtihat Metni"



    Sanık ... hakkında "Nitelikli hırsızlık" suçundan cezalandırılması istemi ile açılan kamu davasında yapılan yargılama neticesinde, Cizre 1. Asliye Ceza Mahkemesi’nin 11/09/2018 gün ve 2018/331 Esas, 2018/646 Karar sayılı ilamı ile sanığın beraatine karar verildiği, hükmün süresi içerisinde o yer Cumhuriyet Savcısı tarafından istinaf edildiği, Gaziantep Bölge Adliye Mahkemesi 8. Ceza Dairesi"nin 20/01/2020 gün ve 2018/4154 Esas, 2020/127 Karar sayılı ilamı ile sanığın eylemine uyan TCK"nın 142/2-h, 31/3, 62. maddeleri uyarınca 2 yıl 9 ay 10 gün hapis cezası ile cezalandırılmasına karar verildiği, hükmün sanık tarafından temyizi üzerine Dairemizin 23/06/2020 gün ve 2020/5856 Esas, 2020/6173 Karar sayılı ilamı ve oy birliği ile sanık hakkında 03.07.2018 tarihinde yaş tashihi yapılarak doğum tarihi 02.02.2000 iken 02.02.1994 olarak düzeltilmiş ve suç tarihinde sanığın 15-18 yaş grubunda olmadığı halde Gaziantep Bölge İdare Mahkemesi 8. Ceza Dairesi tarafından TCK’nın 31/3. maddesi uyarınca indirim yapılmış ise de; CMK’nın 302/3. maddesi amir hükmü uyarınca kararımızda gösterilen iş bu hukuka aykırılık sebebi yönünden temyiz bulunmadığından bu husus bozma nedeni yapılmadığı ve sanığın temyiz dilekçesinin sebep içermemesi sebebiyle, temyiz isteminin 5271 sayılı CMK"nın 298. maddesi uyarınca tebliğnameye aykırı olarak reddine karar verilmiştir. Bu karar karşı TCK"nın 31/3. maddesinin uygulanamayacağı yönüyle hükmün bozulması gerektiği sebebi ile Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığı’nın 10.07.2020 tarih ve 2-2020/31745 sayılı yazısı ile itirazı üzerine dosya Dairemize gönderilmekle okunarak gereği görüşülüp düşünüldü;

    T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A K A R A R

    1412 sayılı CMK’nın 326 son ve 5271 sayılı CMK’nın 307/4. maddelerinde düzenlenen aleyhe değiştirme yasağı sonuç ceza bakımından ise de; istinaf sonrası temyizde ileri sürülmeyen bir sebepten dolayı bozma yapılamayacağı gibi, 18 yaşını doldurmuş sanığa hatalı olarak 5237 sayılı TCK’nın 31/3. maddesinin uygulanmasına dair sebebin maddi ceza hukukuna ilişkin olduğu, 5271 sayılı CMK’nın 289. maddesinde sayılan hukuka kesin aykırılık hâllerinden olmadığı için re’sen bozma sebebi yapılamayacağı açıktır.
    Kaldı ki, temyiz başvurusunda ileri sürülmeyen bir sebepten bozma yapılabileceği görüşü kabul edilse bile, Yargıtay’mızın istikar bulmuş içtihatları uyarınca, aleyhe değiştirme yasağı dolayısıyla, suç vasfından veya daha ağır cezayı gerektiren nitelikli hâlin varlığı dolayısıyla kararın bozulması, ancak sonuç ceza bakımından kazanılmış hakkın korunması, buna karşılık koşulları olmadığı halde teşebbüş, daha az cezayı gerektiren nitelikli hal veya haksız tahrik ya da yaş küçüklüğü gibi cezayı azaltan şahsi sebepler dolayısıyla cezada indirim yapılması hâllerinde ise, hukuka aykırılığa temas edilip, aleyhe temyiz bulunmaması sebebiyle bu hususlar eleştirilmek suretiyle kararın onanması gerektiği düşüncesi benimsenmiştir.
    Nihayet, ilk derece ya da istinaf mahkemesi kararlarının eleştirilmek suretiyle onanması yerine, bozulmasına ve kazanılmış hakkın korunmasına yönelik olarak olağanüstü kanun yolu olan Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığı’nın itirazı prosedürünün işletilemeyeceği değerlendirilmiştir.

    Açıklanan nedenlerle;
    Dairemizin anılan kararında usul ve yasaya aykırı bir yön bulunmaması nedeniyle Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığı’nın 10.07.2020 tarih ve 2-2020/31745 sayılı yazısı itiraz istemi yerinde görülmemiş olduğundan itirazın REDDİ ile 5271 sayılı CMK’nın 308/2. fıkrası uyarınca Dairemiz"in 23/06/2020 gün ve 2020/5856 Esas, 2020/6173 Karar sayılı karar sayılı kararı ile ilgili itirazı incelemek üzere dosyanın Yargıtay Ceza Genel Kurulu"na gönderilmesine, 13.10.2020 gününde oybirliğiyle karar verildi.



    Bu web sitesi, sisteminin bir üyesidir.