Yargıtay 12. Hukuk Dairesi 2015/23886 Esas 2016/241 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
12. Hukuk Dairesi
Esas No: 2015/23886
Karar No: 2016/241
Karar Tarihi: 11.01.2016

Yargıtay 12. Hukuk Dairesi 2015/23886 Esas 2016/241 Karar Sayılı İlamı

12. Hukuk Dairesi         2015/23886 E.  ,  2016/241 K.
"İçtihat Metni"


MAHKEMESİ : İcra Hukuk Mahkemesi

Yukarıda tarih ve numarası yazılı mahkeme kararının müddeti içinde temyizen tetkiki borçlu tarafından istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya mahallinden daireye gönderilmiş olup, dava dosyası için Tetkik Hakimi .... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve dosya içerisindeki tüm belgeler okunup incelendikten sonra işin gereği görüşülüp düşünüldü :
Alacaklı tarafından bonoya dayalı olarak kambiyo senetlerine özgü haciz yoluyla başlatılan takipte borçlu, bonoyu, borçlu şirketi temsilen imzaladığını, şahsi sorumluluğunun bulunmadığını ileri sürerek icra mahkemesine borca itirazda bulunmuş, mahkemece, ortaklar kurulu kararıyla borçluya senet düzenleme yetkisi verilmediği gerekçesiyle borca itirazın reddine karar verilmiştir.
Türk Borçlar Kanunu"nun 504/son maddesine göre; "Vekil, özel olarak yetkili kılınmadıkça, ... kambiyo taahhüdünde bulunamaz..." Bu durumda ve yerleşik Yargıtay uygulamasına göre, vekile verilen vekaletnamede, bono düzenlemek için açıkça yetki verilmesi zorunludur. TTK"nun 776. maddesinin 2. bendinin (e) fıkrasının göndermesi ile bonolar hakkında da uygulanması gereken TTK"nun 678. maddesi hükmüne göre; "Temsile yetkili olmadığı halde bir kişinin temsilcisi sıfatıyla bir poliçeye imzasını koyan kişi, o poliçeden dolayı bizzat sorumludur..."
Somut olayda, borçlu tarafından sunulan ve...1. Noterliği"nce düzenlenen 03.12.2009 tarih ve .... yevmiye nolu vekaletnamedeki yetkinin, banka işlemlerine ilişkin senet düzenlemeye ilişkin olduğu, kambiyo taahhüdünde bulunma yetkisini içermediği anlaşılmaktadır. Bu durumda düzenleyen konumundaki borçlu şirketin kaşesi üzerine muteriz borçlunun atmış olduğu imza, vekil eden şirketi bağlamaz. Bu bonodan dolayı, imza eden muteriz borçlu, kişisel olarak sorumlu olur. Öte yandan temsil yetkisinin bulunmadığı iddiası, mutlak def"i olup herkese karşı ileri sürülebilir.
Bu durumda, mahkemece borca itirazın açıklanan nedenlerle reddi gerekirken, yazılı gerekçe ile reddi doğru değil ise de, sonuçta istem reddedildiğinden sonucu doğru kararın onanması gerekmiştir.
SONUÇ: Borçlunun temyiz itirazlarının reddi ile sonucu doğru mahkeme kararının yukarıda yazılı nedenlerle İİK"nun 366. ve HUMK"nun 438. maddeleri uyarınca (ONANMASINA), alınması gereken 29,20 TL temyiz harcından, evvelce alınan harç varsa mahsubu ile eksik harcın temyiz edenden tahsiline, ilamın tebliğinden itibaren 10 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 11/01/2016 gününde oybirliğiyle karar verildi.

Bu web sitesi, sisteminin bir üyesidir.