Yargıtay 17. Hukuk Dairesi 2016/1333 Esas 2016/3008 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
17. Hukuk Dairesi
Esas No: 2016/1333
Karar No: 2016/3008
Karar Tarihi: 09.03.2016

Yargıtay 17. Hukuk Dairesi 2016/1333 Esas 2016/3008 Karar Sayılı İlamı

17. Hukuk Dairesi         2016/1333 E.  ,  2016/3008 K.

    "İçtihat Metni"


    MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi

    Taraflar arasındaki itirazın iptali davasının yapılan yargılaması sonunda; kararda yazılı nedenlerden dolayı davanın reddine dair verilen hükmün süresi içinde davacı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği düşünüldü:

    - K A R A R -

    Davacı vekili, müvekkiline ticari paket sigorta poliçesi ile sigortalı olan işyerine davalının işyerinin alt katındaki musluktan akan su akması sonucu sigortalı işyerinin parkelerinin hasar gördüğünü, olayda davalının kusurlu olduğunu, hasar bedeli 2.596 TL"nin müvekkili tarafından sigortalısına ödendiğini ve müvekkilinin sigortalısına halef olduğunu, ödenen bedelin tahsili için davalılara yönelik başlattıkları icra takibine itiraz edildiğini bildirerek itirazın iptali ile takibin devamına verilmesini talep etmiştir.
    Davalı vekili, davanın reddini savunmuştur.
    Mahkemece, iddia, savunma ve toplanan delillere göre; davacının sigortalısına ödemeyi yapmadan rücuen tazminat yoluna başvurduğu gerekçesi ile davanın reddine verilmiş; hüküm, davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir.
    Dava, işyeri sigorta poliçesinden kaynaklanan alacağın rücuen tahsiline ilişkin itirazın iptali davasıdır.
    Her ne kadar takip dayanağı rücuen tahsili istenen ödemenin 18/10/2012 tarihinde yapıldığı ve takip tarihi itibari ile muaccel bir alacak olmadığı gerekçesi ile davanın reddine verilmiş ise de; takip tarihinin 30/04/2012 olduğu, söz konusu 2.208 TL miktarlı ödemenin dekontunda işlem tarihinin 16/02/2012, 388 TL miktarlı ödemenin dekontunda işlem tarihinin 02/03/12 olduğu dolayısıyla takip tarihi 30/04/2012 tarihinden önce ödemelerin yapıldığı ve alacağın muaccel olduğu anlaşılmaktadır.

    Kaldı ki; itirazın iptali davaları aynı zamanda bir alacak davası olup muacceliyet faizin başlangıcı açısından önem arz etmektedir. O halde; yanlış değerlendirme ile yazılı şekilde hüküm kurulması isabetli değildir.
    SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle davacı vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün BOZULMASINA, peşin alınan harcın istek halinde temyiz eden davacıya geri verilmesine 09/03/2016 gününde oybirliğiyle verildi.






    Bu web sitesi, sisteminin bir üyesidir.