12. Ceza Dairesi 2020/2218 E. , 2021/881 K.
"İçtihat Metni"Mahkemesi :Sulh Ceza Mahkemesi
Trafik güvenliğini tehlikeye sokma suçundan sanık ..."ın, 5237 sayılı Türk Ceza Kanununun 179/3-2. maddeleri gereğince 1 ay hapis cezası ile cezalandırılmasına dair Göksun (Kapatılan) Sulh Ceza Mahkemesinin 06.06.2013 tarihli ve 2011/276 esas, 2013/235 sayılı kararını kapsayan dosya incelendi.
Dosya kapsamına göre; 5237 sayılı Türk Ceza Kanununun 50/3. maddesinde yer alan “Daha önce hapis cezasına mahkûm edilmemiş olmak koşuluyla, mahkûm olunan otuz gün ve daha az süreli hapis cezası ile fiili işlediği tarihte onsekiz yaşını doldurmamış veya altmışbeş yaşını bitirmiş bulunanların mahkûm edildiği bir yıl veya daha az süreli hapis cezası, birinci fıkrada yazılı seçenek yaptırımlardan birine çevrilir” şeklindeki düzenleme karşısında, sanık hakkında verilen kısa süreli hapis cezasının seçenek yaptırıma çevrilmesinin zorunlu olduğu gözetilmeksizin, yazılı şekilde karar verilmesinde isabet görülmediğinden bahisle, Ceza Muhakemesi Kanununun 309. maddesi uyarınca anılan kararın bozulması lüzumu Adalet Bakanlığı Ceza İşleri Genel Müdürlüğünün 25.06.2020 gün ve 94660652-105-46-7032-2020-Kyb sayılı kanun yararına bozma talebine atfen, Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığının 03.07.2020 gün ve 2020/56327 sayılı tebliğnamesi ile daireye ihbar ve dava evrakı tevdi kılınmakla;
Dosya incelenerek gereği düşünüldü:
Sanığın trafik güvenliğini tehlikeye sokma olarak tespit edilen eyleminden dolayı TCK"nın 179/3-2. maddeleri gereğince 1 ay hapis cezası ile cezalandırılmasına karar verilmiş ise de, CMK"nın 231. maddesinin 11. fıkrasında, denetim süresi içerisinde kasten yeni bir suçun işlenmesi veya denetimli serbestlik tedbirine ilişkin yükümlülüklere aykırı davranılması halinde mahkemece hükmün açıklanacağı belirtilmiş olup, bu iki halin gerçekleştiğinin saptanması durumunda, mahkemece yapılacak işlem, önceden verilen ancak, hükmün açıklanmasının geri bırakılması kararına konu olması nedeniyle hukuki varlık kazanmayan hükmün açıklanmasından ibarettir. Bu iki şarttan birine aykırılık nedeniyle hükmün açıklanması halinde mahkemece, uygulanmasında yasal zorunluluk bulunduğu halde, hükmün açıklanmasının geri bırakılması kararı verilmesi nedeniyle uygulanamayan yasal hükümler hariç olmak üzere önceki hükümde bir değişiklik yapılamayacağı, TCK"nın 50/3. maddesi uyarınca, daha önce hapis cezasına mahkum edilmemiş bulunan onsekiz yaşını doldurmamış veya altmışbeş yaşını bitirmiş sanıkların kısa süreli, diğer sanıkların ise otuz gün ve daha az süreli hapis cezalarının aynı maddenin birinci fıkrasında yazılı yaptırımlara çevrilmesi zorunlu olup, suç tarihinde sabıkasız olan sanık hakkında açıklanması geri bırakılmış olan hükümde belirlenen 1 ay hapis cezasının, aynı maddenin birinci fıkrasında yazılı seçenek yaptırımlardan birine çevrilmesi gerektiğinin gözetilmemesi isabetsiz olup;
Kanun yararına bozma talebine atfen düzenlenen tebliğnamedeki bozma isteği incelenen dosya kapsamına göre yerinde görüldüğünden, CMK’nın 309/4-d maddesi uyarınca KANUN YARARINA BOZULMASINA, Göksun (Kapatılan) Sulh Ceza Mahkemesinin 06.06.2013 tarihli ve 2011/276 esas, 2013/235 sayılı kararının CMK"nın 309/4-d maddesindeki “Hükümlünün cezasının kaldırılmasını gerektiriyorsa cezanın kaldırılmasına, daha hafif bir cezanın verilmesini gerektiriyorsa bu hafif cezaya Yargıtay ceza dairesi doğrudan hükmeder.” şeklindeki düzenleme gereği bozma nedenine göre uygulama yapılarak, hüküm fıkrasının (2) nolu bendinin devamına “Sanığa verilen kısa süreli hapis cezasının TCK"nın 50/3. maddesindeki amir hükme göre, takdiren aynı kanunun 50/1-a maddesi gereğince adli para cezasına çevrilerek TCK"nın 52/2. maddesine göre günlüğü 20 TL"den sanığın neticeten 600 TL adli para cezası ile cezalandırılmasına” şeklinde bir paragraf eklenmesi ile diğer hususların aynen bırakılmasına, infazın ve müteakip işlemlerin mahallinde buna göre yapılmasına, dosyanın mahalline gönderilmesi için Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığına TEVDİİNE, 01.02.2021 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.