MAHKEMESİ :Ağır Ceza Mahkemesi
SUÇ : Nitelikli dolandırıcılık
HÜKÜM : Beraat

Nitelikli dolandırıcılık suçundan sanıklar hakkında verilen beraat hükümleri katılanlar vekili tarafından temyiz edilmekle, dosya incelendi, gereği düşünüldü;
Sanıkların fikir ve eylem birliği içinde 83 yaşındaki alzeimer,demans hastası mağdur ...’den ... Noterliğince düzenlenen 21/12/2009 tarihli genel vekaletname alarak onun adına kayıtlı .....Köyü....ada 9 nolu parselin sanık ..."na 21/12/2009 tarihinde ederinden aşağı bir değerde satılmasını sağladıkları, aynı şekilde sanık ...’nin diğer mağdur 85 yaşında demans hastası ...’den de vekalet almaya çalışırlarken mağdurun kimliğinin yanında olmaması nedeni ile muhtarlığa gidip mağdur adına yeni kimlik çıkartmak istediği zaman tanık muhtarın durumu fark etmesi ile vekalet çıkartamadığı, sanıkların böylece iştirak halinde mağdur ...’i dolandırdığı, sanık ...’nin aynı zamanda diğer mağdur ...’yi dolandırmaya teşebbüs ettiği iddia olunan olayda;
1- Sanık ......’in mağdur ...’e, sanık ...’nin mağdur ... ve ....’ye yönelik eylemleri hususunda kurulan hükümler yönünden yapılan temyiz incelemesinde;
Adli Tıp 4. İhtisas Kurumu raporuna göre; mağdur ...’nin vekalet ve akit tarihi olan 21/12/2009 tarihinde fiil ehliyetine haiz olduğunun tespit edilmesi, satış sonucu paranın tastamam mağdurun hesabına yatırılmış olunması, diğer mağdur ... hakkında .... ve Araştırma Hastanesi ’nin 13.01.2010 tarihli raporuna göre demans hastası olup vasi tayin edilmesi gerektiği belirildiği ancak mağdurun rapordan önceki bir tarih olan olay tarihinde demans hastalığının olup olmadığı yönünde tespit olmadığı, bu durumun sanık lehine yorumlanması gerektiği kanaatine varılarak sanıkların beraaatine dair mahkemenin kabulünde isabetsizlik bulunmamıştır.
Yapılan yargılamaya, toplanıp karar yerinde gösterilen delillere, mahkemenin kovuşturma sonuçlarına uygun olarak oluşan kanaat ve takdirine, incelenen dosya kapsamına göre; katılanlar vekilinin temyiz itirazlarının reddi ile hükmün ONANMASINA,
2- Sanık ... hakkında kurulan hüküm yönünden yapılan temyiz incelemesinde;



Sanığın hükümden sonra 30.11.2013 tarihinde öldüğünün UYAP"tan temin edilen nüfus kaydından anlaşılması karşısında, hakkında açılan kamu davasının 5237 sayılı TCK"nın 64/1 maddesi uyarınca düşürülmesine karar verilip verilmeyeceğinin mahkemesince değerlendirilmesinde zorunluluk bulunması,
Kanuna aykırı olup, katılanlar vekilinin sübuta dair temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan hükmün bu sebeplerden dolayı 5320 sayılı Yasanın 8/1. maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK"nın 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA, 05.04.2017 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.