20. Hukuk Dairesi 2015/18 E. , 2015/5894 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Kadastro Mahkemesi
Taraflar arasındaki davanın yapılan duruşması sonunda kurulan hükmün Yargıtayca incelenmesi davacı tarafından istenilmekle, süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya incelendi, gereği düşünüldü:
K A R A R
Kadastro sırasında .... köyü 108 ada 1, 3, 7, 41, 42, 43 ve 44, 110 ada 20 ve 25 parsel sayılı sırasıyla 22695,61 m², 4920,18 m², 3433,39 m², 5610,28 m², 14033,42 m², 501,82 m², 5764,07 m², 2338,75 m² ve 8775,92 m² yüzölçümündeki taşınmazlar, .... ilçesi, Müze Müdürlüğünün, 01.04.2003 tarih ve 709/258 sayılı yazısı ve haritasına göre 1. derece doğal sit sınırı içinde olduğu ve 2863 sayılı Kültür ve Tabiat Varlıklarını Koruma Kanununun 11. maddesi uyarınca zilyetlikle iktisabı mümkün olmadıkları gerekçeleriyle 108 ada 1, 3, 7, 41 ve 43; 110 ada 20 ve 25 parseller tarla niteliğiyle, 108 ada 42 sayılı parsel tarla, iki ev ve ahır niteliğiyle, 108 ada 44 parsel ise ham toprak niteliğiyle adına tesbit edilmiş, daha sonra Kadastro Komisyonu 05.05.2005 tarihli kararıyla, Kültür ve Tabiat Varlıklarını Koruma Kurulu Müdürlüğünce .... Köyüne ait SİT ile ilgili Tescile Konu Olan Harita ve Planlar Yönetmeliğine uygun olarak tasdikli harita ve belgenin gönderilmediği ve kadastro komisyon çalışmalarına katılarak zeminde SİT sınır noktalarının yeri gösterilmediği ve inceleme sırasında taşınmazlar üzerinde herhangi bir korunması gerekli kültür ve tabiat varlığına rastlanmadığı gerekçeleriyle teknisyenlikçe yapılan tesbitler iptal edilerek, 108 ada 1, 3 ve 7 parsel sayılı taşınmazlarda 1936 tarih 738 ve 739 tahrir numaralı vergi kaydına, 108 ada 41, 42 ve 43 sayılı parsellerde, 1936 tarih ve 770 tahrir numaralı vergi kaydına, 110 ada 20 sayılı parselde 1936 tarih 742 tahrir numaralı vergi kaydına ve 110 ada 25 parselde 1936 tarih 743 tahrir numaralı vergi kaydına dayanılarak, 108 ada 1, 3 ve 7; 108 ada 42 ve 110 ada 25 sayılı parseller davacı ... adına, 108 ada 41 ve 43 sayılı parseller dava dışı Hasibe Canözü adına, 110 ada 20 sayılı parsel dava dışı Döndü Kuyucak adına ve 108 ada 44 parselin adına tesbitlerine karar verilmiş, daha sonra Kadastro Komisyonunun 10.04.2006 tarihli kararıyla, dava konusu taşınmazların 2863 sayılı Kanunun 11. maddesini değiştiren 5226 sayılı Kanunun 5. maddesi uyarınca 1. derecede doğal sit alanı içinde kaldıklarından söz edilerek, komisyonca yapılan tesbitlerin iptali ile dava konusu taşınmazların 1. derece doğal sit alanında kaldıkları tapu kütüğünün beyanlar hanesinde belirtilerek adına tesbitlerine karar vermiştir.
Davacı ..., 15.06.2006 tarihli dilekçesiyle irsen intikal ve kazandırıcı zamanaşımı zilyetliğine dayanarak dava konusu 108 ada 1, 3, 7, 41, 42, 43 ve 44; 110 ada 20 ve 25 parsel sayılı taşınmazların adına tescili istemiyle dava açmıştır.
Mahkemece, davacının 108 ada 1 ve 3 sayılı parsellere yönelik davasının esastan, 108 ada 7, 41 ve 43, 110 ada 20 parsel sayılı taşınmazlar ile 108 ada 44 parsel sayılı taşınmazın bilirkişi krokisinde (B) harfi ile gösterilen bölümlere yönelik davasının feragat nedeniyle reddine, 108 ada 42 ve 110 ada 25 sayılı parsellere yönelik davasının tamamen, 108 ada 44 parsel sayılı taşınmaza yönelik davasının kısmen kabulüne ve dava konusu .... köyü 108 ada 1, 3, 7, 41, 42, 43 ve 44; 110 ada 20 ve 25 parsel sayılı taşınmazların kadastro komisyon tesbitlerinin iptali ile 108 ada 1, 3, 7 ve 41 sayılı parseller orman niteliğiyle adına, 108 ada 43 sayılı parsel ham toprak niteliğiyle adına, 108 ada 44 sayılı parselin bilirkişi krokisinde (B) harfi ile gösterilen 5067,47 m² yüzölçümündeki bölümünün kayalık niteliğiyle adına, 108 ada 42 ve 110 ada 25 sayılı parsellerin tamamı ve 108 ada 44 parselin bilirkişi raporuna ekli krokide (A) harfi ile gösterilen 696,60 m² yüzölçümündeki bölümünün tarla niteliğiyle davacı ... adına tapuya kayıt ve tescillerine karar verilmiş, hüküm davacı ... tarafından 108 ada 1 ve 3 sayılı parsellere yönelik olarak ve davalı vekili tarafından ise dava konusu tüm taşınmazlar yönünden temyiz edilmesi üzerine Dairece 108 ada 1, 3, 7, 41, 43; 110 ada 25 sayılı parselin tamamı ile 108 ada 44 sayılı parselin (B) bölümü yönünden Yargıtay 20. Hukuk Dairesinin 23/09/2013 gün ve 2013/5607-8250 sayılı kararı ile bozulmuştur.
Hükmüne uyulan bozma ilâmında özetle; “Davalı vekilinin temyize konu 108 ada 7, 41 ve 43; 110 ada 20 parseller ile 108 ada 44 sayılı parselin krokide (B) harfi ile gösterilen 5067,47 m² yüzölçümündeki bölüme yönelik temyiz itirazları yönünden;
Mahkemece davacı gerçek kişi tarafından 108 ada 7, 41 ve 43; 110 ada 20 sayılı parseller ile 108 ada 44 sayılı parselin krokide (B) harfi ile gösterilen 5067,47 m² yüzölçümündeki bölümüne yönelik açılan davanın reddine karar verilmiştir. Davacı gerçek kişinin sözü edilen parsel ve parsel bölümüne yönelik açtığı dava reddedildiğine ve ve .... Yönetimi tarafından sözü edilen taşınmazların orman veya başka nitelikte oldukları iddiasıyla açılan bir dava da bulunmadığına göre, anılan taşınmazlar yönünden kadastro komisyon kararı gibi tapuya tescil kararı verilmesi gerekirken, yazılı şekilde hüküm kurulması usûl ve kanuna aykırıdır.
Davacı ... ile davalı vekilinin 108 ada 1 ve 3 parsel sayılı taşınmazlara yönelik temyiz itirazlarına gelince; 108 ada 1 sayılı parselin (A) ve (D) harfiyle işaretli bölümü ile 108 ada 3 parsel sayılı taşınmazlar öncesi itibariyle orman sayılmayan yerlerden olduğu ve davacı yararına zilyetlikle taşınmaz edinme koşulları oluştuğundan davacı adına tesciline karar verilmesi gerekirken yazılı şekilde hüküm kurulmasının doğru olmadığı, 108 ada (B) ve (C) harfiyle işaretli bölümlerde ise tarım arazisi niteliğinde olmadığı bu nedenle edinme koşullarının oluşmadığı, ancak davanın reddedilmiş olmasına rağmen komisyon kararı gibi tesciline karar verilmesi gerekirken orman olarak tesciline karar verilmesi usûl ve kanuna aykırıdır” denilmiştir.
Mahkemece bozma ilâmına uyulduktan sonra; davacının 108 ada 3 sayılı parsel ile 108 ada 1 sayılı parselin fen bilirkişisinin raporunda (A) ve (D) harfleri ile gösterilen kısımlara yönelik davasının kabulüne, 108 ada 7, 41 ve 43; 110 ada 20 sayılı parseller ile 108 ada 44 sayılı parselin fen bilirkişisinin raporunda (B) harfi ile gösterilen kısmına yönelik davasının feragat nedeniyle, 108 ada 1 parselin fen bilirkişisinin raporunda (B), (C) harfleri ile gösterilen kısımlarına yönelik davasının subut bulmadığından reddine, davacının 108 ada 42, 110 ada 25 parseller ile 108 ada 44 parselin fen bilirkişisinin raporunda (A) harfi ile gösterdiği kısma yönelik davası hakkında verilen 22/01/2010 tarihli hükmün Yargıtay 20. Hukuk Dairesinin 2013/5607-8250 E.-K. sayılı ilâmı ile onanmak suretiyle kesinleşmesine göre yeniden hüküm kurulmasına yer olmadığına, .... köyü 108 ada 7, 41 ve 43; 110 ada 20 parsel sayılı taşınmazların tamamı ile 108 ada 44 parsel sayılı taşınmazdan (B) harfi ile gösterilen 5067,47 m2"lik kısmın kadastro komisyon kararı gibi tapuya tesciline, 108 ada 3 parsel sayılı taşınmazın kadastro tespitinin iptali ile tarla niteliğiyle ... adına tapuya tesciline, 108 ada 1 parsel sayılı taşınmazın kadastro tespitinin iptaline 06/10/2009 tarihli fen bilirkişi rapor ve eki haritasında (A) harfi ile gösterilen 14321,02 ve (D) harfi ile gösterilen 5809,78 m2"lik kısmının tarla niteliğiyle davacı ... adına tapuya tesciline, aynı raporda (B) ve (C) harfleri ile gösterilen toplam 2564,81 m2"lik kısmın komisyon kararı gibi tapuya tesciline karar verilmiş, hüküm davacı tarafından davacı adına tesciline karar verilen 108 ada 3 sayılı parselin tamamı ile 108 ada 1 sayılı parselin (A) ve (D) harfiyle işaretli bölümüne yönelik temyiz edilmiştir.
Dava dilekçesindeki açıklamaya göre dava, kadastro tespitine itiraza ilişkindir.
Çekişmeli taşınmazların bulunduğu yerde 3402 sayılı Kanunun 4. maddesi hükmü uyarınca yapılan orman kadastrosu ve 2/B madde uygulaması bulunmaktadır.
Dosya kapsamına ve mahkemece uyulan bozma kararı gereğince işlem yapılarak hüküm kurulmuş olduğuna göre, yerinde görülmeyen temyiz itirazlarının reddiyle, usûl ve kanuna uygun olan hükmün ONANMASINA, Harçlar Kanununun değişik 13/j maddesi gereğince harç alınmasına yer olmadığına 17/06/2015 gününde oy birliği ile karar verildi.