Abaküs Yazılım
18. Ceza Dairesi
Esas No: 2015/22711
Karar No: 2016/7361
Karar Tarihi: 11.04.2016

Görevi yaptırmamak için direnme - Yargıtay 18. Ceza Dairesi 2015/22711 Esas 2016/7361 Karar Sayılı İlamı

18. Ceza Dairesi         2015/22711 E.  ,  2016/7361 K.
"İçtihat Metni"

MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi
SUÇ : Görevi yaptırmamak için direnme
HÜKÜM : Mahkumiyet
KARAR
Yerel Mahkemece verilen hüküm temyiz edilmekle, başvurunun süresi ve kararın niteliği ile suç tarihine göre dosya görüşüldü;
Temyiz isteğinin reddi nedenleri bulunmadığından işin esasına geçildi.
Vicdani kanının oluştuğu duruşma sürecini yansıtan tutanaklar, belgeler ve gerekçe içeriğine göre yapılan incelemede, başkaca nedenler yerinde görülmemiştir.
Ancak;
Sanığın icra borçlusu olması sebebiyle evinin satılması işlemi sonrasında sarf ettiği "bu dosyayı kapatacaksın, yoksa cezası sana çıkar, seninle görüşürüz" şeklindeki sözlerin yapılan görevi engellemek kastıyla değil yapılan görev sebebiyle sarf edildiği ve bu sebeple eylemin tehdit suçuna sebebiyet vereceği gözetilmeden hatalı değerlendirme ile müsned suçtan mahkumiyet kararı verilmesi,
Kanuna aykırı ve sanık ..."in temyiz nedenleri yerinde görülmekle, tebliğnameye uygun olarak HÜKMÜN BOZULMASINA, yargılamanın bozma öncesi aşamadan başlayarak sürdürülüp sonuçlandırılmak üzere dosyanın esas/hüküm mahkemesine gönderilmesine, 11/04/2016 tarihinde oy çokluğu ile karar verildi.

(KARŞI OY) (KARŞI OY)

KARŞI OY
Asliye Ceza Mahkemesi 07/05/2013 gün ve 2013/28 esas 2013/167 sayılı kararı ile 24/07/2012 tarihinde görevliye direnme suçunu işleyen sanık hakkında TCK"nın 265/1, 62, 50, 52. maddeleri gereğince 3.000 TL adli para cezasına karar vermiş. Bu karar süresi içinde sanık tarafından temyiz edilmiştir.
Yargıtay Ceza Dairesi oy çokluğu ile eylemin tehdit suçunu oluşturduğu gerekçesiyle hükmün bozulmasına karar vermiştir.
Çoğunluğun görüşüne katılmıyorum.
A- Neden:
a- Olay:
24/07/2012 günü saat 11:00 sıralarında icra müdürlüğüne gelen ... 2010/476 sayılı dosyada kalan borcunu sormuş ve icra müdürü ......"in kalan borcu kendisine bildirmesi üzere "o dosyayı kapatacaksın, yoksa ceza sana çıkar, seninle görüşürüz" diye tehdit etmiştir.
Sanık 06/08/2012 günlü ifadesinde İcra Müdürlüğü"ne gittiğini, gayrimenkulünün ucuza satıldığını, icra müdüründen borcun kapatılmasını istediğini belirtmiştir.
Cumhuriyet Savcısı tarafından 15/02/2012 gün ve 2012/235 sayılı iddianame ile sanığın TCK"nın 106/1-2. cümlesi ve 53/1. maddeleri uyarınca cezalandırılması için kamu davası açılmıştır.
Sulh Ceza Mahkemesi tensip ile eylemin TCK 265/1, 53/2. maddelerine aykırılık oluşturduğunu, belirterek görevsizlik kararı ile dosyanın Asliye Ceza Mahkemesine gönderilmesine karar vermiştir.
Asliye Ceza Mahkemesi 01/02/2013 günlü tensiple, duruşmayı 09/04/2013 tarihine bırakmış. Müşteki ve tanık hazır olduğu için 08/04/2013 tarihinde duruşma açmış ve müşteki ve tanık beyanlarını tesbit etmiş ve yargılamayı 09/04/2013 tarihine bırakmış. 09/04/2013 tarihli oturumda sanık savunması tesbit edilmiş ve tanık ....."in dinlenmesi için yargılama 07/03/2013 günü saat 11:00 sıralarına bırakılmış, 07/03/2013 günlü duruşmada tanık ........."in dinlenmesinden vazgeçilmiş ve sanık hakkında TCK"nın 265/1, 62 50/1-a ve 52/2-4. maddeleri uyarınca mahkumiyetine karar vermiştir.
Bu karar süresi içinde sanık tarafından temyiz edilmiştir.
b- Hukuksal Değerlendirme:
1- TCK"nın 265/1. maddesi kamu görevlisine karşı görevini yapmasını engelemek amacıyla cebir veya tehdit kullanan kişi, altı aydan üç yıla kadar hapis cezası ile cezalandırılır, demektedir.
Bu suçta korunan hukuki yarar; kamu görevlisine karşı görevini yapmasını engellemek amacıyla cebir veya tehdit kullanma fiillerinin suç olarak tanımlanmasıyla korunmak istenen hukuki yarar, kamu idaresi organlarının görevlerini düzenli bir şekilde ve herhangi bir engelle karşılaşmadan yerine getirmelerini sağlamak suretiyle, kamu idaresinde sürekliliği güvence altına almak ve kamu faaliyetine saygıyı temin etmektir.
Bu suçu herkes işleyebilir.
Kamu idaresinin güvenirliğine ve işleyişine karşı bir suç olan bu suçtan doğal olarak zarar gören Devlettir.
Suçun mağduru, görevini yapmakta olan kamu görevlisidir. TCK"nın 6/1-c bendinde kamu görevlisi kavramı tanımı yapılmıştır.
Kamu görevlisi kamusal faaliyette bulunan kişidir. Kamusal faaliyetin icrasını yapan kişilerin kamu görevlisi olduğu kabul edilmiştir.
Görevi yaptırmamak için direnme suçunun oluşabilmesi için, kamu görevlisinin ilgili konuda görevli olması gerekir. Bu nedenle somut olayda görevli olup olmadığı araştırılmalıdır.
Suçun maddi unsuru, kamu görevlisine karşı görevini yapmasını engellemek amacıyla cebir veya tehdit kullanılmasıdır.
Cebir kavramında, fiziksel güç kullanılması.
Tehdit kavramında, ileride zarar verileceğini, kötülük yapılacağını belirterek güvenlik duygusunun, iç huzurun bozulması, endişeye sevk edilme söz konusudur. Tehdit gıyapta olabilir.
Sanık kamu görevlisine görevini yapmasını engellemeye yönelik, cebir veya tehdit veya güçleştirmeye yönelik tehdit veya cebir eylemlerinde bulunmaktadır.
TCK"nın 265/1. fıkrasında tanımlanan görevi yaptırmamak için direnme suçunun oluşması için, kamu görevlisine karşı görevini gerçekleştirmeden veya görevini gerçekleştirdiği sırada cebir ve tehdit fiillerinin işlenmesi gerekir. Bu eylemlerin görevin yerine getirilmesini engellemeye veya güçleştirmeye elverişli olması gerekir.
Görevi engellemeye yönelik hareketin cebri veya tehditle birlikte gerçekleştirilmesi şarttır.
Kamu görevlisinin yapmak istediği iş görevi ve yetkisi kapsamında olmalıdır. Görevli ve yetkili olmadığı halde işlem yapmak isteyen kamu görevlisine direnme halinde TCK"nın 265. maddesinde tanımlanan suç oluşmaz.
Görevi yaptırmamak için direnme suçunun oluşması için cebir veya tehdidin kamu görevlisine karşı göreve başlamadan veya başladığı sırada veya görevin icra edildiği sırada yapılması gerekir. Görevin yapılmasından sonra gerçekleştirilen cebir veya tehdit TCK"nın 265. maddesinde yazılı suçu oluşturmaz. Fiilin niteliğine göre TCK"nın 86, 106. maddelerinde yazılı suçlar oluşabilir.
Suçun oluşması için genel kast yeterlidir.
2- TCK"nın 106/1. maddesinde tanımlanan suç; bir başkasını, kendisinin veya yakınının hayatına, vücut veya cinsel dokunulmazlığına yönelik bir saldırı gerçekleştireceğinden bahisle tehdit eden kişi, altı aydan iki yıla kadar hapis cezası ile cezalandırılır. Malvarlığı itibariyle büyük bir zarara uğratacağından veya sair bir kötülük edeceğinden bahisle tehditte ise, mağdurun şikayeti üzerine, altı aya kadar hapis veya adli para cezasına hükmolunur, denmektedir.
Bu suçta korunan hukuki yarar; kişilerin huzur ve sükunudur. Güvensizlik duygusunun doğması engellenmek istenmiştir. Kişinin kendisine özgü sulh ve sükununa karşı işlenen saldırılar cezalandırılmıştır. Yine kişinin karar verme ve hareket etme hürriyeti koruma altına alınmıştır.
Tehdit eylemi işlenirken herhangi bir amaç yoktur. Amaç kamu görevlisinin görev yapmasını engellemek, güçleştirmek ise suç TCK"nın 265. maddesinde yazılı suçun unsurlarını oluşturur.
3- İcra müdürünün görevleri; 6183 sayılı Kanunun 13. maddesinde sayılan nedenlerin bulunması halinde, kurum alacağının tahsil güvenliğinin sağlanması için ünite amirinin oluru ile ihtiyati haciz kararı alınması amacıyla haciz kağıdı düzenlenmesi ve ihtiyati hacizle ilgili iş ve işlemlerin sonuçlandırılması. Servise intikal eden icra takip dosyaları hakkında gerekli iş ve işlemlerin yürütülmesi... olarak düzenlenmiştir.
İcra memuru alacaklının alacağına kavuşması için gerekli icra takip işlemlerini yapar. Bu işlemler alacaklının alacağına kavuşmasına kadar çeşitli safhaları içerir. Ödeme emri düzenlenmesi ve borçluya gönderilmesi, borçlunun mallarının haciz edilmesi, hacizli malların satılması, elde edilen para ile alacaklının alacağının ödenmesi ve konusu paradan başka bir şey olan ilamların zorla icra edilmesi, yerine getirilmesi, gerek duyulan tamamlayıcı işlemlerin yapılması icra memurunun görevleridir.
Davaya konu olayda, açılan takip talebi nedeniyle borçluya ait taşınmaz satılmış ve alacaklının borcunun bir kısmını ödemiş, alacağın diğer kısmı ödenmediği için devam eden takip talebini öğrenen sanık mağdur icra müdürüne takibi kapatmasını isteyerek, tehdit içeren beyanlarda bulunmuştur.
Bitmemiş takibin gereklerini yapma görevi olan müştekiye bu görevini yapmasını engellemek, takibi neticelendirmekle görevli icra müdürüne haksız yere takibi kapatması için tehdit içeren beyanlarda bulunan sanığın üzerine atılı eylemin TCK"nın 265/1. maddesinde yazılı suçun unsurlarını oluşturduğu düşüncesiyle.
c- Sonuç:
Vicdani kanının oluştuğu, duruşma sürecini yansıtan tutanaklar, belgeler ve gerekçe içeriğine göre Yerel Mahkemenin hükmünün yasalara uygun olduğu ve onanması gerektiği kanısıyla, çoğunluğun görüşüne katılmıyorum.

KARŞI OY
TCK. 265/1. maddesinde düzenlenen görevi yaptırmamak için direnme suçunun basit şeklini oluşturan eylem "kamu görevlisine karşı görevini yapmasını engellemek amacıyla cebir veya tehdit kullanılması" olarak tanımlanmıştır.
Fiil unsuru;
Suçun oluşması için fiil unsurunda aranan hareketler cebir veya tehdittir. Suç bu yönüyle seçimlik ve aynı zamanda bağlı hareketli bir suçtur. Sadece seçimlik iki hareketle işlenebilir.
Manevi unsur;
Bu suçun manevi unsuru yönünden failin suçun tanımındaki tüm unsurları bilerek eylemini gerçekleştirmesi yeterli değildir. Failin bu yanında kamu görevlisine karşı cebir veya tehdit eylemini görevini yapmasını engellemek saiki ile gerçekleştirmesi gerekir. Bu suçu TCK. 106. maddedeki tehdit ve 86. maddedeki yaralama suçundan ayıran yegane faktör işte bu "görevin yapılmasını engelleme" saikidir. Failin saiki bir görevin yerine getirilmesini engellemeye yönelik ise artık TCK 265/1. maddesinde düzenlenen suç oluşacaktır.
Bu suç yönünden "görevi yaptırmamak" unsurunun da açıklığa kovuşturulması gerekir. Her şeyden önce;
1- Failin yetkisi kapsamında ifa ettiği bir görevinin bulunması,
2- İfa edilen kamu görevi ile failin eylemi arasında bir nedensellik bağının bulunması yani failin ifa edilen kamu görevi nedeniyle eylemini kamu görevlisine yönlendirmesi gerekir.
3- Kamu görevinin henüz tanımlanmamış olması,
4- Kamu görevinin icrasına başlanması zorunlu olmayıp, icrasına başlanacağı konusunda bir kuşku bulunmaması nedeniyle failin görevin başlamasını engellemek için hareket etmesi,
5- Cebir veya tehditin görevi ifa edecek kamu görevlisinin bizzat kendine yönelmesi veya üçüncü kişiye yönelme dahi kamu görevlisini de etkilemeye ( Örneğin; görevlinin çocuklarına yönelik tehdit gibi) yönelik olması
Yukarıda belirtilen açıklamalar ışığında somut olay değerlendirildiğinde icra memururun görevi kapsamında borçlu sanığa ait taşınmaz satılmış, borcun bir kısmı ödenmiş, ancak alacağın tamamını karşılamadığı için dosya kapatılmamış takip devam etmektedir. Dosyanın kapatılmadığını takibin devam ettiğini icra memurunun cebri icraya devam edeceğini bilen sanık icra memurunun yapmaya devam etmek zorunda olduğu görevini engellemek için icra memurunu tehdit ettiği eylemin TCK. 265/1. maddesindeki suç oluşturacağı düşüncesiyle sayın çoğunluğun bozma yönündeki görüşüne katılmıyorum.







Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


Avukat Web Sitesi