Banka veya kredi kartlarının kötüye kullanılması - Yargıtay 8. Ceza Dairesi 2019/24625 Esas 2020/11606 Karar Sayılı İlamı

MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi
SUÇ : Banka veya kredi kartlarının kötüye kullanılması
HÜKÜM : Mahkumiyet

Gereği görüşülüp düşünüldü:
I- Sanık hakkında başkasına ait banka veya kredi kartının izinsiz kullanılması suretiyle yarar sağlama suçundan kurulan hükme ilişkin temyiz incelemesinde;
Sanığın 03.05.2012 tarihli beyanında borcunu en kısa zamanda ödeyeceğine dair beyanda bulunmasına rağmen hüküm tarihi olan 22.01.2015 tarihine kadar zararı gidermediği anlaşılmakla; tebliğnamedeki etkin pişmanlığa ilişkin bozma düşüncesine iştirak edilmemiştir.
Sanığın aşamalarda, katılanın bankamatik kartını kullanmayı bilmediği için kartını kendisine verdiğini, karttan parayı katılanın bilgisi dahilinde çektiğini beyan etmesi, katılanın hesabından 27.07.2010 tarihinde çekilen paranın ... nolu bankamatik kartı ile 01.09.2010, 08.09.2010, 11.09.2010, 17.09.2010, 19.09.2010 tarihlerinde çekilen paraların ... nolu bankamatik kart ile çekildiğinin anlaşılması karşısında; sanığın savunması ve katılanın hesabından çekildiği iddia edilen paraların değişik tarihlerde ve değişik bankamatik kartları ile çekilmesi de dikkate alındığında katılanın bankamatik kartlarını sanığın her seferinde ne şekilde ele geçirdiği, şifrelerini ne surette öğrendiği, kullandığını iddia edildiği süre içerisinde nasıl muhafaza ettiği hususları irdelendikten sonra sanığın hukuki durumunun tayin ve takdiri gerekirken eksik araştırmayla yazılı şekilde hüküm kurulması,
II- Sanık hakkında özel belgede sahtecilik suçundan kurulan hükme ilişkin temyiz incelemesinde;
Suça konu dilekçenin sel felaketi sonrası dosyada bulunan aslının okunabilir ve üzerindeki imzanın net olarak görülebilir şekilde olması gözetildiğinde, suça konu dilekçedeki imzanın sanık veya katılanın el ürünü olup olmadığı hususunda; sanık ve katılanın huzurda imza örnekleri alınıp, yine sanık ve katılan tarafından daha önce imzaladıkları karşılaştırmaya esas imza örnekleri de ilgili yerlerden getirtilip Jandarma veya Polis Kriminal Laboratuvar veya Adli Tıp Kurumuna gönderilerek dilekçe üzerindeki imza ile karşılaştırmasına yönelik bilirkişi incelemesi yapıldıktan sonra rapor doğrultusunda sanığın hukuki durumunun takdir ve tayini gerekirken eksik araştırma ile yazılı şekilde hüküm kurulması,
Yasaya aykırı, sanığın temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan hükümlerin bu sebeplerden dolayı 5320 sayılı Yasanın 8/1. maddesi uyarınca uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK.nın 321. maddesi gereğince BOZULMASINA, 16.03.2020 gününde oybirliğiyle karar verildi.