17. Hukuk Dairesi Esas No: 2015/15105 Karar No: 2016/2969 Karar Tarihi: 09.03.2016
Yargıtay 17. Hukuk Dairesi 2015/15105 Esas 2016/2969 Karar Sayılı İlamı
17. Hukuk Dairesi 2015/15105 E. , 2016/2969 K. "İçtihat Metni"
Taraflar arasındaki tazminat davasının yapılan yargılaması sonunda; kararda yazılı nedenlerden dolayı davanın reddine dair verilen hükmün süresi içinde davacı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği düşünüldü: K A R A R Davacı vekilinin; Müvekkili şirkete kasko sigorta poliçesi ile sigortalı aracın yol üzerinde bulunan çukura çarpması neticesinde tek taraflı maddi hasarlı trafik kazası yaptığını, kaza tespit tutanağında servis yolunun bakım ve onarımdan sorumlu kurum asil kusurlu gösterildiğinden kasko poliçesinden dolayı 7.000,00.TL ödemede bulunduklarını, belirterek 7.000,00.TL"nin davalıdan tahsilini dava ve talep etmiştir. Davalı ..........; Görev itirazında bulunarak davanın İdari Yargıda görülmesi gerektiğini ayrıca husumet itirazlarının bulunduğunu kazanın meydana geldiği servis yolunun ................. olduğunu buna göre davanın reddini savunmuştur. Mahkemece, iddia, savunma, ve toplanan delillere göre, davalı tarafın taraf sıfatı bulunmadığından davanın pasif husumet yokluğu nedeniyle reddine, karar verilmiş, hüküm davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir. Dava, 6762 sayılı TTK"nin 1301. maddesinden (6102 sayılı TTK"nin 1472. maddesi) kaynaklanan rücuen tazminat istemine ilişkindir. Davaya konu olayda, yolda gerekli trafik işaretlemelerinin yapılmamış olması nedeniyle kazanın meydana geldiği iddiası ile davalı aleyhine husumet yöneltilmiştir. Görev konusu, kamu düzenine ilişkin olup yargılamanın her aşamasında mahkemece kendiliğinden (re"sen) dikkate alınması zorunludur. Belediyelerin de içerisinde bulunduğu kamu tüzel kişilerinin kamu hizmeti görmekle yükümlü bulunmaları nedeniyle, kamu hizmetleri sırasında verdikleri iddia olunan zararlardan dolayı oluşan sorumlulukları özel hukuk hükümlerine tabi değildir. Kamu tüzel kişilerinin yasalar tarafından kendilerine verilen görev ve yetkilerin kullanılması sırasında oluşan zararlar niteliği itibariyle hizmet kusurundan kaynaklanan zararlar olup, bu zararların tazmini amacıyla anılan idarelere karşı hizmet kusurlarına dayalı olarak İdari Yargılama Usulü Hakkındaki Kanunun 2. maddesi hükmü uyarınca idari yargı yerinde tam yargı davası ikame edilmesi gerekmektedir. (H.G.K. 04.11.2015 tarih 2015/17-86-87-137-1869-25 Esas, 2015/2364-2365-2368-2369-2370 Karar). O halde mahkemece, hizmet kusuruna dayanılarak ....... aleyhine açılan bu davanın HMK 114/1-b.maddesi gereğince yargı yolu caiz olmadığından HMK 115/2.maddesi gereğince dava şartı yokluğundan usulden reddine karar verilmesi gerekirken yazılı olduğu biçimde karar verilmesi yerinde görülmemiştir. SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle davacı vekilinin temyiz itirazının kabulü ile hükmün BOZULMASINA, bozma sebebine ve şekline göre davacı vekilinin sair temyiz itirazlarının şimdilik incelenmesine yer olmadığına, 09/03/2016 gününde oybirliğiyle karar verildi.