
Esas No: 2014/16534
Karar No: 2015/7439
Karar Tarihi: 08.06.2015
Yargıtay 16. Hukuk Dairesi 2014/16534 Esas 2015/7439 Karar Sayılı İlamı
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ
Taraflar arasında görülen dava sonucunda verilen hükmün Yargıtay"ca incelenmesi istenilmekle; temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldı, inceleme raporu ve dosyadaki belgeler okundu, GEREĞİ GÖRÜŞÜLDÜ:
Kadastro sonucu ... Köyü çalışma alanında bulunan 166 ada 66 parsel sayılı 932,12 metrekare yüzölçümündeki taşınmaz irsen intikal, taksim ve kazandırıcı zamanaşımı zilyetliği nedeniyle ..., ... ve ... adına tespit ve tescil edilmiştir. Davacı ... satın alma ve kazandırıcı zamanaşımı zilyetliğine dayanarak tapu iptal ve tescil istemiyle dava açmıştır. Yargılama sırasında davalılar ... ve arkadaşları irsen intikal ve miras pay oranına dayanarak 166 ada 67 parsel sayılı 1.821,38 metrekare yüzölçümündeki taşınmaz için irsen intikal, taksim ve kazandırıcı zamanaşımı zilyetliği nedeniyle ... adına tespit ve tescil edilen taşınmaza karşı dava açmışlardır. Mahkemece yapılan yargılama sonunda karşı davanın reddine, davacı ... tarafından açılan davanın kabulüne, çekişmeli 166 ada 66 parsel sayılı taşınmazın fen bilirkişisinin 03.03.2014 tarihli raporuna göre 94,39 m2"lik kısmın davalılar adına olan tapu kaydının iptali ile davacı ... adına tapuya tesciline karar verilmiş; hüküm, davalılar ve karşı davacılar ... ve arkadaşları vekili tarafından temyiz edilmiştir.
Mahkemece, davacı ... tarafından açılan davada 166 ada 66 parsel sayılı taşınmazın fen bilirkişi raporunda gösterilen 94,39 metrekarelik kısmına ilişkin mahalli bilirkişi ve tutanak bilirkişilerinin beyanlarına itibar edilerek, tarafların kullanımlarına dair aralarında sabit bir sınırın olmadığı, taraflar arasında kullanım şekline herhangi bir itirazın olmadığı, sınır ihtilafının bulunmadığı gerekçesiyle, 166 ada 67 parsele ilişkin açılan karşı davada ise murislerden intikal eden malların eşit paylaşılacağına ilişkin bir kuralın bulunmadığı ve mirasçıların kullanım şekillerine rıza göstermesinin önemli olduğu gerekçesiyle yazılı olduğu şekilde karar verilmiş ise de; yapılan inceleme ve araştırma hüküm kurmak için yeterli değildir. Mahkemece, taşınmaz başında yapılan keşifte dinlenen mahalli bilirkişiler ile bir kısım tanıklar ve taraf tanığı olarak dinlenen tespit bilirkişilerinin beyanları arasında çelişki olduğu halde, çelişki giderilmeye çalışılmadan karar verilmiştir. Mahkemece çelişki giderilmeden eksik inceleme ve araştırmaya dayalı olarak karar verilemez.
Doğru sonuca ulaşılması için; mahallinde mahalli bilirkişiler ve taraf tanıkları hazır olduğu halde yeniden taşınmaz başında keşif yapılarak, dava konusu taşınmazların nizalı kısımlarının sınırları ile birlikte üzerindeki zilyetliğin kim tarafından ne zamandan beri ne suretle sürdürüldüğü kesin olarak belirlenmeli, taşınmazın geçmişte ne durumda bulunduğu, kime ait olduğu, kimden nasıl intikal ettiği etraflıca sorulup maddi olaylara dayalı olarak açıklattırılmalı, bilirkişi ve tanık beyanları arasında çelişki olduğu takdirde yüzleştirme yapılmak suretiyle çelişki giderilmeli, bundan sonra tüm deliller birlikte değerlendirilerek sonucuna göre hüküm kurulmalıdır. Mahkemece bu yön göz ardı edilerek yazılı şekilde hüküm kurulması isabetsiz olup, davalılar-karşı davacılar vekilinin temyiz itirazları bu nedenlerle yerinde bulunduğundan kabulüyle hükmün BOZULMASINA, peşin yatırılan temyiz karar harcının talep halinde temyiz edenlere iadesine, 08.06.2015 gününde oybirliğiyle karar verildi.