10. Hukuk Dairesi 2016/3860 E. , 2016/8213 K.
"İçtihat Metni"
Mahkemesi :Asliye Hukuk (İş) Mahkemesi
Dava, rücûan tazminat istemine ilişkindir.
Mahkemece, ilâmında belirtildiği şekilde davanın kabulüne karar verilmiştir.
Hükmün davacı kurum ve davalı şirket avukatları tarafından temyiz edilmesi üzerine, temyiz isteklerinin süresinde olduğu anlaşıldıktan ve Tetkik Hâkimi ... tarafından düzenlenen raporla dosyadaki kâğıtlar okunduktan sonra işin gereği düşünüldü ve aşağıdaki karar tespit edildi.
1-Dosyadaki yazılara, toplanan delillere ve hükmün dayandığı gerektirici sebeplere göre sair temyiz itirazlarının reddi gerekir.
2-Davanın yasal dayanağı olan, 01.10.2008 tarihinde yürürlüğe giren 5510 sayılı Sosyal Sigortalar ve Genel Sağlık Sigortası Kanununun “İş kazası ve meslek hastalığı ile hastalık bakımından işverenin ve üçüncü kişilerin sorumluluğu” başlığını taşıyan 21. maddesinin birinci fıkrasında, iş kazası ve meslek hastalığı, işverenin kastı veya sigortalıların sağlığını koruma ve iş güvenliği mevzuatına aykırı bir hareketi sonucu meydana gelmişse, Kurumca sigortalıya veya hak sahiplerine bu Kanun gereğince yapılan veya ileride yapılması gereken ödemeler ile bağlanan gelirin başladığı tarihteki ilk peşin sermaye değeri toplamının, sigortalı veya hak sahiplerinin işverenden isteyebilecekleri tutarlarla sınırlı olmak üzere, Kurumca işverene ödettirileceği açıklanmıştır. Buna göre, gelirlerin başladığı tarihteki ilk peşin sermaye değerleri ile yargılamada yöntemince hesaplanacak maddi zarar karşılaştırması yapılıp, düşük (az) olan tutar, sorumluların kusur oranı toplamına uygulanarak hüküm kurulması gerekmekte olup, Mahkemece, yapılan gerçek zarar hesabı nedeniyle ilk peşin değerli gelirlerin kusur karşılığına hükmedilmesi gerekirken, artışlı tutarları içeren tablo esas alınarak yazılı şekilde tamamına hükmedilmesi,usul ve yasaya aykırı olup, bozma nedenidir.
3-Davanın yasal dayanağını oluşturan ve işverenin iş kazası veya meslek hastalığından sorumluluğunu düzenleyen 5510 sayılı Kanunun 21/1’inci maddesinde; sigortalıya veya hak sahiplerine yapılan ya da ileride yapılması gereken harcama ve ödemeler yönünden herhangi bir sınır öngörülmemişken; bağlanan gelirler yönünden, gelirin başladığı tarihteki ilk peşin sermaye değeri toplamına, sigortalı veya hak sahibinin işverenden isteyebilecekleri tutarlarla sınırlı olmak üzere hükmedilebileceği öngörülmüş olmasına, yapılan tazminat hesabında; Ülkemize özgü ve güncel verileri içeren TRH 2010 tablosunun bakiye ömrün belirlenmesinde nazara alınmamasının, iskonto oranının % 5 yerine % 10 olarak uygulanmasının, meslekte kazanma güç kaybı oranının % 60’ın altında kaldığı durumlarda, sigortalının işgöremezlik oranına bağlı olarak emsallerine göre fazla efor harcamak suretiyle de olsa, çalışmasını sürdürüp yaşlılık aylığına hak kazanması mümkün bulunduğundan, 60 yaş sonrası pasif dönem için zarar hesabı yapılmasına olanak bulunmadığı hususlarının gözetilmemiş olması usûl ve yasaya aykırı olup bozma nedenidir.
Ne var ki, bu yanlışlıkların giderilmesi, yeniden yargılamayı gerektirmediğinden, hüküm bozulmamalı, 01.10.2011 tarihinde yürürlüğe giren 6100 sayılı Hukuk Usûlü Muhakemeleri Kanunu’nun geçici 3. maddesi yollaması ile 1086 sayılı Hukuk Usûlü Muhakemeleri Kanunu"nun 438. maddesi gereğince düzeltilerek onanmalıdır.
SONUÇ: Hüküm fıkrasının tamamen silinmesine, yerine;
“Davanın kısmen kabulü ile;
1-40.664,97 TL"nin onay tarihi olan 29.09.2011 tarihinden itibaren işletilecek yasal faizi ile birlikte davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
2-Davanın kabul edilen miktarı üzerinden hesaplanan 2777,82 TL Karar ve ilam harcının davalı şirketten alınarak hazineye irat kaydına,
3-Davacı Kurum, kendisini bir vekil ile temsil ettirdiğinden, davada kabul edilen değer üzerinden hesaplanan 4.776,77 TL vekalet ücretinin davalı şirketten alınarak davacı kuruma verilmesine, kısmen kabule göre, kendisini vekille temsil ettiren davalı şirket lehine hesaplanan 1.500,00 TL vekalet ücretinin davacı Kurum"dan tahsili ile davalıya verilmesine,
4-Davacı Kurum tarafından yapılan 647,60 TL yargılama giderinin kabu ve red oranlarına göre 485,50 TL"sinin davalı şirketten alınarak davacı kuruma verilmesine, fazla kısmın davacı üzerinde bırakılmasına, taraflarca yatırılan gider avansının Kullnaılmayan kısımlarının taraflara iadesine" fıkralarının yazılmasına ve hükmün bu şekliyle DÜZELTİLEREK ONANMASINA, aşağıda yazılı temyiz harcının davalıdan alınmasına, 23.05.2016 gününde oybirliğiyle karar verildi.