12. Ceza Dairesi 2014/18006 E. , 2015/3749 K.
"İçtihat Metni"Mahkemesi :Asliye Ceza Mahkemesi
Suç : Kişiler arasındaki konuşmaların dinlenmesi ve kayda alınması, Haberleşmenin gizliliğini ihlal
Hüküm : Her iki suçtan ayrı ayrı beraat
Kişiler arasındaki konuşmaların dinlenmesi ve kayda alınması, haberleşmenin gizliliğini ihlal suçlarından sanığın beraatine ilişkin hüküm, katılan ... ve katılan ... vekili tarafından temyiz edilmekle, dosya incelenerek gereği düşünüldü:
Polis memuru olan sanığın, ekipler amiri katılan ... ile yüzyüze yaptığı, görev yaptığı ekibin değiştirilmesi konusundaki aleni olmayan konuşmayı rıza olmaksızın cep telefonu ile kaydettiğinin, ayrıca, sanığın, rapor alması nedeniyle, emniyet müdürü katılan..."la telefon aracılığıyla yaptığı konuşmayı, gizlice cep telefonu ile kaydederek alenen ifşa ettiğinin iddia edildiği olayda;
TCK"nın 133/2. maddesindeki aleni olmayan söyleşiyi kaydetme suçunun failinin, söyleşiye katılan kişilerden birisi olabileceği, dolayısıyla, söyleşide en az üç kişinin yüzyüze iletişimi zorunlu olup ancak bu halde içlerinden birisinin fail olabileceği, iki kişi arasındaki yüzyüze konuşmanın, diğeri tarafından gizlice kaydedilmesi halinde, eylemin TCK"nın 133/2. maddesi kapsamındaki suçu değil aynı Kanunun 134/1. maddesindeki özel hayatın gizliliğini ihlal suçunu oluşturabileceği, bu bağlamda, sanığın, katılan... ile yaptığı yüzyüze konuşma içeriğini gizlice kaydetmesinde, kişiler arasındaki konuşmaların dinlenmesi ve kayda alınması suçunun yasal unsurlarının oluşmadığı, eylem, özel hayatın gizliliğini ihlal suçu kapsamında değerlendirildiğinde ise, söz konusu konuşma içeriklerinin katılanın gizli yaşam alanına veya üçüncü kişiler tarafından görülmesini ve bilinmesini istemediği, özel yaşam alanına ilişkin olduğu kabul edilemeyeceğinden bu suçun da yasal unsurlarının oluşmayacağı,
Sanığın, katılan ...ile yaptığı kendi haberleşmesinin içeriğini kaydetmesinde, kanunilik unsuru gerçekleşmediğinden suç oluşmayacağı, haberleşme içeriğinin alenen ifşa edildiğine dair iddia dışında mahkumiyete yeterli, kesin, her türlü şüpheden uzak ve inandırıcı delil bulunmadığı anlaşılmakla,
Yapılan yargılama sonunda, yüklenen suçların sanık tarafından işlendiğinin sabit olmadığı, gerekçeleri gösterilerek mahkemece kabul ve takdir kılınmış olduğundan, katılan ... ve katılan ... vekilinin, sübuta, suçun yasal unsurlarının oluştuğuna ilişkin sair temyiz itirazlarının reddine, ancak;
1- Sanığa yüklenen kişiler arasındaki konuşmaların dinlenmesi ve kayda alınması suçunun kanuni unsurlarının gerçekleşmediği nedeniyle beraatine karar verilmesi yerine yüklenen suçun sanık tarafından işlendiğinin sabit olmadığı nedeniyle sanığın beraatine hükmedilmesi,
2- Adli emanetin 2012/200 sırasında kayıtlı 1 adet hafıza kartı ve iki adet CD"nin akıbeti konusunda bir karar verilmemesi,
Kanuna aykırı olup, hükmün bu nedenlerle 5320 sayılı Kanunun 8. maddesi uyarınca halen uygulanmakta olan 1412 sayılı CMUK"un 321. maddesi gereğince isteme aykırı olarak BOZULMASINA, ancak yeniden yargılamayı gerektirmeyen bu hususta, aynı Kanunun 322. maddesi gereğince karar verilmesi mümkün bulunduğundan, aynı maddenin verdiği yetkiye istinaden; hükmün 1. bendindeki “...ve aleni olmayan söyleşiyi kayda almak” ve “...ayrı ayrı” ibarelerinin hükümden çıkartılması ve 1. bendinde cümle sonuna “Sanık hakkında kişiler arasındaki konuşmaların dinlenmesi ve kayda alınması suçundan cezalandırılması istemi ile kamu davası açılmış ise de, yapılan yargılama neticesinde yüklenen suçun kanuni unsurlarının gerçekleşmediği anlaşıldığından, CMK"nın 223/2-a maddesi gereğince sanığın üzerine atılı suçtan BERAATİNE” ibaresinin, hükmün 1. bendinden sonra gelmek üzere hükme “Adli emanetin 2012/200 sırasında kayıtlı 1 adet hafıza kartı ve iki adet CD"nin dosyada delil olarak saklanmasına” ibaresinin yazılması suretiyle, sair yönleri usul ve kanuna uygun bulunan hükmün DÜZELTİLEREK ONANMASINA, 02.03.2015 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.