Abaküs Yazılım
22. Hukuk Dairesi
Esas No: 2016/6933
Karar No: 2016/8673
Karar Tarihi: 21.03.2016

Yargıtay 22. Hukuk Dairesi 2016/6933 Esas 2016/8673 Karar Sayılı İlamı

22. Hukuk Dairesi         2016/6933 E.  ,  2016/8673 K.
"İçtihat Metni"


MAHKEMESİ :İş Mahkemesi

DAVA : Davacı, kıdem, ihbar tazminatı, hafta tatili, fazla mesai, ulusal bayram ve genel tatil ile yıllık izin ücreti alacaklarının ödetilmesine karar verilmesini istemiştir.
Mahkeme, isteği kısmen hüküm altına almıştır.
Hüküm süresi içinde davalı avukatı tarafından temyiz edilmiş olmakla, dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten sonra dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü:

Y A R G I T A Y K A R A R I

Temyiz olunan kararlar, mahkeme kararının 17.11.2014 ve 10.11.2014 tarihli ek kararlarla tavzihine ilişkindir.
6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu"nun hükmün tashihi başlıklı 304. maddesinde, "Hükümdeki yazı ve hesap hataları ile diğer benzeri açık hatalar, mahkemece resen veya taraflardan birinin talebi üzerine düzeltilebilir. Hüküm tebliğ edilmişse hâkim, tarafları dinlemeden hatayı düzeltemez. Davet üzerine taraflar gelmezse,dosya üzerinde inceleme yapılarak karar verilebilir.
Tashih kararı verildiği takdirde, düzeltilen hususlarla ilgili karar, mahkemede bulunan nüshalar ile verilmiş olan suretlerin altına veya bunlara eklenecek ayrı bir kâğıda yazılır, imzalanır ve mühürlenir." düzenlemesine yer verilmiştir.
Anılan Kanunun hükmün tavzihini düzenleyen 305. maddesi ise; "Hüküm yeterince açık değilse veya icrasında tereddüt uyandırıyor yahut birbirine aykırı fıkralar içeriyorsa, icrası tamamlanıncaya kadar taraflardan her biri hükmün açıklanmasını veya tereddüt ya da aykırılığın giderilmesini isteyebilir.
Hüküm fıkrasında taraflara tanınan haklar ve yüklenen borçlar, tavzih yolu ile sınırlandırılamaz, genişletilemez ve değiştirilemez."düzenlemesini içermektedir.
Tavzih usulü 6100 Hukuk Muhakemeleri Kanunu"nun 306. maddesinde düzenlenmiş olup" Tavzih, dilekçeye tarafların sayısı kadar nüsha eklenmek suretiyle hükmü veren mahkemeden istenebilir.
Dilekçenin bir nüshası, cevap süresi mahkemece belirlenerek karşı tarafa tebliğ edilir. Cevap, tavzih talebinde bulunan tarafa tebliğ olunur.
Mahkeme, cevap verilmemiş olsa bile dosya üzerinde inceleme yaparak karar verir; ancak gerekli görürse iki tarafı sözlü açıklamalarını yapabilmeleri için davet edebilir.
Mahkeme tavzih talebini yerinde gördüğü takdirde 304. madde uyarınca işlem yapar."hükmünü içermektedir.
1-Taraflar arasında 17.11.2014 ve 10.11.2014 tarihli tavzihin kanuna uygun şekilde yapılıp yapılmadığı konusunda uyuşmazlık bulunmaktadır.
2-Dosya içeriğine göre, hükmüne uyulan bozma ilamı doğrultusunda verilen 12.03.2014 tarihli karar, anılan tarihte davacı vekiline gerekçesi ile birlikte tefhim edilmiş, davalı vekiline ise 14.04.2014 tarihinde tebliğ edilmiştir. Tarafların temyizi üzerine, dairemizin 15.09.2014 tarihli kararı ile onanmıştır.
Davacı vekili, 10.11.2014 tarihli dilekçesi ile mahkeme kararında alacağa dava tarihinden itibaren faiz yürütülmesi gerektiği belirtilen kısımların dava tarihi gösterilerek tavzihini talep etmiştir. Mahkemece aynı tarihte, dosya üzerinden inceleme yapılarak hükümde dava tarihinden itibaren faiz yürütüldüğü belirtilen kısımlar, dava ve ek dava tarihleri yazılarak açıklanmıştır. Sözkonusu işlemin tavzih ile yapılmış olması kanuna uygundur. Ancak tavzih usulü 6100 sayılı Kanun"un 306. maddesinde açıklanmıştır. Anılan düzenleme gereği tavzih talep dilekçesinin bir nüshası, cevap süresi tanınarak karşı tarafa tebliğ edilmeden hükmün tavzih yolu ile düzeltilmesi doğru değildir. Bu sebeple 10.11.2014 tarihli tavzih kararı kanuna aykırıdır. Mahkemece hükmün icrasının tamamlanıp tamamlanmadığı araştırılarak tavzih talep dilekçesi karşı tarafa tebliğ edildikten sonra 10.11.2014 tarihli talep hakkında bir karar verilmesi gerekirken yazılı şekilde hüküm kurulması hatalıdır.
3-Davacı vekili 17.11.2014 tarihli talep dilekçesi ile, hüküm gerekçesinde yer alan "2009 yılı sonuna kadar davacının bordrolarda gösterilen ücret seviyesi ile çalıştığı" yönündeki ifadenin, "çalışmadığı" şeklinde düzeltilmesini talep etmiştir. Bu durumun İzmir 3. İş Mahkemesinin 2011/642 esas sayılı dosyasında devam eden hizmet tespit davasındaki anayasal hakkını etkileyeceğini açıklamıştır. Mahkemece aynı tarihli ek karar ile tavzih istemi kabul edilmiş ve mahkeme kararının gerekçesi bu yönü ile düzeltilmiştir.
Yargıtay Hukuk Genel Kurulunun 2013/10-1258 esas 2014/838 karar sayılı kararlarında, tavzihin, kural olarak sadece hüküm fıkrası hakkında yapılabileceği, hükmün gerekçesinin açıklanması için, tavzih yoluna başvurulamayacağı, ancak, hüküm fıkrası ile gerekçe arasında bir çelişki varsa, bu çelişkinin giderilmesi için tavzih yoluna başvurulabileceği vurgulanmıştır.
Dosya içeriğine göre, kıdem, ihbar tazminatı, yıllık izin ücreti, fazla çalışma, genel tatil ve hafta tatili ücreti alacaklarının tahsili istemine ilişkin davada, kıdem, ihbar tazminatı ve yıllık izin ücreti alacakları hüküm altına alınmış ve diğer talepler reddedilmiştir. Davacının iş sözleşmesi 2011 yılında feshedilmiş ve feshe bağlı olan bu alacaklar fesih tarihindeki ücrete göre hesaplanarak hüküm altına alınmıştır. Anılan sebeple karar gerekçesinde, 2009 yılı sonuna kadar davacının bordrolarda gösterilen ücret seviyesi ile çalıştığı yönündeki açıklama ile hüküm fıkrası arasında herhangi bir çelişki bulunmamaktadır. Bu durumda, hükmün gerekçesinin açıklanması için tavzih yoluna başvurulamayacağından 17.11.2014 tarihli tavzih isteminin reddine karar verilmesi gerekirken yazılı gerekçe ile kabulü hatalıdır.
Kabule görede, 17.11.2014 tarihli tavzih talep dilekçesinin 6100 sayılı Kanun"un 306. maddesine aykırı olarak karşı tarafa tebliğ edilmeden karar verilmiş olması hatalıdır.
SONUÇ: 10.11.2014 ve 17.11.2014 tarihli tavzih kararlarının yukarıda açıklanan sebeplerden BOZULMASINA, peşin alınan temyiz harcının istek halinde ilgiliye iadesine, 21.03.2016 gününde oybirliği ile karar verildi.

Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için destek@ictihatlar.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


Avukat Web Sitesi