14. Hukuk Dairesi 2019/4097 E. , 2020/4285 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Sulh Hukuk Mahkemesi
Davacı vekili tarafından, davalılar aleyhine 16/09/1997 gününde verilen dilekçe ile ortaklığın giderilmesi talebi üzerine bozma ilamına uyularak yapılan duruşma sonunda; davanın kabulüne dair verilen 14/03/2019 günlü hükmün Yargıtayca incelenmesi davalılardan ... tarafından istenilmekle süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya ve içerisindeki bütün kağıtlar incelenerek gereği düşünüldü:
K A R A R
Dava, ortaklığın giderilmesi istemine ilişkindir.
Davacı vekili, dava konusu 137 ada 270, 299, 267, 320, 322, 158; 129 ada 15; 138 ada 61; 193, 238 ve 216 parsel sayılı taşınmazlar üzerindeki ortaklığın aynen taksim, mümkün olmaması halinde satış yolu ile giderilmesine karar verilmesini talep etmiştir.
Bir kısım davalılar, dava konusu taşınmazlar üzerindeki ortaklığın aynen taksim yolu ile giderilmesini savunmuş olup; davalı ..., dava konusu 322 parsel sayılı taşınmaz üzerinde bulunan su deposu, samanlık ve ağaçların kendisine ait olduğunu beyan etmiştir.
Mahkemece, davanın kabulüne dair verilen ilk kararın davacı ve bir kısım davalı tarafından temyiz edilmesi üzerine Yargıtay 6. Hukuk Dairesinin 25.02.2013 tarih ve 2013/1879 Esas, 2013/3105 Karar sayılı ilamı ile dava konusu 322 parsel dışındaki taşınmazlara ilişkin hükmün onanmasına; dava konusu 322 parsel sayılı taşınmaza yönelik olarak ise “Olayımıza gelince; davaya konu 322 parselde bulunan samanlık, su deposu ve ağaçların ortaklardan ...’ya ait olduğuna dair ... Asliye Hukuk Mahkemesinin 1998/355 Esas 2000/975 Karar sayılı kesinleşmiş ilamı bulunmaktadır. Mahkeme bu ilamı dikkate alarak bu parsel için satış bedelinin %7"ünün muhdesat sahibi ...’ya verilmesine karar verilmiştir. Ancak kesinleşmiş bu ilamda belirtilen ağaçlar ile mahkemece yapılan keşif sonucu dosyaya sunulan ziraat bilirkişi raporundaki ağaçlar farklılık arzetmektedir. Çelişkinin giderilmesi maksadıyla gerekirse yeniden mahallinde keşif yapılarak kesinleşmiş mahkeme ilamındaki ağaçlarla karşılaştırma yapılarak alınacak rapora göre davalıya ait muhdesat yönünden karar verilmesi gerekirken yazılı şekilde karar verilmesi doğru değildir” gerekçesi ile hükmün bozulmasına karar verilmiştir.
Mahkemece bozma ilamına uyularak yapılan yargılama sonucunda verilen ikinci kararda “Davanın kabulü ile, dava konusu taşınmazlar üzerindeki ortaklığın satış yolu ile giderilmesine; ... ili, ... ilçesi, ... Köyü ... mevki 137 ada 322 parsel yönünden, satış bedelinden %30,97’ne tekabül eden saman damı, havuz ve ağaçlara ilişkin bedelin muhdesat sahibi ..."ya verilmesine geriye kalan satış bedelinin paydaşlara tapu kayıtları veya veraset ilamında belirtilen oranlara göre verilmesine” karar verilmiş, hükmün taraf vekillerince temyizi üzerine Dairemizin 13.02.2018 tarih ve 2016/1228 Esas, 2018/1031 Karar sayılı ilamı ile “Mahkemece, hükme dayanak teşkil eden 29.05.2015 tarihli bilirkişi kurulu raporunda, yukarıda açıklanan ilkeler doğrultunda muhdesat oranı %7.94 olarak belirlendiği halde yanılgılı değerlendirme ile muhdesat oranının %30.94 olduğu kabul edilerek karar verilmesi doğru değildir. Öte yandan; Yargıtay 6. Hukuk Dairesinin 25.02.2013 tarih ve 2013/1879 Esas, 2013/3105 Karar sayılı ilamı ile onanmasına karar verilen dava konusu 322 parsel sayılı taşınmaz dışındaki taşınmazlar yönünden yeniden hüküm kurulması da hatalıdır. Belirtilen hususlar göz ardı edilerek yazılı şekilde karar verilmesi doğru görülmemiş, hükmün bu nedenlerle bozulması gerekmiştir.” gerekçesi ile hükmün bozulmasına karar verilmiştir.
Bozma ilamına uyularak yapılan yargılama sonucunda "Dava konusu 322 parsel sayılı taşınmaz dışındaki taşınmazlar hakkında mahkememizce daha önce verilen hükmün Yargıtay 6 Hukuk Dairesinin 25/02/2013 tarih ve 2013/1879 Esas 2013/3105 Karar sayılı onama kararı ile kesinleşmiş olduğu anlaşıldığından bu parseller bakımından yeniden hüküm kurulmasına yer olmadığına, ... ili, ... ilçesi, ... Mahallesi, ... Mevkii 137 ada, 322 parsel sayılı taşınmazın satış bedelinden %7,94"üne tekabül eden samandamı, havuz ve ağaçlara ilişkin bedelin muhsedat sahibi ..."ya verilmesine, geriye kalan satış bedelinin paydaşlara tapu kayıtları veya veraset ilamında belirtilen oranlara göre paylaştırılmasına, paylaştırmanın mirasçılık ve tapu kaydındaki pay oranlarına göre yapılmasına" karar verilmiştir.
Hükmü, davalılardan ... temyiz etmiştir.
Paydaşlığın (ortaklığın) giderilmesi davaları, paylı mülkiyet veya elbirliği mülkiyetine konu taşınır veya taşınmaz mallarda paydaşlar (ortaklar) arasında mevcut birlikte mülkiyet ilişkisini sona erdirip ferdi mülkiyete geçmeyi sağlayan, iki taraflı, tarafları için benzer sonuçlar doğuran davalardır.
492 sayılı Harçlar Kanununun eki Tarifenin "Karar ve İlam Harcı" başlığı altında düzenlenen 1. maddesinin (c) fıkrası uyarınca bir gayrimenkulün hissedarlar arasında satış suretiyle şuyuun izalesine dair hükümlerde gayrimenkulün satış bedeli üzerinden binde 11,38 oranında, menkul niteliğindeki mallar üzerindeki paydaşlığın satış suretiyle giderilmesine karar verilmesi halinde ise 2. maddesinin (a) fıkrası hükmü uyarınca maktu harç ile yetinilmesi gerekir.
Somut olaya gelince; hükmün ikinci bendinde satış bedelinin ne şekilde dağıtılacağı muhtesat da gözetilerek doğru olarak ifade edildiğinden üçüncü bentte paylaştırma ile ilgili çelişki yaratacak şekilde hüküm kurulması ve beşinci bentte harcın satış bedelinin dağıtılmasındaki oranlarda tahsiline karar verilmemesi doğru görülmemiş ise de; bu hususlar yeniden yargılamayı gerektirmediğinden 1086 sayılı Hukuk Usulü Muhakemeleri Kanununun 438/7.çmaddesi gereğince hüküm sonucunun düzeltilerek onanmasına karar vermek gerekmiştir.
SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle davalı ... vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile; hükmün üçüncü bendinin hükümden çıkarılmasına, hükmün beşinci bendindeki “Taraflara payları oranında aidiyetine” ibaresi çıkarılarak yerine “Taraflardan satış bedelinin dağıtılmasındaki oranlarda alınmasına,” ibarelerinin eklenmesine, hükmün 1086 sayılı Hukuk Usulü Muhakemeleri Kanununun 438/7. maddesi gereğince DEĞİŞTİRİLMİŞ ve DÜZELTİLMİŞ bu şekliyle ONANMASINA, peşin yatırılan harcın yatırana iadesine, 01.07.2020 tarihinde oy birliği ile karar verildi.