Esas No: 2020/8449
Karar No: 2022/3730
Karar Tarihi: 11.05.2022
Yargıtay 11. Hukuk Dairesi 2020/8449 Esas 2022/3730 Karar Sayılı İlamı
Özet:
Davacı vekili, müvekkilinin davalı şirketten gelen ürün talebini karşıladığını ancak ödeme yapılmadığını belirterek, malların iadesinin yediemin olarak müvekkiline verilmesini veya ödemesinin yapılmasını talep etmiştir. Mahkeme, davanın usulden reddine karar vermiştir ancak temyiz edilmiştir. Bölge Adliye Mahkemesi, dava dosyasındaki bilgi ve belgelere göre istinaf başvurusunun esastan reddine karar vermiştir. Temyiz istemi üzerine Yargıtay da davanın feri talebi de içerdiğini ve zorunlu arabuluculuğa tabi olmadığını belirterek kararı bozmuştur.
Kanun maddeleri:
- 6100 sayılı HMK'nın 111. maddesi
- 6102 sayılı Türk Ticaret Kanunu'nun 5/A maddesi.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ : BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ 13. HUKUK DAİRESİ
Taraflar arasında görülen davada Çerkezköy 2. Asliye Hukuk Mahkemesince verilen 13.11.2019 tarih ve 2019/930 E. - 2019/1249 K. sayılı kararın davacı vekili tarafından istinaf edilmesi üzerine, istinaf isteminin esastan reddine dair İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 13. Hukuk Dairesi'nce verilen 05.11.2020 tarih ve 2020/1384 E. - 2020/1241 K. sayılı kararın Yargıtay'ca incelenmesi davacı vekili tarafından istenmiş ve temyiz dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla, dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve yine dosya içerisindeki dilekçeler, duruşma tutanakları ve tüm belgeler okunup, incelendikten sonra işin gereği görüşülüp, düşünüldü:
Davacı vekili, müvekkili şirkete 16/07/2019 tarihinde davalı Zirve Yapılar Gayrimenkul Yatırım A.Ş.'nin mail adresinden ürün talebi geldiğini, anılan şirketten yetkili olarak ...'un şirketi aradığını, teslim yerini, kendilerinin şantiye alanı olarak kullandıkları Maranda Group şirketi olarak gösterdiklerini, yapılan mailleşmeler sonucu güncel olarak teklifin 30.000,00 TL hesaba havale ile 60.000,00 TL ve 90.000,000 TL'lik sıralı 2 çek halinde malların teslimatından önce yapılacağı biçiminde olduğunu, 30/07/2019 tarihinde 24.715,35 TL'lik ilk sevkiyatın yapıldığını, fakat bir ödeme alınmadığını, müvekkili şirket yetkilisinin firmayı aradığını ödeme gelmediği takdirde sevkiyetın yapılamayacağının belirtildiğini, ... adlı Zirve Yapılar A.Ş. çalışanının, tüm siparişlerin teslimatında müvekkili şirkete çek verileceğini söylediğini, malın tesliminden sonra müvekkili firma yetkililerinin sipariş veren ... adlı şahsa ulaşamadıklarını, malların teslim edildiği Maranda Group Firma yetkilileri ile görüşülmek istendiğinde kendisini şirket sahibi olarak tanıtan ...'ın, malları alamayacaklarını söyleyerek, ölümle tehdit ettiğini, teslim ettikleri malların bedelinin ödenmemesi üzerine Çerkezköy C. Başsavcılığı'na suç duyurusunda bulunduklarını, malların iadesinin yediemin olarak müvekkiline verildiğini belirterek, 142.000,00 TL değerinde demir profillere ihtiyati tedbir konularak yediemin olarak müvekkiline bırakılmasına, yargılama sonucunda malların iadesine veya ödemesinin taraflarına yapılmasını karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalılar vekilleri, ayrı ayrı davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
Mahkemece iddia, savunma, bilirkişi raporu ve tüm dosya kapsamına göre, açılan davanın, ticari dava mahiyetinde ve tazminat talebi içerdiği, yürürlükte bulunan Türk Ticaret Kanunu'na eklenen 5/A maddesi ile ''konusu bir miktar paranın ödenmesi olan alacak ve tazminat talepleri hakkında dava açılmadan önce arabulucuya başvurulmuş olması dava şartı'' haline getirildiği, dava dilekçesi ekinde davalı şirketlerle arabuluculuk faaliyeti sonunda anlaşmaya varılamadığına ilişkin son tutanağın aslının veya onaylanmış bir örneğinin sunulmadığı, davacı vekilinin 13/11/2019 tarihli duruşmadaki beyanından, arabuluculuk faaliyetine başvurulmadığının anlaşıldığı gerekçesiyle davanın usulden reddine karar verilmiştir.
Kararı, davacı vekili istinaf etmiştir.
Bölge Adliye Mahkemesince tüm dosya kapsamına göre, dava dosyası içerisindeki bilgi ve belgelere, mahkeme kararının gerekçesinde dayanılan delillerin tartışılıp, değerlendirilmesinde usul ve yasaya aykırı bir yön bulunmadığından, davacı vekilinin istinaf başvurusunun HMK 353/1-b1 maddesi gereğince esastan reddine karar verilmiştir.
Kararı, davacı vekili temyiz etmiştir.
Dava, ticari alım satım ilişkisine dayalı malın ya da bedelin iadesi istemine ilişkindir.
6100 sayılı HMK’nın 111. maddesinde, “Davacı, aynı davalıya karşı birden fazla talebini, aralarında aslilik ferîlik ilişkisi kurmak suretiyle, aynı dava dilekçesinde ileri sürebilir. Bunun için, talepler arasında hukuki veya ekonomik bir bağlantının bulunması şarttır. Mahkeme, davacının asli talebinin esastan reddine karar vermedikçe, fer’î talebini inceleyemez ve hükme bağlayamaz.” hükmü amir olup; yürürlükte bulunan 6102 sayılı Türk Ticaret Kanununu, konusu bir miktar para olan alacak ve tazminat talepleri hakkında dava açılmadan önce arabuluculuğa başvurmayı dava şartı haline getirilmiştir.
Ancak yukarıda da belirtildiği gibi işbu dava terditli olarak açılmış olup, bedel iadesi ikincil nitelikte kalmakta, öncelikle malların iadesi talep edilmektedir. Bu durumda, hakim bağlantılı bu talepleri öncelik sırasına göre inceleyip hükme bağlayamayacağından, davanın yalnızca para alacağı istemine ilişkin olduğu söylenemez.
Sonuç olarak mahkemece, davacının yazılı taleplerinin yalnızca para alacağı içermediği, para alacağının terditli bu davada feri nitelikte olduğu gözönünde bulundurularak, işbu davanın zorunlu arabuluculuk şartına tabi olmayacağı kabulü ile işin esasına girmek yerine hatalı değerlendirme ile davanın usulden reddine karar verilmesi doğru olmamış, kararın bu nedenle bozulması gerekmiştir.
SONUÇ : Yukarda açıklanan nedenlerle, davacı vekilinin temyiz isteminin kabulü ile İlk Derece Mahkemesince verilen karara yönelik istinaf başvurusunun esastan reddine ilişkin Bölge Adliye Mahkemesi kararının BOZULARAK KALDIRILMASINA, HMK'nın 373/1. maddesi uyarınca dava dosyasının İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine, ödediği peşin temyiz harcının isteği halinde temyiz eden davacıya iadesine, 11/05/2022 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.
Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.