Abaküs Yazılım
16. Hukuk Dairesi
Esas No: 2019/2981
Karar No: 2021/5198
Karar Tarihi: 10.06.2021

Yargıtay 16. Hukuk Dairesi 2019/2981 Esas 2021/5198 Karar Sayılı İlamı

(Kapatılan)16. Hukuk Dairesi         2019/2981 E.  ,  2021/5198 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ



    Taraflar arasında görülen dava sonucunda verilen hükmün Yargıtay"ca incelenmesi istenilmekle; temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldı, inceleme raporu ve dosyadaki belgeler okundu, GEREĞİ GÖRÜŞÜLDÜ:
    Kadastro sonucunda, ... İlçesi ... Mahallesi çalışma alanında bulunan 118 ada 21 parsel sayılı 17.379,80 metrekare yüzölçümündeki taşınmaz, tapu kaydı, miras yoluyla gelen hak, tapu dışı kısmi taksim nedeniyle davacı ..., davalı ..."in murisi ... oğlu ... ile diğer davalılar adına payları belirtilmek suretiyle tespit ve tescil edilmiştir. Davacı ..., harici taksim, pay satışları ve kazandırıcı zamanaşımı zilyetliğine dayanarak, taşınmazın davalılar adına kayıtlı bulunan paylara ait tapunun iptali ile tam paylı olarak adına tescili istemiyle dava açmıştır. Mahkemece yapılan yargılama sonunda davanın kabulüne, davalılar adına kayıtlı bulunan 666/2400 payın tapusunun iptali ile davacı adına tapuya tesciline karar verilmiş; hüküm, davalılardan ... tarafından temyiz edilmiştir.
    Mahkemece çekişmeli taşınmazın öncesinde davacının babasının kullanımında iken en az 25-30 yıldır davacının kullanımında olduğunu, davalının davayı kabul etmese de aksini ispatlayamadığı, davalıların bir hakkının bulunmadığı gerekçesiyle davanın kabulüne karar verilmiş ise de, yapılan araştırma ve incelemenin karar verilmeye yeterli bulunmamaktadır. Çekişmeli taşınmazın kadastro tespit tutanağının edinme sebebi bölümünde, uygulanan tapu kaydının geniş bir alanı kapsadığı, aradan yolların geçmesi nedeniyle 5 ayrı ada altında yaklaşık 45 adet parselin oluştuğu belirtilerek, diğer maliklerin payları baki kalmak kaydıyla kayıt maliklerinin bir kısmının kendi aralarında yaptıkları taksim neticesinde 1734/2400 payın davacı ...’e, geri kalan paylarında taksime katılmayan tapu malikleri adlarına tespitinin yapıldığı anlaşılmaktadır. Hükmü temyiz eden ve karar düzeltme isteminde bulunan davalı ...’in babası ... oğlu ... adına bulunan 97/2400 pay ile annesi ... kızı ... adına 14/2400 payın murisleri adına tespit edildiği ve anılan davalının anne ve babasının tespitten önce öldükleri anlaşılmaktadır.
    Çekişmeli taşınmaz ile çevresinde bulunan yaklaşık 45 adet taşınmazın tespite esas alınan tapu kaydı kapsamında kaldığı yapılan keşif ve alınan beyanlar ve düzenlenen fen bilirkişi raporundan anlaşılmakta olup, esasen bu husus hem mahkemenin, hem de taraflarında kabulünde olmakla, çözümlenmesi gereken husus; tapu kayıt maliklerince taksim yapılıp yapılmadığı, yapılan bu taksime göre davalı ...’in babası ve annesine ait tapudaki paylara karşılık murislerinin ya da mirasçılarının tapu kaydı kapsamında kullandıkları taşınmaz bulunup bulunmadığı ve tapudan gelen paylara karşılık başka mevkiiden taşınmaz verilip verilmediği noktasında toplanmaktadır.
    Taşınmaz başında yapılan keşifte dinlenen yerel bilirkişi ... ve ..., tapu kaydı kapsamında kalan taşınmazların tarafların murisleri tarafından paylaşılıp paylaşılmadığını, davalı ... yada diğer davalıların başka yer tutup tutmadıklarını bilemediğini bildirmişler; diğer yerel bilirkişi ... ise, davalılardan ... ..."ün kardeşinin tapu kaydı kapsamında başka bir yer tuttuğunu söylemiş ve davalı ... ... keşfin devamında bu beyana itiraz ederek, kardeşinin kullandığı yerin onun tarafından satın alınan yer olduğunu, tapu kaydı kapsamında kalan yerin taksiminde kendilerine yer verilmediğini savunmuştur. Öte yandan, davacı ... tarafından, aynı iddia ve sebeple komşu 120 ada 1 parsel hakkında da ... Kadastro Mahkemesinin 2013/64 Esas (öncesi ... Kadastro Mahkemesinin 2008/340 Esas) sayılı dosyasıyla dava açıldığı, bu dosyada taşınmaz başında yapılan keşifte dinlenen yerel bilirkişi ... ile üç davacı tanığının, çok eski zamanlarda kök tapu maliklerince taksim yapıldığını, bu taksime göre davacı tarafın babadan gelen eklemeli zilyetliği ile 50-60 yıldır taşınmazı kullandıklarını, taksim neticesinde tapuda ismi geçen maliklerin bir kısmının ... Köyündeki ... Mevkiinden, bir kısmının da çekişmeli taşınmazın bulunduğu ...’den yer aldığını bildirdikleri ve buna göre, yerel bilirkişi ..."ın, her iki dosyada çelişkili beyanda bulunduğu halde, bu çelişkinin yöntemince giderilmediği anlaşılmaktadır. Bu haliyle araştırma ve incelemenin hüküm vermeye yeterli olduğu söylenemez.
    Hal böyle olunca; Mahkemece öncelikle, ... Köyünde taraflar adına tespit edilen taşınmaz bulunup bulunmadığı Tapu Müdürlüğünden sorulmalı, tespit tutanakları ile varsa dayanağı olan tapu kayıtları getirtilmeli, bu taşınmazlar hakkında dava görülüp görülmediği araştırılmalı, taraflara da bu hususta beyanda bulunma hakkı tanınmalı, daha sonra taşınmaz başında yeniden keşif yapılmak suretiyle davacı ve davalı tanıkları da dinlenilerek, davalı ...’in anne ve babasının tapudaki paylarına karşılık olarak tapu kaydı kapsamında murisleri ya da murislerin mirasçıları tarafından bir yer kullanıp kullanmadığı, ya da tapu malikleri arasında taksimde bu paylarına karşılık neresinin verildiği sorulup saptanmalı, yerel bilirkişi ve tanıkların beyanları arasında oluşan çelişkilerin ve bozma öncesi dinlenen yerel bilirkişi ..."ın, bu dava dosyasındaki beyanıyla davacı ... tarafından, aynı iddia ve sebeple komşu 120 ada 1 parsel hakkında ... Kadastro Mahkemesi"nin 2013/64 Esas (öncesi ... Kadastro Mahkemesinin 2008/340 Esas) sayılı dosyasındaki beyanı arasında çelişki bulunduğu gözetilerek, söz konusu çelişkinin yöntemince giderilesi çalışılmalı ve bundan sonra tüm deliller birlikte değerlendirilmek ve temyiz konusu olmayan diğer payların davacı adına tescili gerektiği hatırda tutulmak suretiyle bir karar verilmelidir. Mahkemece bu hususlar gözetilmeksizin, eksik araştırma ve incelemeye dayalı olarak yazılı şekilde hüküm kurulması isabetsiz olup, davalının temyiz itirazlarının açıklanan nedenlerle kabulü ile hükmün yukarıda belirtilen nedenlerle BOZULMASINA, peşin yatırılan temyiz karar harcının talep halinde temyiz edene iadesine, yasal koşullar gerçekleştiğinde kararın tebliğinden itibaren 15 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 10.06.2021 gününde oybirliğiyle karar verildi.

    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için destek@ictihatlar.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi