Özel belgede sahtecilik - nitelikli dolandırıcılık - Yargıtay 15. Ceza Dairesi 2014/21089 Esas 2017/8566 Karar Sayılı İlamı

15. Ceza Dairesi
Esas No: 2014/21089
Karar No: 2017/8566
Karar Tarihi: 03.04.2017

Özel belgede sahtecilik - nitelikli dolandırıcılık - Yargıtay 15. Ceza Dairesi 2014/21089 Esas 2017/8566 Karar Sayılı İlamı

Özet:

Sanıkların nitelikli dolandırıcılık ve özel belgede sahtecilik suçlarından yargılandığı dava, beraatle sonuçlandı. Sanıkların bir işyerinin ortakları ve yöneticileri olduğu, şirketin SGK’ya verilen bildirimlerinde sanıklardan birinin çalıştığı bildirildiği ancak denetimlerde gerçekte çalışmadığı tespit edildi. Sanıkların bu şekilde SGK’ya zarar verdikleri iddia edildi ancak mahkeme, sanıkların kasıtlı bir hareketi olmadığını, kurum zararının oluşmadığını ve dolayısıyla suçu işlemediklerine karar verdi. Kanun maddeleri olarak nitelikli dolandırıcılık ve özel belgede sahtecilik suçlarını düzenleyen Türk Ceza Kanunu’nun ilgili maddeleri olan 157 ve 204. maddeleri belirtilmiştir.

15. Ceza Dairesi 2014/21089 E. , 2017/8566 K.

"İçtihat Metni"

MAHKEMESİ :Ağır Ceza Mahkemesi
SUÇ : Özel belgede sahtecilik, nitelikli dolandırıcılık
HÜKÜM : Beraat

Nitelikli dolandırıcılık ve özel belgede sahtecilik suçlarından sanıkların beraatlerine ilişkin hükümler, katılan vekili tarafından temyiz edilmekle, dosya incelenerek gereği düşünüldü:
Sanıklardan ... ve ...’ün .... Parke Tic. Ltd Şti."nin ortakları ve yöneticileri oldukları, sanık ...’in ise bu iş yerinin muhasebecisi olduğu, şirketin Hatay Sosyal Güvenlik Kurumu İl Müdürlüğü’nde .... sicil numarası ile kayıtlı olduğu, 20.07.2007 tarihinde SGK"ya düzenlenerek gönderilen sigortalı iş ek giriş bildirgesinde sanık ..."nun bu iş yerinde çalışmaya başladığının bildirildiği, sanık ..."nun..... sicil numarasıyla sigortaya kaydedildiği, 2012 yılında Sosyal Güvenlik Denetmenliği’nce iş yerinde düzenlenen 02.02.2012 tarih ve 18 sayılı rapor ile bu iş yerinde sanık ..."nun çalışmadığının tespit edildiğinin bildirildiği, SGK’dan alınan yazıda bu eylemden dolayı kurum zararının oluşmadığının belirtildiği, ancak bu şekilde sanıkların nitelikli dolandırıcılık suçunu işledikleri iddia edilen olayda; sanıkların savunmaları ve tüm dosya kapsamından katılan kurumun işe giriş bildirgesini her zaman denetleyebilecek konumda bulunduğu ve yapılan yoklama ile bu durumun fark edildiği, sanıkların katılan kurumun gerçekten çalışılıp çalışılmadığını denetleme imkanını azaltan yahut kaldıran hileli bir davranışlarının bulunmadığı, prim yatıran şirket yetkilisi sanıkların bu eylem nedeni ile menfaatlerinin bulunmadığı, katılan SGK’nın 10.04.2012 tarihli cevabi yazısında kurum zararının oluşmadığı, sanıklar tarafından kamu zararına elde edilen haksız bir menfaattin de söz konusu olmadığı ve dolayısı ile nitelikli dolandırıcılık ve özel belgede sahtecilik suçunu sanıkların işledikleri ve suç kasıtlarının bulunduğu yönünde mahkumiyete yeterli delil elde edilemediği gerekçesine dayanan mahkemenin beraat hükümlerinde bir isabetsizlik görülmemiştir.

Yapılan yargılamaya, toplanıp karar yerinde gösterilen delillere, mahkemenin kovuşturma sonuçlarına uygun olarak oluşan kanaat ve takdirine, incelenen dosya kapsamına göre; katılan vekilinin atılı suçların sanıklar tarafından işlendiğinin sabit olduğu nedenine dayanan temyiz itirazlarının reddi ile hükümlerin ONANMASINA, 03/04/2017 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.