19. Hukuk Dairesi 2017/5011 E. , 2018/2594 K.
"İçtihat Metni".....
Taraflar arasındaki menfi tespit davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın reddine yönelik yerel mahkeme kararına karşı taraf vekillerinin istinaf başvurularının ...... Hukuk Dairesi"nce kabulüne, yerel mahkeme kararının kaldırılmasına yönelik olarak verilen hükmün davacı vekilince duruşmalı, davalı vekilince duruşmasız olarak temyiz edilmesi üzerine ilgililere çağrı kağıdı gönderilmişti. Belli günde davacı vek. Av. ... ile davalı vek. Av. ..."in gelmiş olmalarıyla duruşmaya başlanarak hazır bulunan avukatların sözlü açıklamaları dinlenildikten ve temyiz dilekçelerinin süresinde oldukları anlaşıldıktan sonra dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü.
- K A R A R -
Davacı vekili, davalının nasıl ve ne şekilde temin ettiğini bilemediği ve üzerinde davacının imzasının bulunduğunu iddia ettiği, yazıların davacıya ait olmadığı 255.000 Euro miktarlı 16.07.2013 tanzim tarihli ve bedel kaydı “nakden" olarak tanzim edilmiş bir senedi takibe koyduğunu, davalının davacıyı savcılığa şikayet ettiğini ve emniyet ifadesinde davalının davaya konu bononun kendisine para karşılığı olmaksızın verildiğini belirterek bonoyu talil ettiğini, bu durumda ispat yükünün davalıya geçtiğini ileri sürerek davacının bono nedeniyle borçlu olmadığının tespitini ve kötüniyet tazminatına hükmedilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili, davalının avukat ve tercüman olduğunu, dava dış......ile birlikte çalıştığını, bu kişinin ve davacının davalıya ucuz ve uzun vadeli kredi bulmayı vaat ettiğini, davalının 150.000 Euro tutarında bir parayı masraf olarak bu kişiye verdiğini, kredinin temin edilmemesi üzerine davalının bu kişilerden parasını istediğini, dava konusu bononun buna istinaden düzenlendiğini,...... Hukuk Mahkemesinin 2015/58 Esas sayılı dosyasında aldırılan bilirkişi raporunda bono üzerindeki imzanın davacının eli ürünü olduğunun tespit edildiğini, bono bedelinin ödenmediğini savunarak davanın reddini istemiştir.
İlk derece mahkemesince; iddia, savunma ve toplanan delillere göre, bonoda nakden ibaresinin bulunduğu, paranın alınmadığını davacının kanıtlamak zorunda olduğu, senet altındaki imzanın keşideciye ait olduğu, davacının borçlu olmadığını ispatlayamadığı gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiş, hüküm taraf vekillerince istinaf yoluna başvurulmuştur.
Bölge Adliye Mahkemesince; davaya konu bononun dava dışı ......avalıya verdiği 150.000 Euro tutarındaki zararı karşılamak amacıyla tanzim edildiği, ancak geri kalan 105.000 Euro yönünden davacının herhangi bir borcunun bulunmadığı gerekçesiyle taraf vekillerinin istinaf başvurularının kabulüne, ....... 2. Asliye Hukuk Mahkemesinin kararının kaldırılmasına, davanın kısmen kabulü ile davacının takibe konu 255.000 Euro bedelli bononun 105.000 Euro"luk kısmı yönünden davalıya borçlu olmadığının tespitine karar verilmiş, hüküm taraf vekillerince temyiz edilmiştir.
Dava konusu 16.07.2013 tanzim tarihli 16.08.2013 vade tarihli 255.000 Euro bedelli senet yönünden icra hukuk mahkemesinde yaptırılan imza incelemesi ile yetinilmiştir. icra hukuk mahkemeleri dar yetkili mahkemeler olup orada yaptırılan imza incelemesi sonucunun bu davada kesin delil olarak kabul edilmesi doğru değildir. Bu durumda mahkemece yapılacak iş sözü edilen senet üzerindeki keşideci imzasının davacıya ait olup olmadığı yönünden usulüne uygun imza incelemesi yaptırılarak bir karar verilmesi olmalıdır. Bu nedenlerle hükmün bozulması gerekmiştir.
SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle hükmün BOZULMASINA, davacının sair, davalının tüm temyiz itirazlarının şimdilik incelenmesine yer olmadığına, vekili Yargıtay duruşmasında hazır buluna davacı yararına takdiren 1.630,00 TL duruşma vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya ödenmesine,peşin harçların istek halinde temyiz eden taraflara iadesine, 09/05/2018 gününde oybirliğiyle karar verildi.